2016-03-02 00:00:00

Sur'da devam eden sokağa çıkma yasağı ve çatışmaların sona ermesi için yapılan Sur'a yürüyüş çağrısı konusunda bir grup aydın eyleme provokatif müdahale riskine dikkat çekerek bir açıklama yayınladı.

Sur’da sürmekte olan sokağa çıkma yasağı ve çatışmaların sona erdirilmesi için HDP Eşbaşkanı Demirtaş’ın Diyarbakır halkına yaptığı Sur’a yürüyüş çağrısı konusunda, eyleme provokatif müdahale riskine dikkat çeken bir grup aydın, yayınladıkları açıklamayla herkesi sağduyuya çağırdı.

 Türkân Elçi, İbrahim Betil, Hasan Cemal, Gülseren Onanç, Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu, Murathan Mungan, Osman Kavala, Prof. Dr. Gençay Gürsoy, Dr. Tarık Ziya Ekinci, Oya Baydar, Nurcan Baysal, Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Nesrin Nas, Gülten Kaya'nın  imzalarını taşıyan açıklama şöyle:

Sağduyuya Çağrı

Sur’da 3 aydır sürmekte olan çatışmalar, can kayıpları, tarihi Diyarbakır’ın yıkılması ve sokağa çıkma yasakları Diyarbakır insanı için dayanılmaz bir işkenceye dönüşmüştür. Bugün, Diyarbakırlıların Sur’a yürümek istemesi bu ölüm ve yıkımlara karşı çaresiz kalan bir halkın tepkisidir. Son örneği Cizre’de yaşanan, yüzlerce cana mal olan, katliama dönüşen şiddet, kamu vicdanının kaldırabileceği düzeyi çoktan aşmıştır. Yaşamakta olduğumuz vahim ve trajik durum bir etnik çatışmanın değil, sorunlara demokratik ortamda siyasetle, barışçı diyalog yoluyla çözüm bulamayanların yarattıkları krizin sonucudur.

Böyle bir ortamda, çağrısı yapılan Diyarbakır yürüyüşünün şu veya bu güçler tarafından provoke edilerek yeni çatışmalara ve kayıplara yol açmasından kaygı duyuyoruz. Böyle bir gelişme, bizi barıştan uzaklaştıracak daha vahim sonuçlara yol açabilir.

Kürt siyasi hareketi, çağrısını yaptığı eylemin provokasyonlara ve demokratik sınırlar dışına taşmasına geçit vermemek için her türlü önlemi almalıdır. Emirleri altındaki güvenlik güçlerinin halkın psikolojisini hiçe sayan orantısız müdahale ve kışkırtıcı davranışlardan kaçınmalarını sağlamak ise Hükümet’in ve yerel yöneticilerin hayatî sorumluluğudur.

Güvenlik eksenli politikalarla sonuç alınamayacağını, bu savaşın sürdürülmez olduğunu hatırlatırken, yarınki yürüyüşün kritik öneminin bilinciyle, daha vahim olaylar yaşanmaması için herkesi sağduyuya ve diyalog sürecine çağırıyoruz.

Yorumlar