2007-04-14 00:00:00

Özgürlüğe Cop, Darbeye Gel Gel..
 
Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu tarafından her hafta gerçekleştirilen “Başörtüsüne Özgürlük” eylemlerine gölge düştü. Cumhurbaşkanı seçimleri öncesinde Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olmasını önlemek için Ankara’da “Sarıkız”cılara izin verilirken, yasal müracaat yapılmasına rağmen İzmit’te polis yürüyüşe izin vermedi.

  

   Mazlumder Kocaeli Şubesi’nin 10 Nisan’da gerekli yasal müracaatı yaparak İzmit Merkez Bankası’nın önünden Perşembe Pazarı’na kadar yürüyüş yapacağını bildirmesine rağmen, emniyet görevlileri izin alınmadığını ileri sürerek yürüyüşe izin vermedi. 

KALABALIĞIN ETRAFI PANZERLERLE ÇEVRİLDİ

  Türkiye’nin değişik illerinden Kocaeli’ye gelen binlerce başörtüsü mağduru ve yürüyüşe destek veren vatandaşlar Kocaeli Merkez Bankası’nın önünde sabahın erken saatlerinden itibaren toplanmaya başladı. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı polis ekipleri de “panzerlerle” birlikte bölgeye geldi. Kocaeli İl Emniyet Müdürü Hüseyin Namal, yürüyüş için gerekli iznin alınmadığını ileri sürerek yürüyüşün yasal olmayacağını söyledi. Mazlum-Der Kocaeli Şube Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu ise Mazlum-Der olarak Perşembe Pazarı’na kadar yürüyüş için emniyete gerekli müracaatta bulunduklarını söyledi. Saat 11:00’de yürüyüşe geçen gruba polis sert şekilde müdahale etti. Çok sayıda vatandaş, polis tarafından darp edildi ve biber gazı sıkılarak dağıtılmak istendi. Mazlumder Kocaeli Şube Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu başta olmak üzere çok sayıda kişi gözaltına alınmak istendi ancak bazı sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin de araya girmesiyle polisin gözaltına alması engellendi.

  Yapılan karşılıklı görüşmelerin ardından Emniyet Müdürü Hüseyin Namal grubun Sabri Yalım Parkı’na kadar yürüyebileceğini açıkladı. Bunun üzerine grup Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin önünde bulunan Sabri Yalım Parkı’na kadar yürüdü. Burada Dernek Başkanı Gergerlioğlu ve eyleme destek veren sivil toplum kuruluşu temsilcileri birer konuşma yaptı.

  Mazlumder Kocaeli Şube Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu yaptığı konuşmada, bütün izinlerin alınmasına rağmen emniyet güçleri tarafından engellenmek istendiklerini söyledi. “Bu memleket kimin? Bu memleket Ankara’ya darbe yapmak için yürüyenlerin memleketi mi?” diye soran Gergerlioğlu, “Tamamen yasa dışı bir şekilde demokratik yürüyüş hakkımız zorla engellenmek istenmiştir. Ama biz 104 haftadır yılmadık ve yılmayacağız” dedi. 

  Türkiye’de başörtüsü yasağının 1968’de Hatice Babacan’la başladığını hatırlatan Gergerlioğlu, yasakların sorumlusunun başörtülüler olmadığını kaydetti. Türkiye’de başörtülülerle başı açıklar arasında bir sorun yaşanmadığına dikkat çeken Gergerlioğlu, “Başörtülüler Arabistan’a gitsin” diyen eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e de tepki gösterdi. “Biz Çanakkale şehitlerinin torunlarıyız hiçbir yere gitmiyoruz” diyen Gergerlioğlu, sorunun bir metrelik bez parçası olmadığını, sorunun din düşmanlığı, İslâm düşmanlığı olduğunu söyledi. 

CUMHURİYET DEĞİL OLİGARŞİ MİTİNGİ

   Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde, “Cumhuriyet mitingi” denilerek Atatürkçü Düşünce Derneği tarafından Ankara’da yapılan mitingi de eleştiren Gergerlioğlu, “Ankara’da bir miting yapmışlar adına Cumhuriyet mitingi diyorlar. Onların cumhurla alakası yok, yapılan da cumhuriyet mitingi değil oligarşi mitingidir. Oligarşi küçük bir azınlığın çoğunluğa hükmetmesidir” diye konuştu. Başörtüsü yasağı konusunda sessiz kalmaya devam eden Cumhurbaşkanı ve hükümeti de eleştiren Gergerlioğlu şunları söyledi: “Bu ülkede cumhurbaşkanı darbe için yürüyenlere 220 milyar para aktarıyor ve onlar yürüyor da biz mi yürümeyeceğiz? Toplumsal mutabakat dediler, toplumsal mutabakat sağlanmıştır. Kurumsal mutabakat diyorlar, zorbalarla mutabakat sağlanır mı?”

Yorumlar