23 Mart 2020

Duvar

Hacı Bişkin hbiskin@gazeteduvar.com.tr

Korona virüsü salgınıyla sağlık çalışanı ihtiyacının artmasıyla birlikte Kanun Hükmünde Kararnamelerle ihraç edilen sağlık çalışanlarının göreve iadesi konuşulmaya başlandı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve Gelecek Partisi Genel Başkanı eski Başbakan Ahmet Davutoğlu da bugün yaptıkları açıklamalarla ihraç edilen sağlıkçıların görevlerine iadesini istedi. Konuştuğumuz sağlık çalışanları “Göreve hazırız” diyor.

DUVAR – Korona virüsü ülkemizde hızla yayılırken bu dönemde en çok ihtiyaç duyulan mesleklerden biri de sağlık çalışanları. Sosyal medyada ve birçok platformda Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) ihraç edilen doktorlar, hemşireler ve daha birçok sağlık çalışanı, “Gönüllü de olsa göreve hazırım” çağrısında bulunuyor. Konuştuğumuz KHK’li hekimler de göreve hazır olduklarını söylerken haklarının gözetilmesi gerektiğinin altını çiziyor.

‘HER ZAMAN HAZIRIM’

Kanun Hükmünde Kararnamelerle birlikte 2016 yılından beri yaklaşık 15 bin sağlık çalışanı kamu görevinden ihraç edildi. İhraç edilen sağlık çalışanları ülkemizin geçtiği bu zor dönemde her türlü görevi almaya hazır olduklarını söylüyor.

Pratisyen hekim Feyit Yılmaz da 29 Ekim 2016 tarihinde Kanun Hükmünde kararname ile kamu görevinden ihraç edilen bir hekim. Yılmaz, görev verilmesi halinde elinden gelen her şeyi yapacağını söylerken bunu da bir şarta bağlıyor: “Kimseden merhamet dilenecek değilim.”

Yılmaz yetkililere şu çağrıyı yaptı: “Halk için yapılacak her işte her zaman hazırım. Bu konudaki en önemli tavır Türk Tabipler Birliği ve halk için mücadele eden sendikaların tavrıdır. Onların mücadelesi bizim mücadelemiz. Halk için verilecek mücadelede nereden talep olursa olsun her zaman göreve hazır olacağım. Haksız ve hukuksuz bir şekilde ihraç edildik. Bu yüzden kimseden merhamet dilenecek değiliz. Ama hakkımızı, hukukumuzu sonuna kadar savunmak için dik duracağız.”

‘BÖYLE TEHLİKELİ BİR İŞTEN KAÇMAYIZ’

Meslekte 25 yılını dolduran Mersin Tabip Odası Başkanı Mehmet Antmen de 2016 yılında KHK ile görevinden ihraç edildi. Antmen, sağlık çalışanlarının ‘gönüllü çalışma’ çağrısı için şunları söylüyor: “İnsan Hakları Vakfı’nda gönüllü çalışan birçok sağlık emekçisi var. Ama biz onlara para öderdik. İşkenceye uğrayan, devletten zulüm görmüş vatandaşları parayla muayene etmek bile bizce gönüllülüktü.”

Antmen şöyle devam etti: “Korona virüsü çok tehlikeli bir hastalık. Pek çok sağlıkçı, ‘tansiyonum zaten çıkmış, ben 65 yaş üstüyüm çalışmak istemiyorum’ diyor. Haklılar… Biz bu açıdan gönüllüyüz. Çok tehlikeli bir süreç olmasına rağmen biz burada gönüllü çalışabiliriz. Ama bu gönüllülük bize para da vermeyin, ekmek de yemeyelim anlamında olmaması gerekiyor. Böyle tehlikeli bir işten kaçmayız. Biz varız anlamında bir gönüllülük olması gerekir. Tabii bunlar yapılırken de kurbanlık koyun olmamamız gerekiyor. Kişisel korunma donanımlarımızı verirlerse ve sağlık önlemleri alınırsa gece gündüz biz bu işte çalışmaya varız. Ama bu aynı zamanda bizim ihraç meselemizi de görüşün, karara bağlayın ve olumlu yanıt verin anlamında bir gönüllülüktü. Biz üç buçuk yıldır ne yaşadığımızı, ihmalleri gözardı edilerek ‘gönüllü çalışın sonra gidin ne haliniz varsa görün’ şeklinde bir gönüllülük tarif etmiyorum. Mutlaka KHK’lilerin de çıkarlarının gözetildiği, korunduğu, iyi bir ortamda muayene olanağı istiyoruz. Biz şu an 3 bin 500 doktor olarak bu iş için gönüllü olarak hazırız. Biz gider yaparız bu işi diyoruz.”

‘İNSANLIK ADINA…’

Özel bir şirkette işyeri hekimi olan KHK’li başka bir hekim ise yapılacak bütün çalışmalar için, “İnsanlık adına çalışırım” diyor ve ekliyor: “20-25 yıldır mesleğinde tecrübesi olan insanları böyle kenarda tutmak hiçbir mantığa uygun değil. Suçu kanıtlanmamış kişilerin işlerine geri döndürülerek görev verilmesi gerekiyor. Gönüllü olarak çalışmak işin en kolay yanı ancak şu an geçim kaynağımız olan işler var. Bu işler aksadığı durumda geçim kaynağımızı nasıl devam ettirebiliriz? Gönüllülük esasıyla çalışabiliriz. Ekstra mesai saatleri dışında bize mesai saatleri ayarlasınlar gider çalışırız, nöbetimizi de tutarız. Şu an ben kendi adıma örnek veriyorum bir işyerinde hekimlik yapıyorum. Bu işi terk edip devletin gösterdiği hastahanede neye güvenerek çalışacağım? Bakmak zorunda olduğum çocuğum var. Bana deseler ki ‘doktor bey siz 8 saat özel işinizde çalışıyorsunuz akşam da 8 saat bizim işimizde çalışır mısınız?’ diye sorarlar amenna. Koştura koştura gelirim. İnsanlık adına kendime ait zamanların tümünde devlete taahhüt edebilirim.”

‘ABD YA DA İTALYA’ DA OLSALARDI… ‘

Kendisi de KHK ile hekimlik görevinden ihraç edilen HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Sağlık Bakanlığı’na ihraç edilen yaklaşık 15 bin sağlık çalışanın göreve iade edilmesi gerektiğini iletti. Gergerlioğlu, “15 bin sağlık emekçisi şu an atıl durumdalar. Çalışan arkadaşlar çok tedirgin ve yorgun. Bu 15 bin sağlık çalışanı ABD’de de, İtalya’ da olsaydı derhal görevlerine iade edilirlerdi” dedi.

Yorumlar