2008-08-28 00:00:00

Kar, yağmur, sıcak demeden yıllardır yılmadan, usanmadan eylemler gerçekleştirerek “başörtüsüne özgürlük” isteyen Sivil Toplum Örgütleri’nin temsilcileri, gündemdeki öğrenci affı konusunda yetkililere “Af herkese olmalı. Tembel affı değil, mağdur affı istiyoruz” çağrısında bulundular.

HUKUK DEVLETİ, GENEL AFFI GEREKTİRİR

Her cumartesi günü Abdi İpekçi Parkı’nda “Başörtüsüne Özgürlük Eylemi” gerçekleştiren STK’lardan Mazlum-Der’in Genel Başkanı Faruk Gergerlioğlu, başarılarına rağmen üniversiteden atılan çok sayıda başörtüsü mağduru öğrencinin bulunduğunu ifade ederek, “Okulda son derece başarılı olan, okul birinciliğine oynayan arkadaşlarımız başörtüsü engeli yüzünden son sınıfının son aylarında okuldan atılabiliyor. Bu çok vahim bir durumdur. Zorbaca uygulamalardan dolayı okullarından ayrılmak zorunda kalan insanların ruh halini tahmin etmek mümkün değil. Bugün gündemde olan mağduriyet affını destekliyoruz. Af olacak ise ayrımsız herkese olmalı. Okulu bırakmak zorunda kalan herkes bu kapsama girmelidir. Hukuk devletinin gereği budur” dedi. Başörtüsü yasağına da değinerek, problemin asıl kaynağının burada yattığına işaret eden Gergerlioğlu, “Bunları görmezden gelenler var tabiî. Onlar devekuşu gibi kafalarını kuma gömüp problemleri görmezden gelenlerdir. Onlara tavsiyem, eğer gerçek anlamda bir toplumsal önderliği yapacaklarsa, bu konuya çare bulsunlar” diye konuştu.

HÜKÜMET, BASKILARA BOYUN EĞMEMELİ

Özgür-Der Genel Başkanı Hülya Şekerci ise, başörtüsü yasağı kaldırılmadan gelecek bir affın, öğrencileri cezalandırmaya yönelik olacağını söyledi. Şekerci, “Her ne kadar Anayasa Mahkemesi parti kapatma davasında Demokles’in kılıcını sallamış olsa da, hükümet bu baskılara boyun eğmemeli ve başörtüsü yasağını en kısa zamanda kaldırmalıdır. Bu Ramazan ayında da haftanın her Cumartesi günü başörtüsü problemini kamuoyunda canlı tutmak ve yasağın acımasız bir şekilde devam ettiğini hatırlatmak, hükümetin bu konuda acilen çözüme gitmesi gerektiğini hatırlatmak üzere eylem yapmayı planlıyoruz” dedi.

ÖNCE YASAK KALKMALI

Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Hukukçu Doç. Dr. Mustafa Şentop da, düşünülen yasanın isminin “af yasası” olmasından, bundan faydalanacak başörtüsü mağduru öğrencilerin suçlu oldukları anlamına gelemeyeceğini kaydetti.

Şentop “Onun için bu af meselesinin, başörtüsü meselesinin tam çözülmesinden sonra gündeme gelmesini öneriyorum” dedi. “Anayasa Mahkemesi’nin kararı ne olursa olsun, hükümet başörtüsü problemeninin üstüne gitmelidir” diyen Şentop, sözlerini şöyle bitirdi: “Anayasa Mahkemesi’nin verdiği karar zaten Anayasa'ya aykırı bir karardır. Gerekçesi de yayınlanmadı, nasıl bir gerekçe bulacaklarını da merak ediyoruz. Kaldı ki; Anayasa Mahkemesi'nin kararı, başörtüsünün üniversitelerde yasak olduğu anlamına gelmez. Böyle bir şey ancak açık bir kanunla yasaklanabilir. Muhakkak ki başörtüsü serbest olmalıdır. Bu konuda adım da atılması gerekir.”

ÇÖZÜM, REKTÖREL İNİSİYATİF

Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Şefik Dursun ise, öğrencilerin imtihan haklarını kullanabilmeleri gerektiğini belirterek, “Öğrencilerin sınav hakları varsa bu hak sınırsızca kullanılabilmeli. Başörtülülerle ilgili sıkıntı bir an önce çözülmelidir” diye konuştu. Başörtülü öğrenciler aftan yararlandığında karşılarına çıkacak olan başörtüsü yasağı problemine ‘rektörel inisiyatif’ çözümünü getiren Şefik Dursun, “Af kanunu, disiplin suçlularını da kapsayacak şekilde çıkarıldığı takdirde öğrenciler imtihan hakkını geri alabileceklerdir. Başörtüsü meselesi kanunî düzenlemelerle çözülebileceği gibi pratik uygulamalarla da çözülebilir. 28 Şubat döneminde nasıl ki baskı uygulamayan üniversiteler var idiyse, bugün de yasak üniversitelerin kendi inisiyatifinde çözülmelidir. 2547 sayılı kanun, rektörlere bu hakkı veriyor. Demokrat Rektörler bunu yapmalı” diye konuştu.

BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI DA KALDIRILMALI

“Başörtülü öğrencilerin aftan yararlanması gerektiği gibi yeni bir düzenleme yapılarak başörtüsü yasağı da kaldırılmalıdır” diyen ÖNDER Başkanı Yusuf Ziya Sula şöyle konuştu: “Tek başına çıkarılacak af kanunu, bir işe yaramaz. Dünyada yalnızca Türkiye’de uygulanan bu yasak kaldırılmalıdır.”

Yorumlar