2017-09-06 00:00:00

Adalet ararken teorik laflar etmek kolay,  ama ya iş pratige gelince? İşte orada çuvallıyoruz. Bir anda teoride uzlastığımız düşüncelere aykırı işler yapabiliyoruz. 

CHP önemli bir kurultay topladı. Kurultayın iceriğini tartısmayacağım. Ama 4 gün boyunca süren kurultay başarılı olsun veya olmasın, konuşmalar dogru veya yanlış olsun, hic önemli değildi, bir içki tartışması hepsini bastırdı. Toplantı düzenlemek hele ki böylesi iddialı ve önemli konuda farklı kesimlerin katıldığı bir önemli organizasyonuna soyunmak kolay iş değildir. Ancak sonunda tartışılan bu oluyorsa en başta emek verenlerin sonra hepimizin şapkayı önümüze koyarak iyi bir tahlil yapması gerekir.
Adalet konusunu gündeme getirdiğimizde bu toplumun sinir uclarına dokunan birileri başarılı oluyorsa gercekten çok dikkatli olmalıyız. Hallledilmemis bir mesele oldugu için ihtilaflı bir konu, sinir uclarını duyarlı hale getirecek bir mesele bütün yorgunlukları hiç edebilmektedir. Bu,  farklı kesimden de olsa adalet üzere birlikteliği önemseyen tüm demokrat kesimleri rahatsız etmeli, meselenin kökenine inmeli, somut çareler üretmelidirler.
CHP' nin kurultay boyunca içki yasağı, şehitlikte icki icme meselesi geciştirilecek, CHP'ye tahsis edilecek konu degildir. CHP bu yasakla iyi etmistir veya etmemiştir demiyorum, mesele bu degildir.Mesele derinde olan hassas konuların tartışılmasının ortaya cıkaracağı gerilim, sinir uclarına dokunma konusudur. Zira bu ülkede dini degerler veya başka etnik konular bir sinir ucudur. Farklı kesimler bu konuda hemen yanlış anlama peşindedir veya kolayca alınganlık gosterebilmektedir.
O halde ne yapmalı? Sinir ucu diye bu konulara zinhar girmemeli mi? Yoksa en ufak ihtilafta köprüleri atmalı mı?
Önerim gerçekçi ve cesur olmaktır, tahammüllü ve sabırlı olmaya çalışmaktır. Sinir ucları bizi yenmeden bizim farklı kesimlerin sinir uclarına karsı gereken hassasiyeti gösterme kabiliyetini gelistirebilmemizdir. Sinir uçlarımızın olduğu ve ister iradi ister gayri iradi bunlara dokunuldugunda ne yapacagımızı acıkca konusabilmemizdir. Sinir ucu gerilimini cesurca ve uzun süreli bir sabırla tartısabilmemizdir. Sorunları erteleme, görmezden gelme, sadece ozel bir kuruma tahsis etme tercihi, kolaycılıktır. Bilmeliyiz ki eger bunu yapmazsak CHP kurultayının başına gelen herkesin başına gelir. Bu ülkede sinir uclarının bir çuval inciri mahvetmemesi icin basit gibi görsek de en ufak meselemizi bile açıkça konusmalıyız.
Bu toprakların sorunlarının çözüm yoluna girmesi için aceleci, ümitsiz, sabırsız olmaya hakkımız yok. Uzun bir yola çıktığımızın farkında olarak sürekli bir oto kontrol ve gözlemle eksikliklerimizi giderebiliriz. Kimse masum degil, kimse tek haklı degildir. Bakış açılarımız bizler icin cok değerlidir ama baskası icin de kendi bakıs acısının çok önemli oldugunu unutmamamız gerekir.
Herkese iyi bayramlar diliyorum. Bilelim ki gercek bayramlar gerceklerle yüzlesmemizle saglanacaktır.

Yorumlar