2017-07-21 00:00:00

Toplumda ortak noktalarımızı bulmak için çok zorlama yapmamız gerekmiyor. Zira evrensel bir yönelişi tespit etmemiz, işin hakikatini görmemiz kolaylaştırıyor.
Bunu bir örnekle anlatmaya çalışayım.
Dindar bir doktor olarak tanınır ve çalışırken birgün bir ateist doktor arkadaşım beni çağırdı ve “seninle birşeyler konuşmak istiyorum” dedi. “Ben Allah'a inanmıyorum ama tek bir nedenden dolayı kafam karışıyor ve Allah'ın var olması gerektiğini düşünüyorum” dedi. Merak ettim “neydi o kafanızı karıştıran neden?” diye sordum o da “Bu dünyada o kadar haksızlık ve zulüm oluyor ve çoğu cezasız kalıyor ki bu beni çok rahatsız ediyor, bir nedenden dolayı Allah'ın ve ahiretin olması lazım, bu haksızlıkların cezası bu dünyada verilmiyorsa mutlaka başka bir yerde verilmeli, işte bu yüzden inanmak gerekiyor ama kafam karışık, emin olamıyorum” dedi. Onun inanması veya inanmaması mesele değildi benim için bu denli güçlü bir adalet arayışı beni çok etkilemişti. Adeta bir ateistten dini anlayışım adına belki eksik bıraktığım adalet vurgusunu dini bir konuda iştimiştim. İlla aynı şeye inanmamız şart değildi, adalet arayışı çok güzeldi.
Bu örneği adalet arayışı konusundaki konsensusu vurgulamak için anlattım. Dindar da olsa ateist de olsa insanlar adaletsizlik konusunda ortak bir arayış peşinde. Bu örnek, adaletin kimliklere hapsedilmemesi gerektiğini gösteriyor. Normal hayattaki önlenemez arayışlarımız kimliğimiz ne olursa olsun adalet arayışının sınırları zorlatan olduğunu gösteriyor, göstermeli.
Adalet arayışının usulleri ve  ne olup olmayacağı konusunu sürekli düşünmek, tartışmak zorundayız.
Öncelikle bilinmesi gereken adaletin temel bir insan hakkı olduğudur. Bazı temel kuralları hep unutulduğu için tekrar hatırlayalım.
Herkes adalet isteyebilir. Bazen adaletsizlik yapan kişi ve kimliklerin adalet isteyemeyeceğini düşünürüz, bunu ısrarla savunuruz ama kendimizin hatasız olmadığını unuturuz. Adalet istemek hatasız olmayı gerektirmez. Hepimiz hatalarımızı kolektif bir kabullenmeyle hareket etmeliyiz.
Adalet olmadan hukuk olmaz zira hukuk adalet ortamından neşet eder. Şu anda tüm toplumsal hayatın bozulmasının nedeni budur.
Kimliklere göre değil adalete göre tasnif edilmeliyiz. O halde şu anda çok ihtiyacımız olan adalet ortak paydasında buluşmamızın gecikmesinin nedenlerini araştırmalıyız. Şu anda öylesine kötü bir gidişattayız ki artık gecikmeden ortak paydalarımıza odaklanmalıyız. Karşıtımızın bizi rahatsız eden yönlerini adalet ölçüsünde değerlendirerek adımlar atmamız zor değil. O halde bunu yapmak lazım yoksa yarın bugünleri arayacağız.
Hepimiz eleştiriyi bırakarak Kılıçdaroğlu'nun adalet adımından sonra ne yapmak ger ektiğine odaklanmalıyız. Eleştirmek kolay ama adalet ortak paydası için adım atmadan bir yere varamayacağımızı bilmeliyiz.

Yorumlar