2009-05-27 00:00:00
Türkiye'nin Uzun süredir ihmal ettiği mayın temizleme zorunluluğu son günlerde gündemdedir. Türkiye şu anda stoklarındaki mayınların imhasını tamamlayamayan üç ülkeden birisidir. Ottawa anlaşmasına göre 2014 yılına kadar da toprağa döşeli mayınları temizlemek zorundadır. Ancak halen bu konuda atılan somut bir adım yoktur ve mayın kurbanlarına yeterli yardım yapılmamaktadır. Halen mayınlı arazilerde can kaybı veya yaralanma ile sonuçlanan vakalar devam etmektedir. Mayın temizleme konusundaki tartışmaların yaşam hakkı çerçevesinde yürütülmesi gerektiğine inanıyoruz. Mayın temizleme konusu iç politik çekişmelere kurban edilmemelidir. Mayın temizlenmesi mutlaka sağlanmalıdır. Devletin vatandaşının can ve mal emniyetini sağlamasının asli bir görevi olduğu unutulmamalıdır.
Mayın temizleme konusu ne kadar önemli ise hiçbir insani değer taşımayan İsrail ile mayın temizleme anlaşması yapmak o kadar tehlikelidir. Zira İsrail hiçbir BM kararını uygulamayan ve tüm uluslararası kuralları ihlal eden bir ülkedir. İsrail sadece Ortadoğunun değil tüm dünyanın barışını ve insanlığın yaşam hakkını tehdit etmektedir. İsrail ile tüm siyasi, ekonomik ve askeri ilişkilerimizin kesilmesi gerekir. T.C. hükümeti Gazze katliamından sonra bunu yapmak yerine İsrail ile yapılabilecek anlaşmaların meşruiyetini savunmaya çalışmaktadır. İsrail’li yetkililerin yargılanmasını engelleyen hükümet, İsrail ile anlaşma yapmanın yollarını aramaktadır.
MAZLUMDER mayın temizleme konusunda herhangi bir mazerete sığınmadan vatandaşının yaşam hakkını önceleyen bir devlet anlayışının uygulandığını görmek istemektedir. Hiçbir politik kaygı ve stratejik hesap insanların can emniyetinden üstün değildir.
Ömer Faruk GERGERLİOĞLU
MAZLUMDER Genel Başkanı
Yorumlar