01 Mart 2020
İSTANBUL – “Adalet istiyorum” panelinde bir araya gelenler, Türkiye’deki adaletsizliğin büyük acılar yaşattığını, devletin kendisi gibi düşünmeyenleri ya öldürdüğünü ya da cezaevine attığını söyledi. Direnişçiler Meclisi, “Adalet istiyorum” başlığıyla İstanbul Barosu’nda panel düzenledi. Moderatörlüğünü Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen öğretmen Acun Karadağ ve avukat Ezgi Çakır’ın yaptığı panele, sokağa çıkma yasakları döneminde yaşamını yitiren Taybet İnan’ın kızı Meryem İnan, Cumartesi Anneleri, tutuklu gazeteci Aziz Oruç’un eşi Hülya Oruç, tutuklu yakınları, katledilen kadınların aileleri, Gezi aileleri, Çorlu tren katliamı ve iş cinayetlerinde yaşamını yitirenlerin aileleri, açlık grevinden olan Grup Yorum üyelerinin aileleri, ölüm orucundaki Mustafa Koçak’ın ailesi, KHK ile ihraç edilenler konuşmacı olarak katıldı.
‘ADALETSİZLİK BÜYÜK ACILAR YAŞATTI’
Çok sayıda kişinin dinleyici olarak katıldığı panelin açılış konuşmasını Direnişçiler Meclisi adına KHK ile ihraç edilen akademisyen Nuriye Gülmen yaptı. Türkiye’de adaletsizliğin her geçen gün arttığına vurgu yapan Gülmen, adalet forumuna gelen herkesin de yaşanan adaletsizlikten kaynaklı çok büyük acılar yaşadığını söyledi. Gülmen, çocuklarını kaybeden ailelerin bütün bu acılara rağmen adalet mücadelelerinden vazgeçmediklerini yineledi.
‘YAŞANANLAR SİSTEM SORUNUDUR’
Gülmen, “Burada hep birlikte olmamız çok kıymetlidir. Milyonlarca insan yoksulluk sınırları içerisinde yaşıyor. İnsanların katledildiği, KHK’lerle işsiz bırakıldığı, kaybedildiği bir dönemden geçiyoruz. Bu sorunlar bir sistem sorunudur. Çok kararlı bir şekilde yapılıyor bu saldırılar. Onlar nasıl güçlü bir şekilde bu adaletsizliği bize dayatıyorlarsa, bizde bir araya gelerek, bunlara karşı çıkmalıyız” dedi. Gülmen’in konuşmasının ardından Türkiye’de yaşanan katliamlar ve buna karşı verilen adalet mücadelesini konu alan bir sinevizyon gösterildi.
ADALETTE ISRAR
KHK ile ihraç edilen öğretmen Acun Karadağ, ülkede yaşanan adaletsizliğe dikkat çekerek, bundan etkilenen ve yaşamını yitirenleri andı. Karadağ, Türkiye’de hiç kimsenin acı çekmemesi için adalet tabinde ısrar ettiklerini, bunun için bir araya gelip adaletsizliğe karşı yapılması gerekenler üzerinde durduklarını aktardı.
MÜLTECİ POLİTİKASI FELAKET
HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu ise, İdlib saldırısına vurgu yaparak, bundan kaynaklı mültecilere açılan kapılara işaret etti. Gergerlioğlu, Türkiye’nin mülteciler konusunda adaletli bir politika uygulamadığını vurgulayarak, kapıları açarak büyük bir insani felakete imza attığını kaydetti. Türkiye’de 4 milyona yakın düzensiz mültecinin yaşadığını anımsatan Gergerlioğlu, Türkiye’nin yıllarca Suriye’de yürüttüğü yanlış politika sonucu rant elde etmeye çalıştığını söyledi. Gergerlioğlu, “Mültecilerin Türkiye’ye gelmesiyle ırkçı politikalar arttı. Hükümet mültecileri koz olarak kulandı. Şuanda göçmenler zorla sınıra gönderiliyor. Göçmenler cezaevlerinden çıkarılıp ücretsiz sınıra götürülüyor. Büyük bir insani felaket yaşanıyor. İçişleri Bakanı göçmenlerin gidişini rakamlarla zafer elde eder gibi açıklıyor. Hükümet göçmenlerin gidişi üzerinde siyaset yapıyor. Mülteciler konusunda Meclis’in acil toplanması için yaptığımız tüm aramalar cevapsız kalıyor. İnsan üzerinde siyaset yapılıyor. Şiddetle kınıyorum” dedi.
HUKUK AYAKLAR ALTINDA
Açlık grevindeki Grup Yorum üyelerine de değinen Gergerlioğlu, “Grup Yorum türküleri susmasın, halayları durmasın” diyerek, taleplerinin bir an önce kabul edilmesini istedi. Gergerlioğlu, son yıllarda Türkiye’de yaşanan katliamların hesabının verilmediğini, cezaevinde yaşanan sorunların çözülmediğini dile getirerek, “Devlet ve hukuk anlayışı hiçbir zaman bu kadar ayaklar altına alınmamıştır” diyerek, konuşmasını tamamladı.
ADALET İÇİN MÜCADELE
Avukat Ezgi Çakır da, hukuk ve adalet kavramlarının anlam ve önemini anlatarak, hukuk kurallarının her zaman egemenler tarafından belirlendiğini, asıl adalet savunucularının ise foruma katılanlar olduğunu söyledi. Çakır, adalet için mücadele edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi. Konuşmalarının ardından foruma katılan aileler, tek tek söz alarak, devletin kendisinden olmayanı ya öldürdüğünü ya da cezaevlerine attığını belirterek, adalet talebinde bulundu.
TAYBET İNAN’I ANLATTI
Sokağa çıkma yasakları döneminde sokak ortasında katledilen ve 7 gün boyunca cenazesi yerde bırakılan Taybet İnan’ın kızı Meryem İnan’ın konuşması sırasında salonda duygulu anlar yaşandı. Annesinin katledilişini ve adalet arayışlarının sürdüğünü söyleyen İnan, şöyle konuştu: “Annemin cenazesi evimizin 10 metre ilerisinde 7 gün bekletildi. Bizde onunla birlikte günlerce öldük. Bir annenin cenazesinin sokakta bekletilmesi ne demek? Sabah akşam uyuyamadık. Kuşlar, kediler bir parçasını alır götürür diye. Bütün bunlara rağmen adalet istiyoruz” dedi. Panel katılımcıların konuşmalarıyla sürüyor.
Yorumlar