2009-06-17 00:00:00

Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun yazısı

Taraf gazetesinin ortaya çıkardığı belge gündeme bomba gibi düştü. Askeriyenin provokatif planlar peşinde olduğuna dair iddialar gündemdedir. Bu şok belge hakikaten çok ses getirecek mahiyettedir. Şimdiye kadar  Ergenekon  soruşturmasına   ilgisiz kalmaya çalışan birçok kesim tarafından da ciddiyetle takip edilmektedir.

Hürriyet gazetesi genel yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök Başbuğ paşa o kadar samimiki bir telefon ediyor ve Başbuğ’dan önemli bilgiler alıyor. Kendisinin böyle bir emir vermediğini ve el konulan bilgisayarlarda böyle bir belgenin gerçek olduğuna dair bir bulguya rastlamadıklarını ifade eden paşa Özkök’ün şu sorusuna bakın ne cevap veriyor.

“Bu incelemeyi askeri savcılığın değil, sivil savcılığın yapması gerektiğini söylüyorlar. Askeri savcılık işi örtbas edebilir endişesi var.”

Başbuğ: “Kimsenin endişesi olmasın. Askeri yargı çok bağımsızdır. Geçmişte bunun çok örneği görüldü.”

Askeri yargı bağımsızmış, hem de çok…Geçmişte çok örneği görülmüşmüş…İlker Başbuğ böyle söylüyor ama MAZLUMDER’in önceden sivil savcılıklara yaptığı suç duyuruları sivil savcılar tarafından askeri yargıya gönderilmişti ve orada da sümenaltı edilmişti. Özden Örnek’in darbe günlükleri hakkında yapılan suç duyurusu bilimsel verilerle bu günlüklerin Örnek’in günlüğünden çıktığı ispatlandığı halde askeri yargıda hiçbir işlem yapılmamıştı. İsmail Hakkı Karadayı’nın kendi ağzından çıkan darbe teşvik eden sözleri ve Hurşit Tolon’un şok konuşma kayıtları hakkında da sivil savcılıklara suç duyuruları yapıldığı halde bu suç duyuruları da sevk edildikleri askeri yargıda takipsizlikle sonuçlandırılmıştı. Şimdi bu davalar MAZLUMDER tarafından AİHM’in önüne götürülmüştür.

Türkiye’de çift başlı bir yargının olması en büyük hukuk faciasıdır. Aleni bir şekilde kollanan askeri yetkililer ortada. Askeri hastanelerde dinlenme tesisi lüksünde yaşayan yine  Ergenekon  zanlısı  askeri yetkililer maalesef. Sağlıklı oldukları halde “sağlık durumu elverişli değil diyerek” tahliye edilenler yine askeri yetkililer. Ondan sonra da Ak Parti “bu bir darbe girişimidir suç duyurusu yapacağız” diyor. Yine de mutlaka yapılmalı.Savcılar dehal harekete geçmeli dava sivil savcılık tarafından takip edilmeli ve çift başlı yargı hukuksuzluğuna biran önce son verilmesi gerekir. Ama ondan önce yapılması gereken İlker Başbuğ’dan istifasını istemektir. Eğer bu andıcın hazırlanmasını kendisi istemişse zaten suçüstüdür. Eğer alt kademedeki bir yapılanmanın icraati ise yine istifa etmelidir zira altında bu tür fiiliyatların olduğundan habersiz bir kişi bu skandal karşısında daha orada durmamalıdır. Demokratik bir ülkede bu durumda yetkili şahıs istifa eder ve hakkında soruşturma başlatılır.

Bülent Arınç’ın Ergenekon davası ile oraya çıkan belgeler karşısında söylediği fevkalede önemli bir söz vardı. “İyiki bu askerlerle savaşa girmemişiz” demişti Arınç. Ertuğrul Özkök bile bu ifadelere katıldığını belirtti.

Türkiye artık bir yol ayrımına gelmiştir.Ya bu saçma sapan belgeler karşısında ciddi bir şey yapılamaz ve Türkiye 3. dünya ülkesi olur.Ya da yapılması gerekenler yapılır ve Türkiye bir hukuk devleti olur. Başka çare yoktur.

Ömer Faruk Gergerlioğlu – TİMETURK
www.omerfarukgergerlioglu.blogcu.com

Kaynak:Haber 7

Yorumlar