04 Ekim 2019

Bugün önemli konularımız var.Türkiye’de ki hukuksuzlukları Ohal dönemi ihallerini yoğun bir şekilde gündem ediyoruz. Yargıda ki siyasallaşmayı,bağımsız olmama halini yürütmenin hukuk dışı yasa dışı dayatmalarını sürekli gündem ediyoruz,vatandaşlarımıza milletimize yönelik ihlalleri yoğun bir şekilde gündem ediyoruz ve biliyorsunuz haftalık basın toplantısına başlıyoruz ve yine çok önemli konularımız var gündemimizde.

Değerli arkadaşlar aslında 1. Gündemimiz değildi ama daha yarım saat önce gelen ve bizi şok eden çok hukuksuz yasaya aykırı bir bildirimle ilgili görüşlerimi açıklayarak basın toplantıma başlıyorum.Yaklaşık 3 4 aydır tüm KHK’lıların gayret ettiği,İnsan Hakları Derneği İhraçlar Komisyonu’nun organize ettiği 5-6 Ekim büyük Türkiye KHK buluşması yapılacaktı ve tüm bildirimler yapılmış izinler alınmış resmi işlemler yapılmıştı.5-6 Ekim büyük Türkiye KHK buluşması Yılmaz Güney Sahnesi’nde Ankara’da yapılacaktı,3 yıldır süren KHK zulmüne karşı hakkı,hukuku,adaleti,demokrasiyi isteyeceğimiz bu toplantı maalesef bugün Ankara Valiliği’nin bildirimiyle yasaklanmıştır.Bu kabul edebileceğimiz bir yasaklama değildir,bu hukuksuz bir yasaklamadır bu anayasayı çiğneyen anayasa madde 34’de ki toplantı ve gösteri yürüyüşleri maddesini alenen çiğneyen tamamen yasaya aykırı bir şekilde çiğneyen bir bildiridir.Hukuk devleti içinde bu tür uygulamaları kabul etmek mümkün değildir değerli arkadaşlar 3 yıldır KHK zulmünün nasıl bir boyuta geldiğini nasıl bir kırım boyutuna geldiğinin nasıl KHK’lıları sivil ölüme uğrattığını anlatıyoruz.Çalışma hayatından engellenen özel de çalışması engellenen anayasal seyahat hürriyetleri engellenen ve pasaport hakları engellenen bırakın bunları bankadan kredi alması bile engellenen,tapudan daire alması bile engellenen herhangi bir özel kuruluştaki bir kursa katılması bile engellenen kırıma soykırıma uğratılan sivil ölülerin halinden bahsedecektik ve bu hukuksuzlukları gündeme getirererek çözüm yolu arayacaktık,barışçıl insan haklarına uygun ve demokratik bir halde bunu arayacaktık.Biz izinlerimizi almıştık bildirimlerimizi yapmıştık ama hakkın hakikatin ortaya çıkmasından korkanlar hukuksuzlukların ortaya çıkmasından korkanlar yasaya aykırı işlerin ortaya çıkmasından korkanlar son gün Yılmaz Güney sahnesine tebliğ ettikleri,şu yazıyla son derece de böyle çarpık bir anlayışla yazılmış bir yazı çünkü bu organizasyonu düzenleyenin kim olduğu bile yazmıyor.Bakın ne kadar hukuka yasaya aykırı işler yapılıyor.Güya Ankara Valiliği adına bir yazı yazılıyor bu yazıdan bu izni talep eden kuruluşun ismi bile talep edilmiyor,sağdan soldan söylentilerde duyduk diyor.HDP Kocaeli’nin yaptığı bir etkinlikte oradaki konuşmalardan duyduk,sosyal medya yansımasından duyduk diyor,hele şu basit ve üzücü dile bakınız sosyal medyada bir KHK’lı Platformu’nun paylaşımından duyduk diyor,Ankara Valiliği burası sokak değil resmi bir kurumsunuz  ya size yapılmış bir başvuru var en azından bize ileteceğiniz yazıda düzgün bir hukuk ve yasa diliyle neyi yasakladığınızı,kimin başvurusunu kabul etmediğinizi söyleyin ya bu kadar üzücü bir şekilde,bu kadar tüm taammülleri,tüm hukuku ayağı altına alan bir tavır içine girmeyin.Bu nasıl bir kağıt Allah aşkına.Size soruyorum ya bakın burada hangi başvuru yapılmış da onu iptal etmiş yazmıyor,ancak bunlar var yasaklanmıştır diyor.Anayasayı çiğniyor,anayasal hürriyet kullanılarak bir toplantı tertip edilmiş bildirimler yapılmış,izinler alınmış ama gerekçe bile görünmüyor,bakın gerekçe bile yok.Ben yasakladım oldu bitti diyor valilik,bakın gerekçe bile yok.Ben yasakladım oldu bitti bu aslında bizim 3 yıldır khk zulmü konusunda söylediklerimizin ne kadar haklı olduğunu gösteriyor.Sorgusuz sualsiz bir yargısız infazla bir gece yarısı internetten T.C. numaraları açığa verilerek insanların işlerinden ihraç edilmesi,bununla da kalmayarak özelde çalışanların engellenmesi,bununla da kalmayarak anayasal seyahat hürriyetlerini engellenmesi bununla da kalmayarak yaşam haklarının engellenmesi,hayattan ihracına kadar uygulamalar işte bunları konuşacaktık ve bunları konuşmamızı istemediler apaçık aydınlık olağan bir hukuksuzluk görüntüsünün konuşulmasını istemediler.21.Y.Y.’da Türkiye’nin hali bu arkadaşlar siyasi iktidar yaptığı zulümleri konuşmasını istemiyor,bu toplantıda sadece biz KHK zulmünü konuşmayacaktık,başka her türlü insan hakları ihlallerini konuşacaktık,A’dan Z’ye KHK’lılar sadece KHK zulmünün bitmesini değil,düşünce ve ifade özgürlüğünün ihlali,yaşam hakkının ihlali,din ve vicdan özgürlüğünde Anayasal engellerin kaldırılması ve Kürt meselesi de dahil olmak üzere her türlü ihlali konuşacaktık.Konuşamacılarımız arasında çok çarpıcı çok önemli isimler vardı 2 gün boyu sürecek panellerimiz hukukçularımızın katıldığı,siyasetçilerimizin katıldığı sivil toplum temsilcilerinin katıldığı çalışmalarla biz tüm Türkiye’de ne olacağını,ne olması gerektiğini,ne yaşandığını anlatacaktık ama “Güneşin Aydınlığından korkanlar,bu etkinliği yasakladı.” Çok net söylüyorum, Güneşin Aydınlığından korkanlar,bu etkinliği yasaklamıştır,haksız ve hukuksuzdurlar.Bizim karşımızda da duramazlar biz mağdurların,mazlumların,ezilenlerin,hakkı gaspedilenlerin temsilcisiyiz,barışçıl ve demokratik bir şekilde hakkımızı hukukumuzu haykıracağız,kimse de bunun karşısında duramayacak.KHK zulmü bitecek bu zulmü yapanlar da tarihten silinecektir bunu unutmasınlar net bir şekilde söylüyorum,TBMM’den söylüyorum milletim adına bir milletvekili olarak söylüyorum bu zulmü yapanlar bu ne olduğu belli olmayan kağıtlarla bize tebliğ yapanlar hüsrana uğrayacaktır,yaptıklarından hukuk önünde hesap verecektir,biz bu tebligatı kabul etmiyoruz,yasaya uygun değildir biz idare mahkemesine gideceğiz ve hakkımızı arayacağız değerli arkadaşlar,bu toplantıda çünkü çok mağdur konuşacaktı bakın aramızda Sümeyye Yılmaz var,Sümeyye Yılmaz benim burada 30 haftadır bahsettiğim kaçırılan Mustafa Yılmaz’ın eşidir,30 haftadır bu iktidar 7.5 aydır kaçırılan bu insanın akıbeti hakkında tek bir bilgi vermemektedir,tek bir araştırma yapmamaktadır,bütün bilgiler Mobese kamera kayıtları gizlenmektedir bunlar çok nettir tüm ayrıntısı bizdedir,uluslararası başvular  konusunda cevap verememektedirler,7.5 aydır Mustafa Yılmaz nerededir diye soruyoruz cevap veremiyorlar,Mustafa Yılmaz kaçırıldı aylardır burada ben bu kaçırılan insanın hakkını hukukunu İçişleri Bakanlığı’ndan Cumhurbaşkanlığı makamından soruyorum tek bir kelime cevap veremiyorlar,tek bir kelime cevap veremiyorlar işte eşi burada günlerdir aylardır hakkını hukukunu bakanlıkta emniyet müdürlüklerinde savcılıklarda arıyor ona bütün kapılar kapanıyor bir çocuk annesi çocuğuyla beraber hergün ağlıyor,24 saat ağlıyor annesi babası kayınvalidesi ve tüm yakınlarıyla beraber büyük bir beklenti içindeler devlet onlara cevap vermiyor bu nasıl bir haldir biz büyük KHK buluşmasında KHK’lı Mustafa Yılmaz’ı da gündem edecektik ve eşi Sümeyye Yılmaz’da konuşacaktı,7.5 aydır bize cevap vermeyenler Sümeyye Yılmaz’ın konuşmasını da engellemeye çalışıyor zaten biz bunu çok iyi biliyoruz,kaç gündür yaptıklarından biliyoruz.Sakarya Caddesi’nde Sümeyye Yılmaz konuşmaya çalışıyor iki kelime etmeden onu engelliyorlar,Meclis’in önünde konuşmaya çalışıyor iki kelime etmeden onu engelliyorlar,her yere gidip derdini anlatmaya çalışıyor onu engelliyorlar,biz bunu kesinlikle kabul etmeyeceğiz değerli arkadaşlar bakın büyük KHK buluşmasında yine Van Belediye Başkanımız biz eski demiyoruz Van Büyükşehir Belediye Başkanımız Bedia Özgökçe Ertan’da konuşacaktı, Bedia Özgökçe Ertan kayyum atanan ki kayyumlar KHK’dan farklı bir şey değildir,hukuksuz yasaya aykırı bir şekilde kayyum atanmıştır ve Bedia hanımında orada bir konuşması vardı,zulmedenler hukuku çiğneyenler,yasayı çiğneyenler bugün  onun da konuşmasını engelllemeye çalışıyorlar,yine harbiyeli öğrenci anneleri bakın yıllardır harbiyeli öğrenci anneleri feryad ediyorlar adil olmadığı besbelli olan bir yargılama sonucunda 19 yaşındccaki çocukları 3 er kez müebbet cezasıyla darbeci ilan edilerek müebbet ve hayat boyunca mahpusluğa mahkum ediliyorlar bu kamu vicdanının kabul ettiği bir şey değil değerli arkadaşlar dava dosyasını incelediğiniz zaman bunların kamu vicdanını kabul edebileceği bir yargılama olmadığını çok net bir şekilde görürsünüz,harbiyeli öğrenci anneleri de kaç gündür Ankara sokaklarında kaç yıldır yaptıkları gibi büyük bir gayretle seslerini duyurmaya çalışıyorlar,Sakarya Caddesi’nde TBMM önünde ama engelleniyorlar,niye engelleniyor,hakkın hukukun ortaya çıkmasını istemeyenler engelliyor,değerli arkadaşlar 5-6 ekim büyük Türkiye buluşması kamuoyuna çok önemli mesajlar vereceği için engellenmeye çalışılıyor tüm Türkiye’ye damga vuracağı için engellenmeye çalışılıyor,bu büyük bir çalışmadır farklı illerden bir çok arkadaşımız gelecekti ama şuanda bu çalışma keyfi bir kararla yasaklanmaya çalışılıyor,zulme uğrayan,gadre uğrayan insanlar gelip derdini anlatacaktı,sadece derdini anlatacak ve çözüm isteyecekti biz hiçbir karışıklığı hiçbir olaya mahal vermeden kapalı bir salon toplantısında hakkı ve hukuku isteyecektik ama buna bile tahammülleri yok tüm dünya duysun bunu 21.Y.Y.’da 3 yıldır soykırıma uğratılan insanlar dertlerini anlatmak istiyor ve dertlerini anlatacakları bir kapalı salon toplantı izin alınmış bir kapalı salon toplantısı bile onlara verilmiyor ve yasaklanıyor,işte Türkiye’nin anti demokratik hukuk dışı yüzü budur değerli arkadaşlar bu kadar dünya çapında itibari düşmüş ayaklar altına alınmış bir görüntüsüyle Türkiye şuanda tüm dünyanın gözü önünde mahkum edilmiş durumdadır,biz bu hali kesinlikle kabul edemeyiz niye kabul edemeyiz o KHK’lı mağdurlara yıllardır zulmediyorlar ve çıkmaz sokağa sürüklemiş durumdalar,KHK’lı olduğu için devlette çalışamıyor özelde çalışamıyor en basit hukukdışı kararlarla cezaevine atılıyor yıllarca ülke dışına çıkışı yasaklanıyor ne yapmak zorunda kalıyor bu insanlar ülkeden çıkmak zorunda kalıyor,ege’den meriç’den çıkmak zorunda kalıyor çünkü öylesine bir çıkmaz sokak öylesine bir kapana itilmiş ki ne yapacağını bilemez hayatının nasıl devam ettireceğini bilemez bir halde ve biliyorsunuz işte tüm millletin vicdanını sızlatan görüntüler oluyor.Türkiye öylesine anti demokratik bir ülke ki son 3 yılda 30 vatandaşımız Ege ve Meriç’den çoğu da KHK’lı geçmeye çalışırken ege ve meriç sularında hayatını kaybetmiştir bunların 18’i 0-6 yaş arası çocukla bebeklerdir 12’si yetişkin insanlardır bu insanlar bu Türkiye’nin hukuksuzluğundan,anayasasızlığından kaçıyordu,vicdanları sızlatacak görüntüler ortaya çıktı daha işte bu son 1 hafta önceki görüntü apaçık ortada,2 tane bebek KHK’lı annenin iki bebeği sakız adası Yunan Sakız Adası’nda bot baştı anne baba kurtulmuştu bebekler denizde boğulmuştu sakız adasında kimsesiz mazlum ve gerçekten çok büyük bir mağduriyet içinde o anneler iki çocuklarını toprağa verdiler,yurtlarından uzak kimsesiz mağdur ve mazlum bir şekilde ki bu fotoğraf aslında Türkiye’nin fotoğrafıydı Türkiye’de ki son 3 yıldaki artan vicdansızlığın fotoğrafıydı değerli arkadaşlar ve bu kadar zirveye ulaşmış bu kadar artık insanlara hayatından bıktırmış ve insan ölümlerine yol açan bu halin resminden sonra bile 5-6 ekim büyük Türkiye KHK buluşmamızı yasaklıyabiliyorlar biz onlardan af falan beklemiyor KHK’lılara af falan beklemiyoruz bakalım biz onları affedecek miyiz?Bu kadar yaptıkları zulmü anayasal ihlalleri hukuksuzlukları soykırımlarını affedecek miyiz bakalım,hukuk önünde mutlak surette bunun hesabını soracağız değerli arkadaşlar,biz hukuktan başkasını tanımayız hukuk önünde tüm bu zalimliklerin kaçırılan insanların hakkı gaspedilen insanların intihar eden insanların ege’de meriç’de kaybolan boğulan insanların hepsinin hakkını soracağız biz bu yasaklamayı kesinlikle kabul edemeyiz değerli arkadaşlar,hukuk dairesinde mutlak surette hakkımızı arayacağız,5 6 ekim KHK buluşmasında biz tüm Türkiye’de ki KHK’lılar olarak çözüm yolları arayacaktık ve tüm siyasetçilere çözüm noktasında çağrılar yapacaktık,gerçekten basın mensupları burada kaç gündür bir çok basın mensubu bizi arıyor ve bu etkinlik hakkında bilgi almaya çalışıyor ve bizde bilgi veriyoruz ama bugün aldığımız bu şok yasaklama kararı bizi bilsinler ki kesinlikle yıldıramayacak değerli arkadaşlar biz yolumuza devam edeceğiz biz kaçırılan Mustafa Yılmaz’ın da hakkını soracağız istedikleri kadar toplantılarımızı yasaklasınlar,o mazlum mağdur insanların hakkını sormaya devam edeceğiz arkadaşlar apaçık bir gerçek olarak bu ortadadır 7.5 aydır kaybedilen bu insanın görüntüsü apaçık ortadadır nerede diye soruyoruz cevap yok,Uluslararası mekanizmalar AİHM soruyor cevap yok kim cevap verecek bana AKP yetkililerine soruyorum cevap yok,Allah aşkına 7.5 aydır bu insanlar nerede zaten büyük bir trajikomedi yaşadığımızı çok iyi biliyoruz ama halen bir açıklama yok,sadece Mustafa Yılmaz değil bakın değerli arkadaşlar Gökhan Türkmen aynı günlerde kaçırılan bir kişi Antalya’da kaçırıldı ve halen ortada yok,bu da bir KHK’lı bir kişiydi KHK’lıların uğradığı onca çalışma,eğitim,anayasal seyahat hürriyeti ihlalinden sonra bir de yaşam hakkı ihlalini konuşacaktık işte bunu da konuşmamızın önüne geçmeye çalışıyorlar,yine 2 ay oldu bakın bir başka kaçırılan ve bulunmayan kimse hep böyle garip siyah Transporter’larla kaçırılıyor,Yusuf Bilge Tunç eskiden bu işler 90’larda beyaz toroslarla yapılıyordu şimdi siyah Transporterlarla yapılıyor ama biz bunu tüm dünyaya duyuruyoruz ilkel bir şekilde  bu işi sümen altı kimseye ettirmeyeceğiz,söz olsun vallahi de billahi de söz olsun kimseye bunu bırakmayacağız değerli arkadaşlar,bakın bizim buluşmamızı yasaklamakla kalmadılar başka şeylerde yapıyorlar,milletvekillerinin milletle konuşmasının önüne geçmeye çalışıyorlar,daha 2 gün önce TBMM’de mağdur harbiyeli öğrenci anneleri vardı,kaçırılan Mustafa Yılmaz’ın annesi vardı ve milletin fertleri olarak bizimle orada konuşmak istediler,ben ve Cihangir İslam milletvekilimiz onlarla konuşmak istedik ve orada bakın ayaküstü konuşmamız bile polis tarafından engellendi milletin milletin vekilleriyle konuşması TBMM’nin önünde engellendi  bu Türkiye’nin yine çok kara bir fotoğrafıdır çok net hukuksuzluk ne kadar zirve yapmış bunun fotoğrafıdır değerli arkadaşlar yine geçtiğimiz gün bakın çok ilginç bir olay yaşandı yani kamu görevlilerinin ne kadar keyfi ne kadar rahatlar bununla ilgili çok çarpıcı bir olay yaşandı Mustafa Yılmaz’ın eşi Sümeyye Yılmaz ve Harbiyeli öğrenci annesi Melek Çetinkaya Ankara Sakarya Caddesi’nde bir açıklama yapmak istedi 5 dakikalık 

YouTube

Yorumlar