Değerli basın mensupları bugün yine cezaevi ihlalleri ile ilgili basın toplantısımızı yapacağız katıldığınız için teşekkür ederim. Gündemimize geçmeden önce dün açıklanan AP Genel kurul raporu ile ilgili bir kaç cümle sarfetmek isterim. Türkiye’nin Ab’ye girme müzakerelerinin askıya alınması kararı AP genel kurulu tarafından alındı 370 evet oyuna rağmen 109 hayır 143 çekimser oy ile TR’nin ab üyleik müzakerelerinin askıya alınması kararı alındı raportör’ün raporu kabul edildi, bu gerçekten çok önemli bir karar tr nin insan hakları karnesi her geçen gün zayıflıyor insan hakları açısından insani ve hukuki endekslerde dünya liginde son sıralara düştüğünü zaten uzun süredir söylüyorduk maalesef ap’nin kararı da bunu net bir şekilde göstermiş oldu bu son derece üzücü bir karardır türkiye adına çünkü demokrası ve hukuk değerlerinin var olduğu ab üyeliğinin tr’ye kazandıracağı önemli kazanımların olduğunu düşünüyoruz ve tr nin içine kapanmayan demokrasi ve hukuk anlamında mesafeler  kateden bir ülke olması için tüm dünyayla kucaklaşması ve tüm dünya değerlerinde tüm ülkelerle buluşması gerekir. Ancak tr de ki tüm siyasi gelişmeler ve dışa yansıyan siyasi gelişmeler maalesef bu sonucu hazırlamıştır tr artık iç siyasi gelişmeleri nedeniyle tüm dünya nezdinde dışlanan ve kabul edilmeyen bir ülke haline düşmüştür.bu yöneticilerin yaptığı gerçekten üzücü ve utanç verici bir haldir. Türkiye uzun yıllardır demokrasi ve hukuk adına edindiği kazanımlarını kaybetmekte ve hergünü zararla kapatmaktadır. Türkiye’de çok vahim insan hakları ihlalleri yaşandığı için bu kararın alındığını biliyoruz raportör’ün raporu oldukça vahim insan hakları ihlalleri iddialarıyla dolu biz zaten bunları uzun süredir söylüyoruz. Türkiye de ki insan hakları ihlallerini cezaevlerindeki ihlalleri hükümet görmezden geliyor ama bir şeyi görmezden gelip devekuşu gibi kafanızı kuma gömerek bir yere varamazsınız realite apaçık ortadadır. Türkiye de son 35 gündür 5 kişi kayıptır, bu konuda bakın bir aydır sürekli açıklamalar yapıyorum soru önergeleri veriyorum içişleri bakanlığı ve ihik’a  çağrılar yapıyorum hiç kimse tek açıklama yapmıyor inanılmaz bir durum buna rağmen ömer çelik hükümet sözcüsü bu kararın avrupada ki sağcı güçler tarafından aldırıldığını iddia ediyor bu gerçekleri örtpas etmek ve sümen altı etmektir başka hiçbir anlamı yoktur türkiye de son 35 gündür kayıp 5 kişi vardır iktidar bunun hakkında hiçbir açıklama yapmamaktadır gökhan türkmen 35 gündür kayıptır Özgür kaya ve yasin ugan 30 gündür erkan ırmak 26 gündür kayıptır salim zeybek 22 gündür kayıptır ve kaçırıldığı yönünde iddialar vardır ve hiçbir açıklama yapılmamaaktadır. Güpegündüz insanların kaçırıldığı ağır insan hakları ihlallerinin yapıldığı bir ülkenin maalesef ab üyelik müzakerelerinin durdurulması garip bir hadise değildir ancak bu hadise üzücü bir hadisedir çünkü biz türkiye nin demokrasi ve hukuk yolcuğununun devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz bu karar türkiye de içe kapanmayı ve avrupada dışlamayı arttıracaksa hiçbir anlamı olmayan bir karar olacaktır bilmeyenler bir an evvel demokrasi ve hukuka dönülmeli içerde ve dışarıda normal bir siyasi takip edilmeli tüm insan hak ve özgürlüklerine saygı gösterilmelidir.

Bugün 14 mart tıp bayramı bende bir doktorum bir göğüs hastalıkları uzmanıyım 28 yıllık bir hekimim bugün tüm tıp dünyası bayram ediyor bayramını kutluyor yılda bir kez doktorlar için tüm tıp camiasınıın sorunlarının konuşulacağı bir gündür ve gerçekten mesleğinizin saygınlığının anıldığı ve mesleğini aşkla seven doktorların yüzünün gülebildiği bir gündür ve tüm tıp camiasının 14 mart tıp bayramını kutluyorum. Ancak maalesef günümüzde türkiye de  tıp bayramını en çok muhafaza edecek bir kurum olan Sağlık Bakanlığının uygulamaları maalesef tıp camiasını üzmektedir. Binlerce tıp doktoru şuanda khk ile işinden ihraç edilmiştir. Türkiyenin büyük emeklerle yetiştirdiği tıp doktorları çok basit keyfi iktidar kararlarıyla işlerinden ihraç edilmiştir akademisyenler doçentler profesörler çok nitelikli uzman doktorlarımız çok basit ve keyfi politik kararlarla işlerinden ihraç edilmiştir ve bu türkiye ye çok büyük bir kayıp olarak dönmüştür maalesef en az 7 bin civarında doktor türkiye de ihraç edilmiştir ve bu da tr de tıbbı hizmetlerin beline vurulmuş en büyük darbedir gerçekten bugün mesela hangi ihlaller yaşanıyor. Tıp bayramını kutlaması gereken sağlık bakanlığı ihlallerin nedeni olabiliyor mesela khk’lı doktorlar geleneksel ve alternatif tıp kurslarına katılamıyor neden çünkü bu kurslara katılmıında kamu da  çalışamasında engel bir hali yoktur isteniyor e zaten bu insanlar kamudan ihraç edilmişler bu kursa nasıl katılsınlar tabi ki katılamıyorlar zaten kamudan ihraç edildikleri için bu kursa katılmak istiyorlar. Kamu da çalışsalar bu kursla çok bir alakaları ve istekleri olmaz ki ancak bu tür yönetmeliklerle şuanda bu uygulama yapılıyor yan dal uzmanlıklarında da aynı sorunlar yaşanıyor yani dahiliye uzmanı olup daha sonra yan dal uzmanlığı yapmış nefroloji ve benzeri yan dal uzmanlıkları yapmış uzman khk lılar da kadro sorunu yaşıyor ve daha çok ilim yapmanın cezasını çekiyorlar maalesf çok inanılmaz bir durum ben 14 mart tıp bayramını tekrar kutluyorum ancak bu ihlallerinde ortadan kalkması gerektiğini tekrar söylüyorum çünkü her geçen gün ülkemizde yeni ihlaller yaşanıyor bakın mesele en son bazı üniversiteler de bu anlamsız khk yasakçılığına katıldı Uludağ üniversitesi lisans üstü programlarına khklıları almıyordu ardından bu hafta içinde ege üniversitesi de lisans üstü programlarına khklı kabul etmeyeceğini söyledi ve dün de ankara üniversitesi doktora programlarında khklılara burs vermeyeceğini açıkladı yani ülkede resmen khk ile ihraç edilen yüzbinlerce kişiye kırım yaşatılıyor insan hakları ihlali yaşatılıyor ve   her türkiye cumhuriyeti vatandaşının sahip olması gereken haklar onlardan alınıyor kamu sektöründe çalıştırılmıyor özelde de çalıştırılmıyor yurtdışına çıkışları engelleniyor ve lisans üstü öğrencilik yapmalarının bile önüne geçiyor inanılmaz bir hadise maalesef 21. Yy da 14 martta bunlar yapılıyor.

Değerli arkadaşlar biz hep söylüyoruz tr de cezaevlerinde  çok büyük bir sorun var en az 60 bin fazlalık var kapasite üstü tutuklu ve mahkum var ve cezaevleri şuanda adalet bakanlığı tarafından yönetilemez bir hale gelmiş durumda dolmuş taşmış  patlamış durumda insanlar vardiye usulu yataklarda yatıyor bir yatak var 8 er saat orada yatıyor. Görüştüğümüz yetkililerde bunu inkar etmiyor biri yatıyor 8 saat sonra kalkıyor diğeri yatıyor bu hale getirdiler cezaevlerini çünkü kendilerine muhalif olan herkesi cezaevlerine dolduruyorlar en ufak gerekçelerle bunu yapıyorlar ve biz bu ihlalleri tbmm ihik’a  götürdüğümüzde maalesef ilgilenilmiyor buradan her defasında şikayet ediyorum ve edeceğim de bu millet bu milletvekilllerine bir takım görevler vermişse ve bu görevler yapılmıyorsa bende milletime bunları şikayet ederim tbmm ihik görevini yapmıyor cezaevlerini incelemiyor binlerce mağduriyet var şikayet var ve maalesef cezaevi ziyaretlerini yapmıyor en az bakın ben bir mv. Olarak 67 cezaevi  ziyareti talebinde bulundum sadece ben ve 1 cezaevi ziyareti yapıldı. 9 ayda bakın ne kadar skandal bir sayı bu eğer bu görevlerini yapmayı düşünmüyorlarsa oraları işgal etmesinler çünkü yüzbinlerce sorun var ve bunlar çözülmüyor bakın bana bir insan hakları savunucusu milletvekili olarak çok başvuru geliyor bir başvuru formu hazırladım ve çok başvuru geliyor ve bunu da tetkik ettik ihik demek o kadar duyarsız bir halde ki tek başına bir milletvekili olarak bana daha çok başvuru geliyor  ihik’dan daha fazla geliyor bana 9 ayda gelen başvuru sayısı resmi formumuza gelen başvuru sayısı 1470 iken 1399 başvuru inceleme komisyonuna gelmiş ki onlara bile gereken işlemi yapmayan bir komisyonla karşı karşıyayız değerli arkadaşlar ki elimize gelen her türlü işlemi yapıyoruz bir dakika bile geciktirmiyoruz tüm ekibimiz gece gündüz bir şekilde çalışıp tüm dertlere derman olmaya çalışıyoruz bazı örnekler vereceğim çok önemli fotoğraflar da var örnekler de var çok acı örnekler var bunları biz gündeme getireceğiz resmi görevliler de bunu duyacak ve gereğini yapacak yapmazlarsa tekrardan söyleyeceğiz  ve yapacaklar. Bakın mesela birçok cezaevinde insalar soğuktan donuyor kaloriferler gerektiği gibi yanmıyor o kadar çok insan var ki oralara verilen iaşeler yetmiyor artık kömür doğalgaz yiyecek iaşeleri yetmiyor belki kötü niyette var onu bilemiyoruz ancak İzmir şakran cezaevinde bir haftadır kesintisiz kaloriferler yanmıyor şikayetini alıyourz herkesin hasta olduğunu duyduk ve hasta kişiler görüşlere çıkmakta zorlanıyor bunu şakran cezaevi yönetimi duysun.

Mesela kayseri bünran cezaevinin yeri çok soğuk bir yerde zaten dağbaşında bir yerde kayesri cezaevi orada da çok soğuk olduğuna dair şikayetler alıyoruz.

Maraş türkoğlu cezaevi yine orada da kaloriferler yanmadığı çok soğuk olduğu yönünde şikayetler var sıcak su yanmadığı bir haftadır insanlar yıkanamıyorlar kantin hakkı bike yok ve bir çok hak gaspediliyor bakın biz bunları gündeme getiriyoruz boşuna gündeme getirmiyoruz belki bunlara gereken cezalar uygulanmıyor ama belli bir müddet sonra bu cezalar uygulanıyor mesela bakın m

Aym nin tazminat cezası haberini vereceğim size ankarada tutuklu bulunduğu hapishanede kötü muamele darp ve çıplak aramaya maruz kalan çocuklarla ilgili kötü muameleye karar veren aym 90 bin lira tazminata hükmetmiş bugün siz bunları sümen altı edebilirsiniz yarın sümen altı edebilirsiniz bir gün ortaya çıkar mahkemeler ceza verir ve toplumun tüm fertlerinin cebinden çıkar bu ceza. Yöneticilerin cebinden çıkmıyor o ihlali yapan yöneticiler ama yıllar sonra bu tazminat cezalarını ödeyen tüm toplum o yüzden toplum bu hadiselere duyarlı olmalı illa para çıkacak diye duyarlı olsun demiyorum vicdanen duyarlı olmalı yıllar sonra bir para cezası olacak diye değil vicdanen duyarlı olmalı ve bunları bizim hassasiyetle gündeme getirdiğimiz bu ihlalleri önlemeli.

‘’Ömer bey iyi günler bugün eşimin kapalı görüş günü vardı 2016 ekim ayından bu yana denizli t tipi kapalı cezaevinde bir bayan kalıyor görüşe yarım saat ya da bir saat kala 10 15 gardiyan arama yapmak için gelmişler bugünlerde  sık sık gelmeye başlamışlar bütün eşyaları dağıtıp gidiyorlarmış,bugün ise eşimin ve diğerlerinin yapmış olduğu bileklik kolye tespih anahtarlık ne varsa çöpe atıp götürmüşler çok üzüldük geri tuttukları günlükleri bile götürmüşler girdiği günden bu yana yazdığı günlüklerden bile nefret etmeye başladılar suçsuz yere yatırdıkları yetmediği gibi zulümler de de eksik kalmıyorlar insanlar bir şeylerle vakit geçirmek istiyorlar alt tarafı küçük boncuk io almıyorlar üstüne yazdığı günlükleri de çöpe atıp götürüyorlarduygularımızı anlayan siz olduğunuz için size yazmak istedim demiş tutuklu yakını bilmeniz ve gündeminize almanız için size yazdım demiş’’ tabi ki biz de bunları saygıyla karşılıyoruz ve gündeme getiriyoruz işte

Mesela bir başka başvuru bana ‘’Aydın e tipi cezaevin açık görüşlerde temas yasağı uygulanmaya başlandı bakın günlerce aylarca ailesinden ayrı kalan insanlar görüşlerde eşinin yanında oturmak istiyor bu da yasaklanıyor yanında oturmak istiyor karşılıklı oturursun kuralı var mahkumlarla ailelerinin yan yana oturması yasak  sadece küçük çocuklar karşıya geçip babalarıyla bir metreden babalarıyla oturabiliyor büyükler bir metreden geniş bir masadan ancak ellerine dokunabiliyoruz bu ne kadar insani olabilir bu uygulamaya yapma hakları var mı acaba bunları gündeme getirebilir misiniz diyor ve bizde gündeme getiriyoruz hukukun bu kadar ayaklar altına alındığı zamanı yaşıyoruz diyor başvurucu bakın insanlar ayda bir bir açık görüş hakkı var eşiyle yan yana oturup elini tutmak istiyor hayır olamaz karşılıklı ancak oturursun kuralı getiriliyor bu ne kadar gayri insanı bir haldir bunu yapmaya değer mi insanlara düşman hukuku uygulamaya değer mi ?

Bakın yine başka bir şikayet ‘ elazığ kadın cezaevinde kadınların sabah 8 den akşam 6 yakadar olan avluya çıkma hakları vermiyorlar sadece öğlene kadar çıkma hakkı veriyorlar kalan yarısınıda başka koğuşları çıkarıyorlar,insanların görebildiği bir gökyüzü var onu bile çok görüyorlar. Aynı zamanda Elazoğ kadın cezaevi müdürü mahkumları sürekli tehdit ediyor fetö ile daeşleri aynı koğuşa yerleştiriyorlar üstelik kadınlardan bir tanesi hepatit b li sağlıklı olarak gönderdiğimiz evlatlarımızı nasıl geri alacağız aklımız hep onlarda cezaevindeki keyfi uygulamalar son bulsun artık sesimiz olun sayın vekilim diyorlar bizde onların sesi olmaya çalışıyoruz benim onların milletvekili olarak başka yapacağım bir şey var mı milletin sesi olmaya çalışıyoruz

‘’ fatma zehra babacan denizli cezaevinde kalıyor tiroid kanseri iki çocuğu var bu ara cezaevi yönetimi ilaçlarını da vermiyormuş zaman aşımına uğradı diye ve ilaçlarını kullanamıyor annesi bana ulaştı ve çok üzgün çok mağdur durumda olduğunu belirtti tiroid kanseri olan birisinin ilaçlarının verilmemesinin kabul edilebilecek bir hadise değil.

Gebze kadın cezaevinde kalan tutukluların talep ettiği Yeni Yaşam gazetesi açlık grevi eylemcilerini motive ve disipline ettiği gerekçesiyle verilmiyor. Bir çok cezaevinde yeni yaşam gazetesi tutuklulalara verilmiyor kandıra cezaevinde de böyle ve başka bir çok cezaevinden de bu şikayetleri alıyoruz kabul edilebilecek bir hadise değil insanların basın yayın organlarını takip etme hakları da ellerinden alınıyor açlık grevleri şunda 350’ye yakın tutuklu ve mahkumun katılımıyla devam ediyor. Leyla Güven 126. Gününde açlık grevinde devam ediyor,galler de hevler de strazburg’da açlık grevleri devam ediyor yeter ki türkiye de barışı diyalogu konuşmanın önü açılsın tecrid kaldırılsın yasalar uygulansın ve keyfi bir şekilde uygulanan bu tecrid kalksın yasa çiğneme bitsin diye açlık grevleri devam ediyor iktidarın buna mutlaka kulak kabartması gerekiyor büyük bir duyarsızlık var insanlar ölürse hepten dünyanın dışladığı bir üçüncü dünya ülkesi olacağız tekrar tekrar hatırlatıyorum ap genel kurulunun kararları apaçık ortada türkiye çok kötü bir yere gidiyor türkiyenin demokrasi ve hukuka dönmesi gerekiyor.

Bir başka ihlal hakan er ve fatma er karı koca tutuklullar. Baba manisa da cezaevinde anne antalya da 3 çocukları var iki gün önce annelerini ziyarete gittiler çocuklar bugün babalarına iki ayrı cezaevine çocuklar bir gün birine diğer gün diğerine üç cocuk ortada perişan çocuk o kadar saat yol gidiyor 2003 doğumlu büyük kardeş nufüs cüzdanında fotoğraf yokmuş tabi anne baba tutuklu nufüs cüzdanına fotoğraf zamanı geldiğinde fotoğraf işlemini yapacak büyükleri yok nufüs cüzdanında fotoğraf yok diye çocuğu ziyarete almamışlar anne babayı ziyaret edememiş manisa da ki cezaevinde ayda bir defa anne babayı ziyarete gitseler okuldan kalıyorlar ders başarısı psikolojik durumları felaket bir durumda

İşte anne baba tutukluluklar çok yoğun ve çocuklar perişan bununla ilgili daha çok örnek vereceğim inanılmaz bir durum anne baba tutukluluklar şuanda türkiyenin en önemli insan hakları sorunlarından bir tanesi ve hiçbir kimsede çözüm bulmayı düşünmüyor ama bizim buna yüreklerimiz  dayanmıyor vicdanlarımız kaldırmıyor ve sürekli gündem ediyoruz ve edeceğiz de

Bakın yine türkoğlu cezaevinden bir ihlal haberi nedense  bu hafta çok yer aldı burada demek ki ihlaller çok yoğun bir şekilde yaşanıyor bir bana gelen şikayet şunu söylüyor.’ Kardeşim çukurova hukuk fakültesinde okumaktaydı son sınavını vermek üzere gittiğinde polisler tarafından gözaltına alınıp Adana kürkçüler cezaevine gönderildi daha sonra tarsus ve türkoğlu cezaevine gönderildi daha sonra türkoğlu cezaevine girişte arkadaşlarıyal beraber çıplak arama yapılmış ve darp edilmiştir hastaneye bir hafta sonra götürülmüş ve rapor alamamıştır dün yaptığımız açık görüşünde 15 gündür hücrede olduğunu su verilmediğini yıkanamdıklarını ve havalandırmaya çıkarmadıklarını söyledi etrafın çok pis olduğunu temizlik malzemesi verilmediğini ve üstündeki kıyafetten başka kıyafetinin de bulunmadığını söyledi darp olayında kıyafetleri ver üzerindeki montları yırtılmış ve cezaevinde bir işkence olduğunu söylüyoru. Bu insanlığa sığar mı şu hali görüyor musunuz?  Cezalandırıyorsunuz bir kişiyi ama gayri ihtiyari bir şekilde ceza üstü cezalar veriyorsunuz

Bakın bir başka şikayet daha ‘ Eşim yavuz selim burgu kayseri bünyan cezaevinde tutuklu % 54 ortopedik engelli bugün erciyes tıp fakültesi hastanesine ameliyat için yatırıldı dokyorun verdiği yanında refakatçi kalması zorunludur raporuna rağmen yanına refaketçi almadılar biz bunu sosyal medyadan ilan ettik ite kaka sonunda savcı refakatçiyi kabul etti arkadaşlar bakın böyle sorunlar yaşanıyor insanlar yani bir refakatçi olarak hastasının yanına girmede bile zorluklar yaşıyor.

Bir başka vaka çok önemli Aynur Karakurt şuan kilis l tipi kapalı cezaevinde bebeğiyle beraber 672 ile ihraç öğretmen ve maalesef eşi ile de bu mevzu yüzünden siyasi ayrılığa düşmüş ve ayrılmış  boşanmış bir kadın çocuğuyla cezaevinde 2 yaşında 20 gündür tutuklanmış iki yaşında bir kızı var ve kızı cezaevine alınmamış şuanda dışarıda ve annesini arıyor anne anne diye evinde dolaşıyor aynur karakurt kilis l tipi kapalı cezaevinde 2 yaşındaki çocuk da anneannesinin yanında oldukça önemli bir dram büyük bir sıkıntı yaşanıyor

Yozgat cezaevi ile ilgili de bir bariyer sorunu var demir bariyerler yapılmış tek sıra halinde geçilmesi için ve ziyaretçilere tam bir eziyet oluyor çok sıkıntılı bir geçiş yaşandığı şikayetleri geliyor bize 2 haftadır bu böyle ve mahremiyet ihlalleri de yoğun bir şekilde yaşanıyor

Yine bakın bir başka önemli vaka Sümeyra Fatih Öztürk karı koca tutuklu bir aile antalya l tipi cezaevinde 2.5 yaşındaki hafsa izmitte cezaevinde psikolojisi bozuk anne fotoğrafını görünce anne kucağına al diyor bakın sümeyra öztürk çocuğu 2.5 yaşında hafza izmitte cezaevinde psikolojisi bozuk anne fotoğrafını görünce anne kucağına al diyor bakın sümeyra öztürk çocuğu 2.5 yaşında hafza izmitte ananede kalıyor çocuğu cezaevine verememişler oldukça kötü şartlar olduğu için çocuğun halini de gördüm yürekler parçalayıcı keşke size izletebilsem annesinin bilgisayarda fotoğraflar görünce anne beni kucağına al diyen bir küçücük çocuk bakın değerli arkadaşlar bu çocuklar üzerinde kalıcı izlr bırakıyoor büyük travmalar geçiriyorlar bu tür keyfi tutuklamalar esnasında bu çocuklar hayal boyu psikolojik sorunlar yaşayabilecek çocuklar oluyor ve nesli tehdit eden sorunlar ortaya çıkıyor bu annelerin tahliye edilmesi gerekir. Anne baba tutukluluk kesinlikle fıtrata tabiata doğallığa aykırı bir durumdur.

Giresun e tipi kapalı cezaevinde de çok şikayetler alıyoruz .giresun sıkıntılı bir cezaevi bana gelen bir şikayet bir görevli haksız yere bana kötü davrandı neden bana sürekli böyle yaptığını sorduğumda üstten emir geldi fetöden yargılananların ailelerine iyi davrananın işine son verilecek demiş infaz koruma  memuru demiş bu yüzden kötü davranılıyor dedi, hakaret aşağılama eziyet görmekten bıktık artık diyor buradaki hak ihalalleri almış başını gidiyor diyor giresun cezaevini ziyaret eden bir kişi. Giresun cezaevine sesleniyorum bu şikayetleri çok alıyoruz duyulmadık sanmasınlar biz bunları takip ediyoruz ve ihlal raporları olarak düzenliyoruz buradan da duyuruyoruz giresun cezaevi bu uygulamaları lütfen bitirsin

bakın bir başka Seydişehir t tipi kapalı ceza infaz kurumunda ne yaşanıyor seyit mehmet ünal 30 aydır hücrede kalmakta tek başına 24 saat 30 aydır bir yerde kalıyorsunuz kimseyi görmüyorsunuz inanılmaz bir ceza türü bu normalde hukuken 20 günden fazla hücre cezası verilemez ancak 30 aydır 24 saat kimseyi görmeden kalan bir tutuklu var dün babası vefat etmiş cenazeye gönderilip hemen getirilip tekrar hücreye koyulmuş 2 3 saat böylesine inanılmaz vicdansızlıklar yaşanıyor. Bizim vicdanımız kabul etmiyor insanlığın vicdanı da kabul etmez.

Osman kavala ve Yiğit Aksakoğlu 500 günden fazla Osman Kavala tutuklu kabul edilebilecek bir durum değil  bu gezi iddianamesi hazırlandı müebbet hapis isteniyor hakkında kendisi ve arkadaşları hakkında inanılmaz soyut ipe sapa gelmez iddialar var 6 yıl önceki bir olay yeniden ısıtıpıl siyasi nedenlerle önümüze getirilmiş durumda ve insanlar müebbet hapsi isteniyor somut olmayan gerekçelerle.

Bakın yine bandırmada bir dram yaşanıyor bi aile tutuklu anne baba tutukluluk baba bandırma   da anne şakran da tutuklu cocuklar ananneyle kalıyor çocukları sosyal hizmetler almaya gelmiş üç çocuktan iki küçüğü alacağız demişler  ablaları vermemiş polis gelmiş ablayı almak istemişler 2.5 saat sorguda kalmış ablaları ve sonunda plis demiş ki birbirinize çok bağlısınız sizi almayacağız demiş bakın böyle hadiseler yaşanıyor vicdanlara sığan şeyler değil bu çocuklar büyük psikolojik sıkıntılar yaşar bunun da sonrasında faturasını bu toplum öder yıllardır bunu söylüyoruz yıllardır bundan dolayı bu toplum büyük sıkıntılar çekiyor zamanında  dçbakır cezaevinde çok büyük sıkıntılar yaşandı sonrasını hepiniz biliyorsunuz bugun de aynı sıkıntılar yaşanıyor bu nesil ne hale gelir size soruyorum.

Afyon karahisar cezaevinde kola mühür koyma olayları devam ediyor,biz bunu önceden de dile getirdik bakın afedersinizz hayvan gibi insanları mühürlüyorlar cezaevine ziyaretçiniz geliyor siz onu görmeye gittiğinizde güya kaçma ihtimaliniz olduğuna dair kolunuza mühür vuruyor ziyaretçileriniz koluna mühür vurulmuş olarak görüyor ve çok rencide oluyorlar adeta damgalanmış bir hayvan gibi bi muamele görüyor insanlar bu çok insan haysiyetini rencide eden bir durum ve mühür vurma olayları halen devam ediyor. Afyon karahisar cezaevinin bu çağ dışı uygulamaya son bulması lazım. Modern teknolojik göz tanıma usullerine geçilmişti bunlar inanılacak hadiseler değil tabi ki  avrupa kabul etmez dünya kabul etmez.

Halil ve lale çifti karı koca ve çocukları var anne baba tutuklular halil lale berik hasta anane çocuklara bakıyor dedenin emekli aylığıyla geçiniyorlar 8 yaşında çocuk perişan bir durumda anne baba tutuklu anane çocuklara bakıyor madden manen çok zor durumda polisler geliyor eve anne kayıp anne evde yok ve polis kızın yakasına yapışıyor ve annenin yerini söylemezsen seni yetiştirme yurduna  veririrz diyerek tehdit ediyorlar böyle bir şey olabilir mi 8 yaşındaki bir çocuğa bu yaşatılır mı bunu hangi vicdan kabul eder bu çocuk dan daha ne bekleyeceksiniz bunu her birimiz hem kendimiz hem çocuğumuz için düşünmeli bunlar sıradan hadiseler değil bunlar vicdanları sızlatan yürekleri kanatan hadiseler arkadaşlar.

Khk sonrası insanlar çok büyük üzüntüler sonrası kansere yakalanıyorlar ve ölüyorlar biz bunu yaptığımız çalışmalarda raporlarımızda net bir şekilde gördük gösterdik bir

Geçtiğimiz günlerde 1 khk lı khk sonrası yakalandığı kanserde vefat etmişti eşiyle görüştüm baş sağlıüı diledim duyuralım mı diye sordum sağolun acımız bize yeter duyurmayın dedi böyle çok vaka  olduğunu da biliyorum insanlar acılarını yüreklerine gömüyor ve duyurmak istemiyorlar bu toplumda çok büyük acılar yaşatılıyor bunu herkes bilsin insanlar yüreklerine taş basıyor ben tüm muktedirlere sesleniyorum aldığınız ahları bilseniz ne hale geleceğinizi bir bilseniz ne hale geleceğinizi şaşırırsınız diyorum.

Bakın bir başka vicdansızlık örneği ‘ eşim engelli bir doktor khk ile ihraç edildi ne adli ne idari soruşturma geçirmedi şimdi sağlık bakanlığı onaylı medikal estetik sertifikası alacaktı khk lı diye vermiyorlar  bir sertifikanın khk ile ne alakası olabilir ki ne yapabiliriz diye ‘ bana soru soruyor engelli khk lılar en zor durumda olanlar 5 bine yakın engelli khklı olduğunu biliyoruz ve bunlar çok zor durumdalar çünkü hani normal bir insan khk ile ihraç edilse bile özelde çalışma şansı belki bulabiliyor fakat engelli olanları özelde de kimse almak istemiyor ve çok büyük bir cehennem azabı yaşıyor bu khklılar onların durumunu çok yakinen biliyorum ve çok üzülüyorum bunlara bakanlıkların çare bulması lazım hiçbir devlet vatandaşını düşman olarak göremez bu büyük mağduriyetlere Aile çalışma sosyal hizmetler bakanlığı çözüm bulmalıdır ancak biz kendilerini çok duyarsız bir bakanlık olarak biliyoruz bu konuda sorduğumuz onlarca sorumuza tek bir cevap bile vermediler inanılmaz bir sorumsuzluk ve vicdansızlık örneği sergiliyor bu bakanlık

Bakın bir başka iletide ne deniliyor vekilim mülakat mağduriyetlerinin giderileceğini ve khk yla işten atılanların bile özelde iş bulma müjdesini beklerken bu seferde rehabilitasyon merkezlerine güvenlik soruşturması geliyor bunlar ölmemizi istiyorlarsa gelsin assınlar bizi fazlasıyla bu hayattan yoruldum’   diyor bir khk lı arkadaşımız bakın insanlar feryad ediyor artık devlet yetkilileri bu feryatları duysun.

Başka vaka benim tanıdığım bir kişi ismini veremeyeceğim çok çok üzücü bir vaka samimi bir arkadaşımın kardeşiydi bankasyadan kredi alarak ev almıştı ve bir gün herhangi bir gruba da  üyeliği olmamasına rağmen bir gün aniden memurluktan ihraç edildiğini öğrendi neye uğradığını şaşırdı aile büyük bir şok yaşadı ve 34 yaşında iki çocuk annesi bir kaç gün sonra yaşadığı ani üzüntü sonrası kalp krizi geçirerek vefat etti çok yakından tanıdığım bir aile ve 2.5 yıla yakındır bu aile ne yapacağını bilemez bir halde çoluk çocuk perişan baba perişan ve sonunda geçtiğimiz Cuma günü bu kişi iade edildi devlet bu kişiye pardon dedi ama çok geç. Bu kişinin eşi  yaşadığı ani üzüntüden dolayı vefat etmişti bunun vebalini kim ödeyecek bu kabul edilebilecek bir hadise mi bunun gibi binlerce hadise var bunlar vicdansızlık örneğidir bunlar büyük zulümlerdir

Hasta uğur ergüler aylardır cezaevinde ciddi hastalıkları var ve bir türlü tahliye edilmiyor

Bir başka çığlık  sanırım şuanda cezaevine girmiştire cezaevine girmeden bir gün önce bana yazmış ‘ sayın vekilim 2 yıl 1 ay ceza aldım bu cezaları da iyi biliyorum bank asya da bir heasbınız var 100 lira 50 lira hesabınız varsa terör örgütüne yardım diye pat 2 yıl 1 ay ceza alıyorsunuz çok basit gerekçelerle veriliyor bu tür cezalar bakın yine böyle bir nedenden dolayı ceza almış bu hanım diyor ki bana yarın cezaevine teslim olmaya  gidiyorum 3 14 ve 20 yaşında çocuk annesiyim öğretmenim 0 6 yaş denetimli serbestlik niye bize uygulannmıyor evlatlarımın ahı yerde kalmasın sessiz çığlıklarımıza sizler ses olun diyor tabi ki ses olacağız elimizden geleni yapacağız bu zulme karşı sessiz kalmayacağız tüm çığlıklara kulak kabartıp gündeme getireceğiz bizim görevimizdir bir millet vekili olarak

Bakın darbe yargılamaları ne vahimdir bir örnek de oraya vereyim cezaevinde bir 5 aylık asker var çok ilginç bir örnek 5 aylık asker recep delice kekeme konuşamayan askere gidene kadar sivastaki köyünden hiç çıkmayan askere bile akarabası tarafından götürülen köyünde çobanlık yapan bir genç recep delice bu çocuk darbeye teşebbüsten 17 yıl 6 ay ceza yemiş şuanda cezaevinde bunu hangi vicdan kabul eder arkadaşlar bu olacak iş midir bu çocu kmu kalkıp darbe yapacaktı bu çocuğun amirleri üstleri emir verdi çıktı alana ve bu çocuk darbeci olarak damgalandı 17 yıl 6 ay hüküm yemiş.

Ferizli l tipi cezaevin bir ölüm vakası var 61 yaşında kronik kalp hastası recep doğru daha öncede bypass ameliyatı olmuştu ilaçları düzenli verilmiyordu ve kötü koşullar nedeniye kalp krizi geçirerek 9 ocak 2019 da vefat etmiş biz bunun haberini geç aldık daha nice vakalar var bazıları bize ulaşıyor çoğu ulaşmıyor ama şunu biliyoruz ki hasta tutuklular cezaevinde zor durumda çok sayıda hasta tutuklu var adalet bakanlığı ısrarla zerre kadar  açıklama yapmıyor çok büyük bir keyfilik var çok büyük hataları var açıklama yapmamakta inat ediyor bü cürreti bu cesareti nereden aldılar anlamak mümkün değil

Anne baba tutukluluklar benim en büyük konum daha onlarca yüzlerce anne baba tutukluluklar var ve onlar büyük sorun bu toplum vicdanını kaybetmemeli yaşanan büyük dramlara sessiz kalmamalı çünkü neslimiz mahvolcak bu cocuklar yarın büyük sıkıntılarla bu toplumda adeta bir serseri mayın olur bu toplum bunun faturasını çok önemli bir şekilde ödeyecek bizim vicdanımız kaldırmıyor. Çok önemli konular olduğunu düşünüyorum ses çıkarmayan harekete geçmeyen insan hakları komisyonunu yerine tek başına bir mv olarak harekete geçiyorum tüm ilgili birimleri de harekete geçmeye davet ediyorum hiçbir siyasi gelişme onların bu vicdansız olaylara sessiz kalmasını meşru kılamaz dehral tüm ilgili birimlerin gerekeni yapmalarını istiyorum.

YouTube

Yorumlar