9 Temmuz 2019

Güngör Arslan– 

Kimilerine göre 150 bin kimilerine göre daha fazla.

Bana sorarsanız en az 1 milyon KHK’lı var bu ülkede.

Peki, bu ülkede yaşayan 81 milyon insan KHK nedir biliyor mu acaba?

Bence bilmiyor.

KHK ne demek biliyor musunuz?

KHK demek yaşarken ÖLMEK demektir.

Bir insanın yaşarken görebileceği en büyük EZİYET en büyük İŞKENCE en büyük CEZADIR.

Ölümden beter bir şeydir.

Çünkü ÖLÜM bir anlamda kurtuluştur.

Ama KHK yaşarken her dakika her gün İŞKENCE çekmektir.

HAKSIZLIKTIR,

HUKUKSUZLUKTUR,

NAZİ ZULMÜNDEN daha da beter bir olaydır.

KHK’yı anlatmak için bazen kelimeler bile yetersiz kalır.

Şimdi nereden çıktı bu KHK diyebilirsiniz bana.

Ben bir KHK’lıyım.

Kanun Hükmünde Kararname ile hayatı karartılmış, her şeyi elinden alınmış, haksızlığa ve hukuksuzluğa maruz kalmış yüzbinlerce inandan biriyim.

Tam 3 yıl oldu bu zülme maruz kaldığım.

O gün bu gündür susuyorum ve kendimi anlatmıyorum.

Neden mi?

Herkesi acısı kendisine büyüktür.

Benim yaşadıklarımın büyüklüğünü ancak ben ve ailem bilir.

Ama hem 30 gün kaldığım gözaltında hem de serbest bırakıldıktan sonra gördüklerim ve birebir şahit olduklarımdan sonra kendi acımı konuşmama ve yazmama kararı aldım.

Öyle zulümler öyle vicdansızlıklar var ki benim bunları anlatmaya ve yazmaya kelime haznem yetmiyor.

Sadece şu kadarını söyleyebilirim ki 12 Eylül darbesi olduğunda 17 yaşındaydım ve 8 gün ağır işkencelere maruz kaldım.

Şimdi şunu söyleyebilirim ki 12 Eylül’de yaşadıklarım ve gördüklerim bugün yaşananların yanında bir hiçtir.

12 Eylül’de öyle ya da böyle bir hukuk sistemi vardı.

Şimdi yok.

Ne mahkeme kararları geçerli ne de vicdan var.

İnsanlar resmen ölüme terk edilmiş durumdalar.

İnsan hakları, insan onuru ayaklar altında.

Bu ülke KHK sorununu çözmeli.

KHK sorunu çözülmediği sürece bu ülkeye HUZUR ve BARIŞ gelmez.

Bir ülke bu kadar çok haksızlığı, hukuksuzluğu uzun süre kaldıramaz.

İnsanların acısı var, AHI var.

Bu ülkenin bana sorarsanız tek gündemi KHK olmalı.

KHK zulmü bir milletvekiline ya da bir sivil toplum örgütüne bırakılmayacak kadar hayati önem taşımaktadır.

İşte bu nedenle CHP başta olmak üzere muhalefet partileri KHK için bir araya gelmeli bir komisyon kurmalı ve her ilde KHK’lılarla ilgili bir birim oluşturulmalıdır.

Ve daha da önemlisi artık KHK’lılar sokağa çıkmalı tıpkı EYT’liler gibi kendilerini göstermelidir.

Savaşma, mücadele etme zamanı geldi de geçti bile KHK’lılar için.

Neden mi?

Biz KHK’lıların kaybedecek hiçbir şeyi kalmadı da ondan.

güngörarslan.com

Yorumlar