2008-01-27 00:00:00

HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ AHLAKİ VE TUTARLI BİR ŞEKİLDE SAVUNMAK GEREKİR.

MAZLUMDER Genel Başkanı Ömer Faruk GERGERLİOĞLU''nun yapımış olduğu basın açıklaması

“HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ”

AHLAKİ VE TUTARLI BİR ŞEKİLDE SAVUNMAK GEREKİR.

  Ergenekon terör örgütüne yönelik operasyonlar/gözaltı/tutuklamalarla beraber devletlü elitler tarafında en çok konuşulan hukukun önceliği/üstünlüğü ilkesi olmuştur. Hukuk, adalet ve hakkaniyet dağıtmakla görevli yargı mekanizmasının siyasi bir erkin veya ideolojinin güdümüne girdiğinde çekilmez birer zülüm makinesi haline gelebileceğini geçmişte yaşanılan/yaşatılanlar tanıklık etmektedir.

  İnsan hakları mücadelesinin temel yaklaşımlarından biri olan “sıranın sana gelmeyeceğini bilsen de susma” ilkesi çerçevesinde düşünüp hareket ettiğimizde dün hukuku katledenlere sessiz kalıp bugün hukukun üstünlüğü ilkesini savunanların hukukun izzetini muhafaza etmekten ziyade Ergenekon Terör Örgütüne yönelik soruşturma ve kovuşturmayı sulandırmaya  niyetli  oldukları ortaya  çıkmaktadır. Zira bugün hukukun üstünlüğü ilkesini savunan gazeteci, hakim, savcı ve avukatlar 28 Şubat post modern darbe sürecinde Genelkurmay koridorlarından brifing almaya koşanlardır. Bugün hukukun üstünlüğünü savunanlar dün bu ilkeyi dolayısıyla hukukun izzetini muhafaza etmek adına o koridorlara gitmeyen meslektaşlarını irticacı olmakla suçlayanlardır. Bugün savcı Zekeriya Öz’ün hukukun üstünlüğü ilkesine uymadığından dolayı hakkında işlem yapmaya kalkışan Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, Ferhat Sarıkaya’yı hangi ilkenin üstünlüğüne dayanarak meslekten ihraç ettiğini kamuoyuna açıklamalıdır. Bugün hukukun üstünlüğü ilkesini savunan Yargıtay üyelerinin daha dün gibi hatırlanan Yargıtay Başkanlar Bildirisinin hangi cümlesinde hukukun üstünlüğü ilkesinin    vurgulandığını, Hrant’ın ölüm sürecini başlatan meşhur(! )kararın neresinde hukukun üstünlüğü ilkesini gözettiklerini samimi bir şekilde dile getirmelidirler. Bırakın hukukun üstünlüğü ilkesini, hukuku askıya alan 1960 darbesini devrim olarak nitelendiren Danıştay Cumhuriyet Başsavcısı Tansel Çölaşan’ı savunan Danıştay’ın hukukun üstünlüğü ilkesini savunuyor olması hukuk ve toplumla dalga geçildiğinin   açık birer göstergesidir. Anayasa mahkemesi 367 kararını vererek hukukun önceliği/üstünlüğü ilkesini ihlal ederken Yarsav’ın suskunluğu yoksa bir ironi miydi? Devlet Güvenlik Mahkemesi savcısının talimatıyla aynı anda tüm MAZLUMDER   şubelerinin ve şube yöneticilerinin ev ve işyerleri aynı gün ve saatte aranırken hukukun üstünlüğü ilkesi henüz icat edilmemiş miydi? İnsan hakları savunucuların öldürüldüğü, tehdit edildiği bir dönemde bugün hukukun üstünlüğü ilkesini savunan hakim ve savcılar o gün neden suskun kalmışlardı?

MAZLUMDER kurulduğu günden beri savuna geldiği    “herkes için adalet ve hukukun üstünlüğü ilkesini”   bugün devam eden süreç içinde sürekli   talep etmektedir.

MAZLUMDER, hukukun ulaşamayacağı hiçbir karanlık noktanın kalmaması gerektiğine inanmakta ve yargının her noktaya ulaşabileceği bir şekilde evrensel ölçüler çerçevesinde şekillenmesi gerektiği görüşünü bir kez daha hatırlatmaktadır.

MAZLUMDER, imtiyazlı hukuku reddeder, hukuk ve adaletin herkes için evrensel standartlarda uygulanmasını talep eder.

 

MAZLUMDER, sayıları on binlere varmış siyasi cinayetlerin kim/kimler tarafından işlendiğini tespit edip cezalandırılmasını talep eder.

MAZLUMDER, bu güne  değin   demokrasi ve insan haklarını tehdit etmiş ve etmeye devam eden Ergenekon Terör örgütüne yönelik yapılan soruşturma ve kovuşturmalarının   evrensel hukuk ölçülerinde sonuna kadar gidilmesini talep etmektedir.

MAZLUMDER , insan hak ve özgürlüklerinin önündeki en büyük engel/tehdit olarak gördüğü bu karanlık yapılanmanın tamamının ortaya çıkarılmadığı sürece toplumsal barışın tesis edilemeyeceği düşüncesindedir.

MAZLUMDER, modern demokrasinin, çoğulculuğun, insan onurunun, hak ve özgürlüklerinin, eşitliğe dayalı adaleti teminat altına alacak sistemin tesisi Ergenekon Terör Örgütüne yönelik başlatılan sürecin evrensel hukuk ölçüleri çerçevesinde genişletilerek devam ettirilmesinden geçtiğine inanmakta ve yaşanabilir özgür ve adil bir Türkiye’nin tesisi için elinden gelen gayreti göstereceğini bir kez daha hatırlatmaktadır.

 

 

 

                                                                                        Ömer Faruk GERGERLİOĞLU

                                                                                         MAZLUMDER Genel Başkanı

Yorumlar