2010-10-07 00:00:00

CHP’liler güya bir yenilik yapacaklar ama samimi olmadıklarından dolayı yine çarşafa dolanıyorlar.

Adına hala türban diyorlar. Buna sebep olarakta şunu söylüyorlar yine. “Ninemin başörtüsü farklı iken üniversiteye girmek isteyen genç kızın başörtüsünün farklılığı niye” . Türban sorununu çözeceklermiş bunu da akıllarındaki başörtme usulüne uygunsa kabul edeceklermiş. Pakistan ve İran’ı örnek gösteriyorlar ve “türbanlılarımız niye oradakiler gibi saçın bir kısmını gösterecek şekilde örtmüyorlar” diye soruyorlar. Allah akıl fikir versin bu CHP’lilerin akıllanmaya niyetleri yok anlaşılan.

Size ne başörtüsünün bir Kur’an emri olup olmamasından, farz olup olmamasından. Başörtülüler istedikleri gibi örtünmek istiyorlar ve sen devlet olarak bunun hakkını vermeli ve inanç özgürlüğünün önünü açmalısın. Her din ve ideoloji mensubuna özgürlük verilmesi gerektiği halde yıllardır din deyince tüyleri diken diken oldu CHP’lilerin. Sonunda başörtsü yasakçılığının kendilerine kar etmediğini anladılar ama son teşhisi yine yanlış koydular. Başörtüsü üzerinden pazarlığa oturdular.

Başörtüsü konusu artık yeni Türkiye’nin kaldırabileceği bir konu değil. Yeni Türkiye artık en cahil bilinen kesimlerinin bile özgürlükler hakkında adaletli ve içten düşünen insanların çoğaldığı bir ülke oldu artık. Bu yasak yıllardır söylediğimiz gibi kabul edilemez bir dayatma olarak uygulandı ve artık yasağın eceli geldi. Gücü, zorbalığı elinde bulunduranların yıllardır acımasız bir şekilde uyguladıkları bir yasağın adı oldu başörtüsü. Yıllardır süren haftalık başörtüsüne özgürlük açıklamaları hiç kesintisiz bir şekilde birçok ilde devam etti ve halen inatla devam ediyor. Birçok kez ortak açıklamalar yapan başörtüsü platformları başörtüsü ile ilgi hiçbir pazarlığı kabul etmeyeceklerini defaatle beyan ettiler. Bu büyük direnci yıllardır büyük bir ırarla sürdüren başörtüsü platformları bu son çırpınışa da prim vermeyecektir. Temel haklarda pazarlık olmaz. Başörtüsü koşulsuz bir şekilde hayatın her alanında serbest bırakılmalıdır.

Kılıçdaroğlu partisinin tabanının pek hazzetmediği bu atakları niye yapıyor? Laiklik naralarının şampiyonu olmanın CHP’ye bir şey kazandırmayacağını, sol bir partinin sosyal adalet ve özgürlük konularını biraz gündeme alması gerektiğini fehmeden bir Kılıçdaroğlu var karşımızda. Referandum öncesi fakirlik edebiyatı yapan, havuzlu villa vb. temalı bir Kılıçdaroğlu vardı ama sonunda kendi havuzlu villası ile arzı endam eden bir mahcup Kılıçdaroğlu çıktı karşımıza. Şimdi de “başörtüsünü ben çözerim” diyen Kılıçdaroğlu İran modeli, Pakistan modeli vb. diyor. Aklı sıra başörtüsü konusunun çözümlenmesi zamanının geldiğini görmüş ve fakat yine yanlış çözümler peşinde koşuyor.

Yılların statüko koruyucusu CHP özgürlük vb. gibi konuları gerçek anlamda özgürlükçü bir değişim geçirmeden gündeme getirmeye kalkınca işte böyle oluyor. CHP’nin durumu “Karga güvercin gibi yürümeye kalkışmış, kendi yürüyüşünü de unutmuş” atasözünü hatırlatıyor. Samimi olunmazsa insan komik hallere düşer işte böyle.

Yorumlar