2013-05-28 23:12:00

Hesaplaşacağım

Önce dünkü yazımdan bir bölüm.

'Meslek hayatımın en önemli derslerinden birini Kırşehir'de Ahi Evran Üniversitesi'nin konferans salonunda aldım.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in moderatörlüğünde Kanal7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet, TV8 Ankara Temsilcisi Erkan Tan, Radikal Ankara Haber Müdürü Ömer Şahin'le birlikte çözüm sürecine ilişkin soruları yanıtlıyorduk.

Hüseyin Bey, bir not iletti önüme.

'Şehit Aileleri Derneği adına gazeteci arkadaşlara soru sormak istiyorum' yazıyordu. O andan itibaren sorulması gereken tek soru ve söz verilecek tek kişi vardı.

Sözü ona verdik.

Daha sonra adının Ali Sarıcı olduğunu öğrendiğimiz, orta boylu, mütevazı bir insan aldı mikrofonu eline.

'İsterim ki kimse benim gibi evlat acısı yaşamasın. Şimdi başka annelerin yüreğinin yanmaması için bir çalışma yürütülüyor. Çözümü en çok biz isteriz' dedi. Dikkatlice dinledik.

Sonra gözlerimizin içine bakarak, 'Akil İnsanlar Heyeti Kırşehir'e geldiğinde toplantıya katıldım ve bunları söyledim. Hilal Kaplan hanımefendi bunu Yeni Şafak'taki köşesinde yazdı. O gün bir Ankara Temsilcisi beni arayıp, 'Başkan sen o toplantıya nasıl katılırsın. O sözleri nasıl söylersin' dedi. Gazeteci arkadaşlar size söylüyorum. Kan üzerinden gazetecilik yapmayın.'

Bunu yazdım.

Bu olay AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Sayın Hüseyin Çelik, 3 değerli meslektaşım, Kırşehir Valisi Sayın Özdemir Çakacak, Kırşehir Belediye Başkanı Sayın Yaşar Bahçeci, Ahi Evran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kudret Saylam ve 200 öğrencinin huzurunda gerçekleşti.

Dernek başkanını ben orada tanıdım.

Daha sonra yanımıza gelip, kendisini arayan gazetecinin isminin kayıtlı olduğu telefon numarasını gösterdi.

Hatta kendisine o şahsın gazetenin temsilcisi olmadığını belirttim.

Buna rağmen kurum ya da şahıs ismi vermedim.

Bir polemik peşinde koşmadığım için yazımda Akit Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmeni Hasan Karakaya'nın 'Akil İnsanlar Heyeti'nin üyesi olarak çözüm sürecinin bir parçası olduğunu da kayda geçirmedim.

Ama bir zihniyetin ortaya konulması açısından bunu okuyucularımızla paylaştım.

Habervaktim.com'dan Fatih Akkaya isimli şahıs, 'Ali Sarıca'yla görüşen gazeteci benim' diye ortaya çıktı.

'Namussuzluk' ve 'şerefsizlik' gibi ağır kelimelerle şahsımı hedef aldı. 'Kem söz sahibine aittir' demiyorum. 'Kişi karşısındakini kendi gibi bilirmiş' diye savuşturma düşüncesinde değilim.

Gazetemizin avukatları harekete geçti, bu zihniyetle hem yargıda hem basında hesaplaşmaya devam edeceğim.

Bu şahsı siz, 'Sessiz Kalmamak Gerek' inisiyatifi sözcüsü Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun başlattığı imza kampanyasına, 'Teröristler de imza attı' başlıklı haberlerden dolayı hatırlıyorsunuz.

Habervaktim.com isimli internet sitesi tarafından Cengiz Çandar, Hasan Cemal ve Ali Bayramoğlu'na yönelik itibarsızlaştırma çabalarına karşı imza kampanyası başlatılmıştı.

İmza kampanyasını da itibarsızlaştırmak için, bu kez, kampanyaya, 'Furkan Şırnak – PKK'lı, Soreş Kandil – Özgürlük savaşçısı, Okşan Özok – Ankara Kaos GL mensubu'  gibi isimlerin imza attığı belirtilmişti.

Devamını Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun açıklamasından aktarıyorum.

'3 Ekim 2012 tarihinde Kocaeli Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundum. Savcılık makamınca Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Bilişim Suçları Şube Müdürlüğü'nde yaptırılan araştırma sonucu 06.12.2012 tarih 3008 sayılı yazıyla 3 farklı nick ismiyle atılan imzaların genel yayın yönetmeni Fatih Akkaya olan Habervaktim web sitesi adresi olan telefona ait IP no'lu bilgisayardan atıldığı tespit edilmiştir. Bunun üzerine Kocaeli Cumhuriyet Savcılığı 2013/1308 nolu iddianame ile şüpheli Fatih Akkaya hakkında 3 imzayı attığı ve bundan 10 dakika sonra habervaktim.com sitesinde kampanyayı kötülemek amacıyla 'Teröristler de imza attı' diye haber yaparak hakaret ettiği ve bundan dolayı TCK 125/2.4 53, 58 maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesini kamu adına iddia ve talep ederek dava açmıştır.'

Rehberim Hazreti Mevlana'dır.

'Her lafa verecek cevabım var.

Lakin bir lafa bakarım laf mı diye

Bir de söyleyene bakarım adam mı diye'

O nedenle bu şahsa cevabı ben değil, yargı verecek.

Yeni Şafak

Yorumlar