ADALET BAKANI, DAVOS’UN ARKASINDA DUR…!

ADALET BAKANI,  DAVOS’UN ARKASINDA DUR!..

MAZLUMDER yöneticileri olarak, İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırının ardından İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, Başbakan Ehud Olmert, Dışişleri Bakanı Tzipi Livni, Savunma Bakanı Ehud Barak, Genelkurmay Başkanı Gabi Ashkenazi, Savunma Güçleri Güney Komutanı Yoav Galant, İsrail ordu görevlileri Amir Peretz, Binyamin Ben Eliezer, Avi Dichter, Carmi Gilon, Dan Halutz, Doron Almog, Eliezer Shkedy, Giora Eiland, Matan Vilnai, Moshe Bogie Yaalon, Shaul Mofaz ve ismi tespit edilemeyen diğer şüphelilerin, Türk Ceza Kanunundaki (TCK) ''soykırım'' ve ''insanlığa karşı suç'' maddeleri yönünden cezalandırılmaları için suç duyurusunda bulunmuş idik. Bunun üzerine, Başsavcılık, TCK'nın 13. maddesi uyarınca, bu kişiler hakkında soruşturma izni talebini içeren fezlekeyi Bakanlığınıza göndermiş idi.

Bilindiği üzere  Gazze’de    yaptığımız  rapor  çalışması  ve   Yıldız  Teknik  üniversitesi  Fen Edebiyat  Fakültesi  Kimya  bölümünce  de  teknik  olarak  ispatlanan  İsrail’in  Fosfor  bombası  kullandığı  yönündeki  belgelerimizi de  Türkiye  ve  Dünya  kamuoyunun  dikkatine  sunmuştuk.

Sayın Bakan; bildiğiniz üzere, MAZLUMDER olarak Filistin de yaşanan vahşete dur demek için İsrail’in Gazze’ye saldırısı boyunca Türkiye çapında eylemler yaptık. Yaşatılan vahşete dur demek ve İsrail ile ilişkilerin kesilmesi  ve  askeri  anlaşmaların  iptali  için Türkiye genelinde imza kampanyaları düzenledik. Toplanan imzaları da  hazırladığımız mektupla birlikte Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a ulaştırılmak üzere Başbakanlık özel kalem müdürlüğüne 09.02.2009 tarihinde teslim ettik.

Akabinde aynı gün,  MAZLUMDER’in İsrailli devlet ve askeri yetkilileri hakkında 29.01.2009 tarihinde Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunması üzerine açılan  soruşturmaya  dava  açılması  için  izin  vermesi  gereken  sizlerle   makamınızda bir  görüşme  yapmıştık.

Bu görüşmenin üzerinden yaklaşık 1 aydan  fazla  zaman   geçmesine rağmen, halen soruşturma izni konusunda bir cevap alamamış bulunmaktayız. Israrlı  bekleyişimiz  devam  etmektedir. Çünkü  katliamın unutulmaya  terk edilemeyeceğini,   adalet gerçekleşene   kadar yapılması  gereken  her  şeyi  yapmamız    gerektiğini  biliyoruz.  İsrail’in  yaptığı  katliamlar  tüm  insanlığın  vicdanını  sızlatmıştır. Katliam  sonrası  halen  İsrail’e  karşı  etkili    bir  yaptırım  uygulanamamıştır. Gazze  saldırılarından  sonra   dünya’da  bir  ilk  olarak  Türkiye’de  başvurumuz  sonucu  soruşturma  açılması  adaletin  sağlanması  için  bir  umut  ışığı olmuştur. Evrensel  yargı  ilkesinin uygulandığı  Belçika, İngiltere  ve İspanya’da da önceki  yıllarda  İsrail’in  önceki  saldırıları  ile  ilgili  davaların  açıldığını  ve  önemli  sonuçlar  getirdiğini  biliyoruz. Türkiye’de    bu  davanın  açılması büyük  bir  beklentidir. Zira  Gazze  saldırıları  sırasında  Türkiye  toplumu  en  büyük  reaksiyonu  göstermiştir  ve  adaletin sağlanması  için  her  türlü  fedakarlığın  yapılmasını  beklemektedir. Tüm  insanlık  için  büyük  bir  felaket  olan  Siyonist  anlayışın  hiçbir BM  kararını  uygulamadığı,  Uluslar arası  hukuk  mekanizmalarını  kabul  etmediği  dikkate alındığında  ülkemizdeki  bu  yargılamanın  ne   denli  büyük  bir  zorunluluk  olduğu  açıktır. T.C  Adalet  bakanı  olarak  vereceğiniz  bu  kararın    tarihi  bir  karar olacağını    ve  karar  veren hükümet  adına  bir  izzet  olacağını,  olumsuz  bir  kararın  ise  zillet  olacağını  unutmayınız.

Bildiğiniz üzere “geciken adalet, adalet değildir.” İnsan hakları alanında 18 seneden beri çalışan MAZLUMDER’in yetkili ve gönüllüleri ve yeryüzünün adalete gönül vermiş tüm  insanları, olumlu olacağını umduğumuz kararınızı sabırsızlıkla beklemektedir. Sayın Başbakanın Davostaki “zulme karşı çıkan, zalimi deşifre eden” tavrının sözde kalmaması ve bu önemli hukuki süreçle desteklenmesi için, sizleri aciliyetle izin verme konusunda verebileceğiniz olumlu kararı almaya ve kamuoyuna açıklamaya davet ediyoruz. Aksi halde fiille desteklenmemiş sözlerin sizleri ve hükümetinizi tarih nazarında mahkûm edeceğini, sonucu aciliyetle beklediğimizi bildiririz.