2013-11-24 00:00:00

EĞİTİMLE BARIŞ: “Toplumsal Barış için Eğitimde Evrensel Değerler”

“Eğitim’le Barış: Milli Eğitimin Toplumsal Barışa Katkısı” başlıklı sempozyuma düzenlediğimiz geziye platform yöneticileri, eğitimciler ve barış gönüllüleri katıldı. Sempozyum süresince katılımcılar katıldıkları panel ve oturumları izlemenin yanında konularla ilgili görüşlerini de paylaşarak katkılarını sundular.

Uluslararası Öğretmen ve Eğitim Öncüleri Derneği tarafından Üsküdar Bağlarbaşı Kültür Merkezi'nde düzenlenen “Milli Eğitim ve Toplumsal Barış” temalı sempozyumun açılışına İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız, Üsküdar İlçe Milli Eğitim Müdürü İlyas Tekin, Osman Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selahattin Turan, Medeniyet Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gülfettin Çelik, akademisyenler, eğitimciler ve çok sayıda öğretmen katıldı.

Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Öncü Eğitimciler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Erenoğlu, Öncü eğitimciler olarak amaçlarının “Öğretmen ve eğitimcilerin mesleki, kişisel ve sosyal gelişimini sağlayacak imkân ve ortamları oluşturmak ve desteklemek, yeni eğitimcilerin daha nitelikli olması için çalışmak, bu yolla ülkemizde ve yeryüzünde iyi insanların ortaya çıkmasına katkı sağlamak” olduğunu söyledi.

Daha çok sınıf içi uygulamaların yer aldığı 42 paylaşımdan Eğitim ve Barış temalı şu çalışmalar öne çıkmıştır: 

“Ders Kitaplarında Alevilik – Sünnilik Arasında Sağlanan Uzlaşmanın Toplumsal Barışa Katkısı” adlı sunumuyla Yrd. Doç Dr. Ahmet EKŞİ; “2009-2010 yıllarında gerçekleştirilen Alevi Çalıştayları sonrası sağlanan uzlaşmanın ders programı ve kitaplarına yansımasının farklılıkları derinleştirecek anlatımlardan uzak, ortak kavramları ön plana çıkarma yönteminin takip edilmesi olmuştur” dedi.

“Çelişmezlik İlkesi Bağlamında Anadilde Eğitim” adlı sunumunda Şerafettin ADSOY; “Eğitimde öğrencilere bildiklerinden hareketle yeni bilgiler edindirme yöntemi uygulandığından anadilde eğitim önemli olmaktadır. Çünkü bireyin ilk bildikleri doğumdan itibaren toplumsal çevreden edindiği dildir. Kendi geleceklerini garantiye alma düşüncesiyle kendi anadillerinden başka dillere yaşam hakkı tanımayanlar her ne kadar ilk görünüşte masum gözükseler de insanlığa karşı cinayet işlemektedirler. Çünkü insan düşündükleri ve hissettiklerini yaşamakla mutlu olur. Bunu da en güzel şekliyle bildiklerinin aracı olan anadiliyle gerçekleştirmektedir.” dedi.

Samsun’dan katılan “Aynı Toprağın Farklı Ezgileri” adlı çalışma; ilköğretim öğrencilerinden oluşturulan bir koro ile Anadolu’dan yaşayan ve bu toprakların tarihini yüzyıllar boyunca birlikte oluşturan halkların kültürlerini 11 farklı dilde seslendirilen şarklılarla öğrencilerin gündemine getirerek farklılıklarımızla ne kadar büyük bir kültürel zenginlik içinde yaşadığımız sergilenmiştir.

“Evvel Zaman İçinde Bayramlar” adlı çalışmasıyla Semra YELKEN; öğrencilerinin bayramların küslerin barıştığı, dostlukların perçinlendiği, sevgi ve saygının karşılıklı sergilendiği günler olduğunu yaşatarak öğrenmelerini sağlamak için öğrencilerin her birinin dede ve ninelerine hazırladıkları davetiyelerle arife günü okullarında bir bayramlaşma buluşması düzenlediklerini, onların çocukluk yaşantılarının paylaşılmasıyla bayramların toplumumuza getirdiği değerlerin çocuklara aktarılmasını sağladıklarını” söyledi.

“Herkesle Barışık, Evrensel Değerlere Bağlı Bir Neslin İnşası: Çözüm Sürecinde Okulu Yeniden Tasarlamak” adlı sunumuyla Mahmut BALCI; “Bu toprakların halkları arasında yaşananın kardeşler arası sorunlar olarak görülmesiyle, barış sürecinden öte yaşanan sürece ‘Çözüm Süreci’ denilmesinin daha doğru olacağı kanaatinde olduğunu söyledi. “Çözüm sürecini toplumsal uzlaşı ile sonlandırmak için yaşanan toplumsal sorunlara verilen örneklerle okulu oluşturan tüm unsurların evrensel değerlere bağlı bir nesil yetiştirmek doğrultusunda yeniden tasarlanması gerektiği” üzerinde durdu.

Yorumlar