24 Ocak 2022

Bold Medya

Cezaevinde kalabilir” raporu verilen Gürbüz Dönmez, “İleri derece kanser hastasıyım. Doktor acil ameliyat olmamı önerdi. Bulunduğum şartlar ve hastanede Kovid-19 riskinden dolayı henüz ameliyat olamadım. Sağlık görevlileri infaz erteleme raporu vermeye çekiniyor.” dedi.

Beş yıldır İzmir Şakran Cezaevinde tutuklu olan 80 yaşındaki Gürbüz Dönmez, prostat kanseri olduğunu ama koronavirüs riskinden dolayı bir yıldır ameliyat olamadığını, birçok sağlık sorunuyla birlikte ölüme terk edildiğini söyledi.

“ÖMRÜMÜN SON DEMLERİ HAPİSHANE KÖŞESİNDE GEÇİYOR”

Gülen Hareketi soruşturmaları kapsamında tutuklandığı için sağlık görevlilerinin infaz erteleme raporu vermeye çekindiğini ifade eden Gürbüz, şu anda 8 kişilik koğuşta 13 kişiyle birlikte kalıyor. Ayakta durmakta zorlanıyor, kişisel ihtiyaçlarını tek başına karşılayamıyor ve başkalarının yardımıyla lavaboya gidebiliyor. HDP Kocaeli Milletvekili ve insan hakları savunucusu Ömer Faruk Gergerlioğlu’na 24 Aralık 2021’de bir mektup gönderen Gürbüz “80 yaşında ömrünün son dönemlerini bir hapishane köşesinde geçiriyorum. 60 yıldır KOAH hastasıyım. Kalabalık koğuş çok sağlıksız, üst kata yardımsız çıkamıyorum, prostat kanseriyim. Kovid riskinden ameliyat olamadım. Hayatım koğuş, WC arasında geçiyor. Ömrümün son demi bir hapishane köşesinde geçmekte. Ceza infazının ertelenmesini talep etmekteyim.” dedi.

GÜNDE 10’DAN FAZLA İLAÇ KULLANIYOR

Gülen Hareketi soruşturmaları kapsamında 19 Nisan 2017’de tutuklanan Gürbüz Dönmez, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Dosyası Yargıtay tarafından onaylanan Dönmez, hapse girdiğinden beri birçok hastalıkla mücadele ediyor. Uzun yıllardır KOAH hastası olan Gürbüz, üç kere anjio oldu, iki kere belinden ameliyat geçirdi ve iki kere de verem atlattı. Tüm bu rahatsızlıklarıyla ilgili günde 10’dan fazla ilaç kullanan Dönmez’in hapse girmeden önce yakalandığı prostat kanseri ilerledi. Doktor geçen yıl kendisine acil ameliyat olması gerektiğini söyledi ancak koronavirüs salgını nedeniyle tedavisi aksatılıyor.

“SAĞLIK GÖREVLİLERİ RAPOR VERMEYE ÇEKİNİYOR”

Dönmez mektubunda Gülen Hareketi soruşturmaları kapsamında tutuklandığı için sağlık görevlilerinin infaz erteleme sürecini başlatacak olan raporu kendisine vermekten çekindikleri de ekledi. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu Gürbüz Dönmez’e 30 Haziran 2021’de ‘Cezaevinde kalabilir’ raporu vermişti.

KALP KRİZİ GEÇİRMEKTEN KORKUYORUM”

Mektubunu koğuş arkadaşlarının yardımıyla yazan Dönmez, hastalıklarını şöyle sıraladı: “Yaklaşık 60 yıldır kronik KOAH ve bronşit hastası olup çok ciddi nefes darlığı problemi yaşamaktayım. Bulunduğum cezaevi ortamında hayatımı sağlıklı bir şekilde idame ettirecek hijyenik bir ortamdan çok uzaktayım. Kapasitenin üstünde koğuşta kalıyor olmam da bu rahatsızlığımı tetikliyor. 25 yıldır kalbimde ritim bozukluğu var. 3 defa anjiyo oldum. Yaşadığım stresten dolayı kalbim sürekli sıkışıyor. Bir kriz daha yaşamaktan açıkçası korkuyorum. İki defa bel fıtığı rahatsızlığından ameliyat olmuştum. Doktor raporlarına da yansıdığı üzere ayakta durmakta zorlanıyorum. Bulunduğum koğuş ortamında onar basamaklı iki merdiven inip çıkmak zorunda kalıyorum. Her seferinde birilerinin yardımıyla ancak inip çıkabiliyorum.

“HAYATIM YATAĞIM İLE TUVALET ARASINDA GEÇİYOR”

Aynı zamanda ileri seviyede prostat hastasıyım. Daha önce prostat kanseri başlangıcı tespiti konmuştu. Buradaki doktorlar da acil ameliyat olmamı önerdiler. Fakat bulunduğum şartlar ve hastanede Covid-19 riskinden dolayı henüz ameliyat olamadım. Şu an koğuşta hayatım yatağım ile tuvalet arasında geçiyor. Her seferinde birinin yardımına muhtaç bir şekilde inip-çıkıyorum. Bu da koğuştaki diğer sakinlerine ayrı bir külfet oluyor. Bu da benim psikolojimi ayrıca bozuyor. Daha önce iki defa verem teşhisi konuldu. İzmir’deki Dispanseri’nde kayıtları mevcuttur.” Birçok sağlık sorunuyla birlikte sivil ölüme terk edildiğini ve infaz erteleme talebi istediği söyleyen Gürbüz Dönmez’in Gergerlioğlu’na gönderdiği mektubu:

Gürbüz Dönmez’in HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’na gönderdiği mektubu şöyle: Sayın Vekilim ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU, Öncelikle geçmiş olsun dileklerimi iletir, saygılarımı sunarım. İnsan hakları konusunda vermiş olduğu mücadeleci tavrı dikkate alarak halen yaşamakta olduğum mahrumiyetleri sizinle paylaşmak istedim. Yardımcı olmanız temennisiyle… 12 Şubat 1942 doğumluyum, 75 yaşında iken 19 Nisan 2017 tarihinde FETÖ/PYD şüphelisi olarak tutuklandım. Yaklaşık 5 yıldır cezaevinde bulunmaktayım. Şu an için atılı suçtan örgüt üyeliği suçlamasıyla hükümlüyüm. Yaşım 80 oldu. Yakın zamanda yapılan infaz kanunu düzenlemeleriyle Covid-19 pandemisi nedeniyle kronik rahatsızlığı olan 65 yaş ve üzeri için ceza infazının ertelenmesi öngörüldü. Aşağıda sıralayacağım sağlık sorunlarım olmasına rağmen hüküm giymiş olduğum suç tipine kategorik olarak yaklaşan sağlık görevlileri ilgili infaz erteleme sürecini başlatacak olan raporu vermekten çekiniyorlar. Haliyle birçok sağlık sorunumla birlikte 80 yaşında olan biri olarak hapishanede sivil ölüme terkedilmiş bulunmaktayım. Sağlık sorunlarım: – Yaklaşık 60 yıldır kronik KOAH ve bronşit hastası olup çok ciddi nefes darlığı problemi yaşamaktayım. Bulunduğum cezaevi ortamında hayatımı sağlıklı bir şekilde idame ettirecek hijyenik bir ortamdan çok uzaktayım. Kapasitenin üstünde koğuşta kalıyor olmam da bu rahatsızlığımı tetikliyor. – 25 yıldır kalbimde ritim bozukluğu var. 3 defa anjiyo oldum. Yaşadığım stresten dolayı kalbim sürekli sıkışıyor. Bir kriz daha yaşamaktan açıkçası korkuyorum.

İki defa bel fıtığı rahatsızlığından ameliyat olmuştum. Doktor raporlarına da yansıdığı üzere ayakta durmakta zorlanıyorum. Bulunduğum koğuş ortamında onar basamaklı iki merdiven inip çıkmak zorunda kalıyorum. Her seferinde birilerinin yardımıyla ancak inip çıkabiliyorum. – Aynı zamanda ileri seviyede prostat hastasıyım. Daha önce prostat kanseri başlangıcı tespiti konmuştu. Buradaki doktorlar da acil ameliyat olmamı önerdiler. Fakat bulunduğum şartlar ve hastanede Covid-19 riskinden dolayı henüz ameliyat olamadım. Şu an koğuşta hayatım yatağım ile tuvalet arasında geçiyor. Her seferinde birinin yardımına muhtaç bir şekilde inip-çıkıyorum. Bu da koğuştaki diğer sakinlerine ayrı bir külfet oluyor. Bu da benim psikolojimi ayrıca bozuyor. – Daha önce iki defa Verem teşhisi konuldu. İzmir’deki Disponseri’de kayıtları mevcuttur. – Tüm bu saydığım hastalıklara bağlı olarak günlük ondan fazla ilaç içiyorum. Yaşadığım sağlık sorunlarına ilişkin kayıtlar ile kullandığım ilaçlara ilişkin bilgiler e-nabızdan teyit edilebilir. – Ayrıca, dışarıda hayatını akrabaların sadakalarıyla idame ettirmeye çalışan, çok ciddi maddi sıkıntı çeken ve kiralık evde kalan 76 yaşında eşim hem benzer sağlık sorunları yaşamakta hem de bakıma muhtaç bir halde yaşamaya çalışmaktadır. Hiç çocuğum olmadığından dolayı eşimin benden başka bakacak kimsesi yoktur. O, şu an, en az benim kadar mağdur durumdadır. Sonuç olarak, yukarıda özlü bir şekilde saymaya çalıştığım, vaktinizi almak için daha saymadığım birçok rahatsızlığımla 80 yaşında ömrünün son dönemlerini bir hapishane köşesinde geçiriyorum. Pandemi şartlarında ilgili yasal mevzuat gereğince benden daha sağlıklı ve daha genç kişilere tanınmış olan ceza infazının ertelenmesi veya ev hapsi benzeri adli kontrol hükümleriyle kalan cezanın ertelenmesini talep etmekteyim. Bu konuda yardımlarınızı istirham ediyorum. Gereğinin yapılması için saygılarımla arz ederim.

Yorumlar