21 Şubat 2021

OCAK MEDYA / Emrullah Bayrak

2 Kasım 1965 yılında Isparta‘nın Karaağaç ilçesinde dünyaya geldi.

Lise eğitimini Bursa İmam Hatip Lisesinde tamamladı.

1990 yılında Anadolu Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu.

Iğdır ve Bursa’da çeşitli sağlık ocaklarında çalıştıktan sonra 1995 yılında TUS sınavını kazanarak Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde, Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz alanında uzmanlık eğitimine başladı. 5 yıllık eğitimden sonra İzmit Seka Devlet Hastanesinde uzman doktor olarak görev yaptı.

KHK ile kamu hekimliği sonlandırıldı.

HDP Kocaeli Milletvekili, Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi.

İnsan hakları savunucusu.

28 Şubat döneminde başörtüsü yasağına karşı ön saflarda mücadele etti.

Daha adil bir dünya için mücadele ediyor.

Kürt sorununun adil ve insan haklarına uygun çözülmesini istedi.

“Çıplak arama da var, işkence de var, kaçırılma da var ama devlet yok.” dediği için hedef tahtasına oturtuldu.

Bir haberi paylaştığı için ceza aldı.

Haber yayında ve habere yönelik açılan bir dava olmamasına karşın Yargıtay 16. Ceza Dairesi, “terör örgütü propagandası yapma” suçundan verilen 2 yıl 6 ay hapis cezasını onadı.

Şimdi bu karar Meclis Genel Kurulu’nda okunduğu anda milletvekilliği düşürülecek.

Hukukçulara göre Anayasa Mahkemesi, bireysel başvuru kararını verene kadar yargı süreci devam ettiğinden dolayı milletvekilliği sürecek çünkü buna CHP’li Enis Berberoğlu hakkında verilen karar emsal niteliğinde.

Kaldı ki karara muhalif kalan Yargıtay üyesi, yargılamanın durması gerektiğini, eylemin dokunulmazlık kapsamında kaldığını savundu ve eski düzenlemeye göre karar verildiğini belirtti.

Meclis’in Enis Berberoğlu’nda yaptığı hatayı, Ömer Faruk Gergerlioğlu‘nda yapmamasını umuyor ve diliyorum.

Topluma 2,5 yılda “milletin vekili nasıl olunur”u gösterdi.

Mağdur edilen, haksızlığa uğrayan tüm kesimlerin sesi oldu.

Ayrımsız her zulme uğrayanın yanında durdu.

Gerek genel kurulda gerekse sosyal medya hesaplarından haksızlıkları, hukuksuzlukları, adaletsizlikleri, zulümleri haykırdı.

Bir Hadis-i Şerif’te şöyle buyrulmaktadır:

“Kim bir kötülük görürse, onu eliyle değiştirsin. Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin. Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse, kalbiyle düzeltme cihetine gitsin ki, bu imanın en zayıf derecesidir.” (Müslim, Îmân 78. ; Tirmizî, Fiten 11; Nesâî, Îmân 17)

İşte Sayın Gergerlioğlu’nun yıllardır yaptığı iş, tam da buydu.

Konfüçyüs‘ün dediği gibi “Karanlığa küfredeceğine bir mum yak”tı.

Şimdi hakikatin sesi kısılmak, mümkünse susturulmak isteniyor.

Toplum nefessiz bırakılmaya çalışılıyor.

“Siyasi kararlarla yargı kararları verdiler. Biz haktan, adaletten ayrılmayacağız, 10. köy de olsa.” diyen Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Yanlış bir şey yaptığım için değil çok doğru işler yaptığım için bu uyduruk ceza onandı. 56 yaşındayım, 54 yaşıma kadar almadığım duayı 2,5 yılda bu milletten aldım. Gözü yaşlılar, mazlumlarlaydım hep. Vicdanım rahat, ceza insan hakları anlayışımadır.” değerlendirmesini yaptı.

Son söz Kur’an-ı Kerim’den; Mü’min Suresi 28. Ayet:

Firavun ailesinden imanını saklayan bir adam da şöyle dedi: “Bir adamı, Rabbim Allah dediği için öldürecek misiniz? Halbuki o size Rabbinizden delillerle gelmiştir. Hem o bir yalancı ise çok sürmez, yalanı boynuna geçer. Fakat doğru ise size yaptığı tehditlerin bir kısmı olsun başınıza gelir. Şüphe yok ki Allah aşırı giden bir yalancıyı doğru yola çıkarmaz.”

Yorumlar