16 Mart 2021

AHVAL

İnsan Hakları Savunucusu, HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun milletvekilliği tehlikede. Gergerlioğlu hakkında sosyal medya paylaşımı nedeniyle verilen hapis cezası Yargıtay tarafından onanmıştı.

Gergerlioğlu bu karara Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak itiraz etti ancak henüz bir karar çıkmadan hakkındaki karar Meclis’e gönderildi.

Yarın bu kararın Meclis Genel Kurulu’nda okunması bekleniyor. Kararın okunması durumunda ise Gergerlioğlu’nun vekilliği düşürülecek.

Sıcak Takip’te vekilliği tehlikede olan Ömer Faruk Gergerlioğlu ile konuştuk.

Sosyal medya paylaşımınız nedeniyle size hapis cezası verildi. Sizin Anayasa Mahkemesi’ne yaptığınız bir itiraz var ve bunun yanıtı beklenmiyor. Meclis Başkanı Mustafa Şentop “AYM bu itiraz başvurusunu kabul etmedi” açıklamasında bulundu. Bu ne demek ve siz nasıl açıklıyorsunuz bu yaşananları?

Bizim Anayasa Mahkemesi’ne yaptığımız başvurunun iki çeşidi var. Acil bir şekilde bu başvuru bakılması yönünde, ikinci başvurumuz da esasına ilişkin bakılması yönünde. Tedbir başvurumuz kabul edilmedi. Meclis Başkanı Şentop bunu öyle bir söyledi ki sanki Anayasa Mahkemesi’ne yaptığımız başvuru reddedildi gibi, ama öyle bir şey yok. Sadece acil başvuru meselesi reddedildi. Esastan başvurumuz halen Anayasa Mahkemesi’nde. Neden bu karar beklenmeli? Çünkü ben suçsuz yere cezaevine atılıyorum. Suçsuz yere bir insan önemli bir görevden ihraç ediliyor ve cezaevine atılıyor. Bundan dolayı Mustafa Şentop’un beklemesi gerekiyordu. Çok ağır bir ceza var ortada. Bir haberi retweet ettiğim için bana ceza veriliyor. Haberi yayınlayana herhangi bir ceza yok, erişim yasağı yok, haberi paylaşan herhangi birine ceza yok. Ama barış çağrısı yapılan bir haberi paylaştığım için bana ceza veriliyor.

Mustafa Şentop neden beklemeliydi? Çünkü yargı Anayasa’yı çiğnedi. Suç olmayan bir fiili suç ilan etti. Mustafa Şentop da beklemesi gereken bir kararı beklemeyerek hemen okunması kararını alarak yine başka bir suç işliyor. 

Ben suçlu olsam bile Anayasa Mahkemesi’nin kararının beklenmesi gerekiyor. Enis Berberoğlu Meclis’e geri dönmüş durumda. Müebbet hapse mahkûm edilmişti, ama şimdi özgür. Demek ki Anayasa Mahkemesi kararların sonuçlarını değiştirebiliyor. Peki neden beklenmiyor bu karar? Çünkü bu siyasi bir karar. Hızlandırılmış bir şekilde verilmiş karar. IŞİD dosyaları Yargıtay’da dört-beş yıldır bekliyor, tutuklu mahpuslar cezaları tamamlanmasına rağmen Yargıtay’da dosyaları işlem görmüyor. Ama buna rağmen benim dosyam hakkında bir yıl içerisinde karar verildi. Benim aslında yargılanmamın durması gerekiyordu. Çünkü anayasaya göre kısıtlayıcı maddelerden değil benim durumum. Propaganda içeren suçlardan değil. Ama yargılama devam ettirildi, bir retweet nedeniyle ifade özgürlüğüm ve siyaset yapma hakkım elimden alınıyor, milletvekilliğim düşürülüyor. Bu resmen milli irade gaspıdır. Milletin iradesi gasp ediliyor. Meclis’e darbe yapılıyor.

Peki Meclis’te yarın nasıl bir süreç işleyecek?

Aslında kararın okunacağına dair resmi bir açıklama yok. Ama gazetecilerin duyumları sonucu böyle bir iddia var. Yarın 14.00’ten sonra okunması durumda ben zaten Genel Kurul’da olacağım. Buna tüm dünya şahitlik edecek. Ben vekilliğin böylesine haksız hukuksuz bir şekilde düşürülmesi karşısında Genel Kurul’dan çıkmayacağım. Eğer ki zorla çıkartırlarsa yine de Meclis’ten çıkmayacağım. Sonuna kadar buna direneceğim.

Bu durumda partiniz nasıl bir strateji izleyecek?

Partim de bu anlamda yanımda olacak, bana destek olacak. Bir protesto eylemi yapacak. resmen benim insan hakları savunuculuğum cezalandırılıyor. Bu iktidarı çok rahatsız etmişti. Bana cevapları bu oldu. Belden aşağı bir vuruşla bize bir çelme takarak bunu engellemeye çalışıyorlar. Daha yüksek bir ses çıkarmak lazım, muhalefet partilerinin daha yüksek bir ses çıkarması lazım. Ortada bir tiyatro var. Zorbalıkla vekilliğim elimden alınmaya çalışılıyor. Bu sadece Gergerlioğlu meselesi değildir. Sadece HDP’ye bir darbe değildir. Milletin iradesine ve demokrasiye bir darbedir. 

HDP’ye yönelik uzun zamandır bir yargı operasyonu var. Hem HDP’li belediyeler açısından hem de Meclis’te çok sayıda HDP’li vekil hakkında fezleke hazırlandı. Siz de insan hakları mücadelesi veren HDP’li bir vekil olarak hedef seçildiniz. Bütün bu tabloya baktığımız zaman vekilliğinizin düşürülmesi ve cezaevine girmeniz durumda bu Türkiye’nin siyasi tarihine nasıl bir damga vuracak?

Ağır ve kötü bir damga vurur. Ben oldukça netim. Yarın bütün irademle direneceğim. Biz Kocaeli’nde, bir batı ilinde HDP olarak çok zor bir seçimi kazandık. Öyle kolay kolay elimden milletvekilliğimi alamayacaklar. 1994’te milletvekillerimiz Meclis’ten yaka paça atılıyordu, 1999’da Merve Kavakçı Meclis’ten kovalanıyordu. Maalesef yaptıkları hukuksuz demokrasi dışı davranışlarla yeni 1994’ler, yeni Merve Kavakçılar oluşturmak istiyorlar. Ben varım, boyun eğmeyeceğim. Kendileri de bütün dünyaya mahcup olacak.

Yorumlar