10 Temmuz 2020

Meridyen Haber

Milletvekili Gergerlioğlu ve Mağdurlar İçin Adalet Platformundan Doç. Dr. Bayram Erzurumluoğlu 3. Yılında OHAL’in Toplumsal Maliyetleri Raporunu açıklayacak

Değerli Basın Emekçileri:

13 Temmuz Pazartesi Saat 11’de Kadıköy Evlendirme Dairesi A Salonunda Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Mağdurlar İçin Adalet Platformundan Doç. Dr. Bayram Erzurumluoğlu 3. Yılında OHAL’in Toplumsal Maliyetleri Raporunu açıklayacaktır. 

Salonda Pandemi dolasıyla oturma düzeni sosyal mesafe önemleri Kadıköy Belediyesi tarafından alınmıştır. 

Basın Mensuplarımızı ve konuya ilgi duyan herkesi bekliyoruz!

“Hiçbir şey hukuksuz değildi. Çünkü artık hukuk yoktu!” George Orwell / 1984

1500 sayfalık araştırma raporundan çıkan bazı veriler şu şekildedir! Detaylar ve daha fazlası rapor açıklanırken paylaşılacaktır.

Araştırmaya, 2748 ‘OHAL /KHK mağduru’, 332 ‘mağdur yakını’ ve 225 ‘doğrudan mağduriyeti olmayan birey’ kategorilerinde toplamda 3305 kişi katılmıştır.

Katılımcıların 782’i kadın, 2523’ü erkektir.

Katılımcılar arasında 76 engelli bulunmaktadır. Bunlardan 61’i erkek; 15’i kadındır.

Tüm katılımcıların genel yaş ortalaması 40,5’dur. OHAL KHK mağduru katılımcıların yaş ortalaması 40,7; mağdur yakınlarının yaş ortalaması 38,45, doğrudan mağduriyeti olmayanların yaş ortalaması ise 41,85’dır.

KHK mağdurların %99,1’i bir yüksekokul /fakülte /yüksek lisans veya /doktora mezunudur. Yüksek öğrenim derecesine sahip KHK mağdurlarından, %22,1’inin yüksek lisans ve de %8,5’inin doktora mezunu olduğu da dikkate alındığında, bu iki yüksek eğitimli grubun toplam oranı %30,6’ya ulaşmaktadır. TÜİK’e göre Türkiye’de, toplam nüfus içerisindeki, Yüksekokul / Fakülte / Yüksek Lisans ve / Doktora mezunları toplamının genel nüfusa oranının %17 civarında olduğu dikkate alındığında, KHK’ların Türkiye için ne kadar büyük bir nitelikli insan kaynağı kaybına yol açtığı görülebilmektedir.

KHK mağduru katılımcıların %87,3’ü evli veya bir evlilik yaşamıştır. Ortalama çocuk sayıları 2’dir.

KHK/OHAL Mağduru katılımcılar OHAL mağduriyetleri öncesine göre ortalama aylık (4600 TL) gelirlerinin %70’ini kaybetmişlerdir (1400 TL). Mağdur yakınları da çeşitli sebeplerle %50 gelir kaybına uğramışlardır. Ayrıca hem mağdurların hem de mağdur yakınlarının hane halkı gelirlerinde ortalama %60’lık gelir kayıpları oluşmuştur. Ancak OHAL, doğrudan mağduriyeti olmayan bireylerin de gelirlerinde ortalama %25 oranında azalmaya yol açarak, onları da OHAL’in “üçüncül mağdurları” kategorisine yerleştirmiştir. Ancak, katılımcıların 3 yıl önceki gelirleri ile mevcut gelirleri arasındaki enflasyon farkı dikkate alındığında tüm katılımcı kategorilerinin çok daha yüksek oranlarda fakirleştiği ortaya çıkacaktır.

15 Temmuz 2016 sonrası, işsiz bırakılan KHK/OHAL mağdurları arasında, mevcut (şimdiki) işsizlik oranı %46’dır. Bir işte çalışanların çoğunluğu sigortasız ve/veya düşük kazançlı işlerde çalışmaktadır.

KHK/OHAL mağdurları, kendilerini, inançsal olarak, %89,5 oranında Müslüman ve %84,5 Sünni olarak tanımlamışlardır. Ancak mağdurlar arasında kendilerini Deist (%4,8), Agnostik (%0,5), Ateist (%2,2) ve Hümanist (%2,7), Zerdüşt (%0,1) olarak tanımlayanların toplam oranının %10,3 olduğu görülmektedir ki bu oranlar mağdurlar arasında din, dindarlık ve dinin siyasete alet edilmesi konularında önemli miktarlarda tepkilerin oluştuğuna işaret etmektedir. Mağdurların kendilerini inançsal olarak tanımlamadaki 3 yıllık araştırma trendi İbrahimi/semavi dinlere inançta azalma ancak hümanist/felsefi dinlere inançta yükselmeler yaşandığı yönündedir.

KHK/OHAL mağdurları, kendilerini etnik olarak, %56,7 oranında Türk, %13,4 oranında Kürt ve Zaza olarak tanımlamıştır. Mağdurların %26,9’u ise kendilerini “Herhangi bir etnik aidiyet hissetmeyen” olarak tanımlamıştır. Mağdurların kendilerini etnik olarak tanımlamadaki 3 yıllık araştırma trendi belirli etnik tanımlamalarda azalma ancak “Herhangi bir etnik aidiyet” ten uzaklaşma yükselmeler yaşandığı yönündedir.

KHK/OHAL mağdurları ağırlıklı olarak ‘Muhafazakâr-Demokrat’ kesimlerden oluşmaktadır. Ancak, OHAL mağduriyetleri sonrası, sol, sosyalist, sosyal demokratlık ve seküler/hümanist partilere yönelme yönünde artan bir trend görülmektedir.

KHK/OHAL mağdurlarının %96’sı kentsel alanlarda yaşamaktadır ve %50’si, 15 Temmuz 2016 sonrasında, bulundukları evlerden, mahallelerden, şehirlerden göç etmek zorunda kalmışlardır.

Mağdur yakını olarak araştırmaya katılanların %52.1’i eşler, %19’u kardeşler, %11,7’si çocuklar ve de %6,3’ü ise anne-babalardır.

Mağdur yakınlarının %80,1’i, doğrudan KHK listeleri ile mağdur edilen akrabalarının bulunduğunu, %58,2’si, akrabalarının, çalıştıkları kurum yönetimleri karar ile ihraç edildiğini, %20,5’i akrabalarının, çalıştıkları/işlettikleri kurumların KHK ile kapatılması veya kayyuma devri sonucu mağduriyet yaşadığını, %12’si askeri okul öğrencisi yakınlarının, okullarının kapatılması sonucunda mağdur edildiklerini, %9.9’u ise, akrabalarının, işe alım/seçme sınavlarında başarılı oldukları halde “Mülakatta elenme” yöntemi ile mağdur edildiklerini ifade etmişlerdir. Birbirinden farklı birçok yetki veya yöntemlerle, akrabaları mağdur edilen, mağdur yakınları da bulunmaktadır.

Mağdur yakınlarının %44,8’i, halen tutuklu olarak yargılamaları devam etmekte akrabalarının olduğunu belirtmişlerdir.

Mağdur yakınlarının çektikleri sıkıntıların en büyüğü ekonomiktir (%97,9). İkinci sırada, psikolojik sorunlar (%88,6); üçüncü sırada itibarsızlık ve sosyal dışlanma (83,7); dördüncü sırada Sosyal çevrelerinin dağılması (%83,1), beşinci sırada İşsizlik/iş bulamama (%80,4), altıncı sırada ise Sosyal güvencesizlik sorunları (%73,2) gelmektedir.

Yorumlar