19 Mart 2022

Sevgili halkımız, hoş geldiniz. Bu karda bu kış kıyamette yakın, uzak demeden, koşturup geldiniz, Newroz’un neşesine, bu bayram havasına hoş geldiniz! Hûn Bi Xêr  Hatin!

Bu ‘kara kış’ bitecek! Mevsim ortamında da, siyasi anlamda da bitecek! Ülkenin üzerine kara bulutlar gibi çöktüler, işte bu hale getirdiler ama siz buraya geldiniz, işte bakın güneş doğdu, Newroz Bayramı kutlu olsun, Newroz Piroz Be!

Değerli arkadaşlar az evvel buradaki komediyi herkes gördü, siz gördünüz, Türkiye gördü, Dünya gördü! Sarı, kırmızı, yeşil renkli flamaları, elbiseleri, montları içeri almak istemediler! Arkadaşlarımızın montlarını çıkardılar, flamalarımızı içeri almak istemediler! Neden? Çünkü bunlar güzelliğe düşman, renkliliğe, çeşitliliğe düşman! Allah’ın yarattığı renge bu düşmanlık niye? Niye kendinizi bu kadar komik duruma düşürüyorsunuz? Nedir bu komedi?

Biz bilmiyor muyuz neyi engellemeye çalıştığınızı? Sizin engellemeye çalıştığınız ve bizim arkadaşlarımızın, geleneğimizin yıllarca uğraş verdiği Newroz Bayramı geleneğini engellemeye çalıştığınızı bilmiyor muyuz? İşte biz büyük mücadelelerimiz ile Newroz Bayramını kazandık, bunu da hiç kimseye kaptırmayız ve hiç kimse bu konuda bir üstünlük sağlayamaz bize! Newroz tüm halklar için kutlu olsun!

Geçen sene Newroz’da burada değildim arkadaşlar! Bu meydana telefonla bağlanmıştım! Neden? Çünkü vekiliniz olan beni Meclis’te haksız, hukuksuz, haramice bir kararla vekilliğimi düşürmüşlerdi! Beni o Meclis’e gönderen sizleri bu ülkeden çıkarmak, göndermek istiyorlardı çünkü bir milletvekilini haksızca milletin Meclisi’nden çıkarmaya çalışmak bu milleti bu ülkeden bu topraklardan kovalamak demekti ,herkes bunu çok iyi biliyordu ama biz partimizle, arkadaşlarımızla o milletin Meclis’inin bağrına, sizlere sığındık ve orada direnişe, adalet nöbetine başladık hep beraber. Halkımız yanımızdaydı, geçen sene bugün ben sizlerin Newroz’unu Meclis’teki adalet nöbeti odamdan arkadaşlarımla birlikte kutluyordum ama o gün ne demiştim ben size? Demiştim ki: “Haklıyız, güçlüyüz, kazanacağız.” Demiştim! İşte bugün buradayız! Biz o Meclis’te bizi çıkarmaya, kolumuzdan tutup bizi Meclis’ten atmaya vekillere, bu sisteme, yalan uyduran Meclis Başkanı’na rağmen direneceği çünkü direnmek yaşamaktır! Çünkü Berxwedan jiyane!

Daha bakın 2-3 gün önce neden direndiğimiz ile ilgili çok önemli, üzüntülü katliamın yıl dönümünü idrak ettik maalesef ki. 16 Mart Halepçe Katliamı’nın yıl dönümüydü! O gün zalim Saddam insanları katletmişti neden? Sadece ve sadece Kürt oldukları için! O zalim, Kürt oldukları için binlerce kadını, çoluk çocuğu katletmişti! Bu katliama karşı çıkmak için Kürt olmaya gerek yok ki! Bu katliamlara, haksızlıklara, zulümlere karşı çıkmak için insan olmak yeter ama bakın yine bir 16 Mart günü, 3 gün önce! Bu katliamın yıl dönümünde bir başka haksızlığa imza atıyorlardı! Hiç bitmiyor bu kafa! Diyarbakır’da 25 kadın arkadaşımız gözaltına alındı, 7’si tutuklandı neden? Kadınlara karşı şiddet gününü kutladıkları için, 25 Kasım’ı, 8 Mart’ı kutladıkları için, İstanbul Sözleşmesi iptal edilmesin dedikleri için! Bu ülkenin hali bu arkadaşlar ama biz bütün bunlara rağmen bütün bu ‘kara kış’ a rağmen bu ülkeye bu gördüğünüz çeşitliliği getireceğiz. Sarının, kırmızının, mavinin, yeşilin, beyazın tüm renklerin birlikte olduğu, bir coğrafyayı, bir ortadoğuyu hep birlikte kuracağız!

Değerli arkadaşlar az evvel flamalarımızın içeri alınmasını engelleyen Kocaeli Valisi’nin son günlerdeki sözlerini duydunuz! Diyor ki Kocaeli Valisi amirlerine yaslanarak: “HDP’li bir İçişleri Bakanı olmaz. HDP’li bir Adalet Bakanı olamaz.” Diyor! Kocaeli Valisi’ne buradan sesleniyorum; Kocaeli Valisi sen kimsin ya? Sen devletin bir memurusun! Sen hangi hakla millete karşı mücadele ediyorsun? Sen milletin işlerini idare etmekle görevli bir memursun haddini bil! Sen bu sözleri bu ülkenin 3. Büyük Partisi’ne söyleyemezsin! Eğer ki siyasal alana girmek istiyorsan buyur gel! AK Parti’den adaylığını koy çık karşımıza al boyunun ölçüsünü! Ya hu sana açıkça söyleyeyim Kocaeli Valisi; bu ülkede HDP’den 2 bakan oldu sizin o bakanlarınızdan bin kat daha ahlaklı, dürüst bir şekilde bakanlık yaptı ve daha onlarca da bakan olacak, bunu çok iyi bil! Şunu da iyi bil ki HDP’den İçişleri Bakanı da olur Cumhurbaşkanı da olur!

Sevgili Selahattin Başkan zulmen içeride. Neden onun içeride olduğunu sadece HDP’den değil, bu ülkenin Cumhurbaşkanlığı’nın en büyük adaylarından birisi olduğu için o zindanlarda tutulduğunu bu ülkenin tüm insanları biliyor! Bu çok açık bir gerçek. Kalkmışsınız böyle saçma ve hukuksuz laflar söylüyorsunuz! Yerinizi bilmiyorsunuz! Sana yerini hatırlatıyorum ve görevini hatırlatıyorum Kocaeli Valisi! Ya hu bu ülkede en pahalı ekmeği neresi yiyor arkadaşlar? Kocaeli yiyor. Kocaeli Valisi sen bu şehrin ekmek sorununu halledememişsin kalkmışsın “HDP’den İçişleri Bakanı olmaz!” Hadi oradan haddini bil!

Bakın bu ülkede Newrozlarda çok engellemeler yapmaya çalıştılar ve ben size bir belge göstereceğim! Değerli arkadaşlar bakın bu belge Kemal Kurkut ile ilgili bir belge. Sevgili arkadaşımız, merhum Kemal Kurkut ile ilgili, bu meydan da olan herkes, tüm Türkiye biliyor Kemal Kurkut kim? 2017 Newroz’unda Newroz meydanına girerken katledilen bir Kürt gencidir! O katledildiğinde buradan giden Kocaeli Valisi, Diyarbakır Valisi olarak gitmişti, hemen de ödüllendiriyor! O günün Diyarbakır Valisi açıklama yapmıştı: “Canlı bombayı öldürdük.” demişti. Ardından araştırmalar yapıldı Kemal Kurkut’un masum bir genç olduğu ortaya çıktı, üstünde bomba yoktu ve boş yere öldürülmüştü, katledilmişti Kemal Kurkut. Şu gördüğünüz belge o cinayetten sonra; benim yazdığım rapor değil. Diyarbakır Valiliği İl Polis Disiplin Kurulu 30 sayfalık rapor. Mülkiye Başmüfettişi Ahmet Faruk Güneş bu raporu hazırlamış. Burada polisler de var dikkatle dinlesinler. Bu raporda Mülkiye Başmüfettişi diyor ki: “Biz size emretmiştik, Newroz meydanına girerken halkı tahrik etmemek için dikkat edin, boş yere havaya ateş açmayın diye emir vermiştik ama başka bir yolla durdurulabilecekken o gencin üzerine ateş açtınız, size boş yere havaya bile ateş açmayın demiştik.” Diye karar verilmiş 4 polis memurunun ihracına karar verilmiş. Uygun görüldüğüne dair rapor vermiş müfetttiş bey ama sonra ne dolaplar dönüyor! Sonra; Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’ne mesele gitmiş ve orada aradan 5 yıl geçti biliyorsunuz, 5 yıl sonra herkesin gözü önünde boş yere bu genci vuran polis memuru beraat etti. İnanılmaz bir şey! Tüm fotoğraf ve videolarla ortada olan bir hadise hiç mi vicdanınız sızlamıyor! Ardından 3 gün önce İstinaf Mahkemesi’ne gitti. İstinaf Mahkemesi beraatten bile felaket bir karar verdi. “Polisin vurma yetkisi var, suçlular ancak en sonunda yargılanıp bir şekilde beraat verilir. Polis vazifesini yapmıştır, o yüzden görevi sonucu bu cinayet işlenmiştir, hiçbir olumsuz karara gerek yoktur.” Kararı verdi İstinaf! Düşünün Türkiye’deki hukukun seyrini düşünün! Biz o zaman Adalet nerede demiştik? Dediler ki: “Polis rapor hazırlar.” Polis raporu burada elimde! Peki yargı sen bırak benim raporumu polisin raporunu bile sümenaltı etmişsin! Beraat üstüne beraat vermişsin! Şu hale bakın! Boşuna mı bundan sonra Deniz Poyrazlar katledildi! İşte bütün bunlardan sonra, tüm bu izin vermelerden sonra Deniz Poyrazlar katlediliyor. Mesele bu! Mücadele bu! Biz boşuna mı mücadele ediyoruz bu haksızlıklara, hukuksuzluklara karşı. Partimize yönelik bu baskılar boşuna mı? Zulme uğrayan bir halkın hakkını savunmanın karşılığı Kobani Kumpas Davaları oluyor. Parti il binalarımıza baskınla kadın katletme, kapatma davaları oluyor! Belediye Başkanı seçildiği halde “Sen KHK ile ihraç edilmişsin, senin belediye başkanlığını kabul etmiyorum.” Demekle sonuçlanıyor! Bununla da yetinmiyorlar kayyım atıyorlar. Hal bu!

Maalesef ki olumsuz hava şartlarındayız ama son olarak; tüm bu ülke üzerindeki sadece cezaevlerindeki tecrit değil tüm bu ülke üzerindeki tecriti, hukuksuzluğu, mutlak surette bitireceğiz. Mutlak surette bu ülkenin önü aydınlanacak ve en son olarakta; ekonomik olarak ülkeye getirdikleri felaket halden sonra halen kalkmışlar hukuksuzluklarına devam ediyorlar. Biz bunlara kesinlikle izin vermeyeceğiz değerli arkadaşlar. Bugün büyük bir duyarlılık gösterdiniz, tüm engellemelere rağmen kalktınız geldiniz, birlikte mücadele ettik ve tüm Kocaeli’ye, tüm Türkiye’ye tüm Dünyaya baş eğmeyeceğimizi, boyun eğmeyeceğimizi, zindanlardaki tüm arkadaşlarımız ile mücadele eden tüm arkadaşlarımızla sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. Hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum.

Yorumlar