2008-07-01 00:00:00

RAŞTIRMA ÖNERGESİ YETERLİ İMZAYI BULAMADI

Nokta Dergisinin ortaya çıkardığı Sarıkız ve Ayışığı kod isimli darbe teşebbüsleri hakkında araştırma önergesi hazırlayan ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, milletvekillerinden beklediği desteği bulamadı. Önergenin TBMM Başkanlığına sunulabilmesi için 20 vekilin imzası gerekiyor. Kendisi dışında 19 imzaya ihtiyaç var. Yeni Asya'ya konuşan sivil toplum temsilcileri, önergenin desteksiz kalmasına tepki gösterdiler.

MECLİS TEPKİ GÖSTERMEZSE DARBELER BİTMEZ

İHD Başkanı Hüsnü Öndül, “Darbeler şöyle olursa meşrûdur, böyle olursa meşrû değildir” gibi ikilemlerden kurtulup kesin, net, açık tutum alınması gerektiğini söyledi. Mazlumder Genel Başkanı Gergerlioğlu ise, “Siz hâlâ darbecileri görmezden geliyorsanız maalesef başka darbeler gelmeye başlar” derken, Hukukçular Birliği Başkanı Kılıçkaya, “Parlamento kendi gücüne, yetkisine sahip çıktığı zaman darbe olmaz” dedi.

Darbelere sessiz kalmayın

Darbe girişimlerini TBMM gündemine taşımak isteyen ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras’a milletvekillerinden destek gelmemesi büyük tepki topladı. Milletvekillerine seslenen STK temsilcileri ve hukukçular “kendi hakkını savunmayan milletin hakkını nasıl savunacak” sorusunu sordu.

Nokta Dergisi’nin ortaya çıkardığı “Sarıkız” ve “Ayışığı” kod isimli darbe teşebbüsleri hakkında araştırma önergesi hazırlayan Uras, vekillerden beklediği desteği göremedi. Önergenin Meclis Başkanlığı’na sunulabilmesi için 20 imza gerekiyor. Kendisi dışında 19 imzaya ihtiyaç var. Ancak şu anada kadar tek bir milletvekili imzaya yanaşmadı.

Partilerin ve milletvekillerinin darbenin ortaya çıkarılmasını sağlayacak önergeye destek vermemesine tepki gösteren STK temsilcileri Yeni Asya’ya konuştu.

İHD BAŞKANI HÜSNÜ ÖNDÜL:

İktidar partisi başta olmak üzere siyasilerin, Türkiye toplumunun bu temel konuda mutabakat sağlaması gerekir. “Darbeler şöyle olursa meşrudur, böyle olursa meşru değildir” gibi ikilemlerden kurtulup kesin, net, açık tutum alınması gerekir. Demokrasinin kuralı budur. Milletvekillerini demokrasiye sahip çıkmaya çağırıyoruz. Başka türlü demokrasiyi korumamız imkânlı değildir. Halkın iradesini temsil eden insanlar önce bu darbelere dur diyecekler. Böyle boyun eğerek, gerçeklerden yüzleşmekten kaçarak ve hukuku işletmeyerek Türkiye’deki mevcut hukuka göre darbe teşebbüsünde bulunmak ağır cezalık bir suçtur. 20 yaşındaki çocukların duvarlara yazı yazdığı için 15-20 sene hapis cezası ile cezalandırıldığı bir ülkede milletvekilleri, kendilerini ülke yönetiminden zorla veya tehditle uzaklaştırmak isteyenlerden hesap sormalıdır.

MAZLUMDER BAŞKANI ÖMER FARUK

GERGERLİOĞLU:

Ufuk Uras’ın yaptığı bir milletvekilinin yapması gereken girişim. Darbecilere karşı böyle bir girişimde bulunmak mutlaka lâzım. AKP ve diğer partilerin destek vermemesi son derece üzücü. Açık ve ispat edilmiş açık bir darbe olayı var. Alper Görmüş beraat etmişti. Bu darbe girişimlerinin ispatı anlamına gelir. O günden beri Şener Eruygur’dan, Özden Örnek’ten ses yok. Suskunlukla bu girişimlerini unutturmaya çalışıyorlar. Bu kesinlikle kabul edilebilecek bir durum değil. Ama daha da kabul edilmeyecek olanı AKP veya diğer partilerin tutumu. Kendi hakkını savunamayan milletin hakkını nasıl savunacak. Pısırık bir şekilde apaçık gerçeklere karşı gözünüzü kapatıp “aman suskunlukla bu işi geçiştirelim” denilebilir mi? Ortada apaçık üzerine gidilmesi gereken insanlar var. Darbecilerin üzerine gidilmeyecekse demokrasiden bahsetmenin anlamı yok. Onların üzerine gidecek ve bu imtihanı kazanacaksın. Başka yolu yok. Gerçek güç sahibi millettir. Siz hâlâ darbecileri görmezden geliyorsanız maalesef başka darbeler gelmeye başlar.

HUKUKÇULAR BİRLİĞİ BAŞKANI SİNAN

KILIÇKAYA:

Ufuk Uras’ın girişimi çok isabetli. TSK’nın eleştirisi gibi konularda özellikle Türkiye’de bir suskunluk vardır. Darbe girişimleri basına ve yargıya da yansıdığı halde siyasî partiler üzerine gidebilmiş değildir. Ortada bir darbe girişimi varsa ortaya çıkmalı. Bunun failleri anayasal düzeni askıya almak suçundan ortaya çıkarılmalıdır. Bu konunun ortaya çıkarılması, meclis gündemine alınıp araştırma yapılması gerekir. TSK işin içinde olduğu zaman siyasî partiler bu konuda çekince ve geri durmayı tercih etmekte. AKP’nin yaklaşımı da böyle. Parlamento kendi gücüne, yetkisine sahip çıktığı zaman darbe olmaz. Bütün milletvekillerinin hepsinin darbeye karşı olması gerekir.

Kemal BENEK / Ankara

Yorumlar