2018-01-01 00:00:00

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül çeşitli konularda, bugüne kadar birbirinden ayrı düşseler de ilk kez kamuoyu önünde açıktan polemiğe girdiler. 

Dava arkadaşlarını kamuoyu önünde tartıştırmaya iten neden ise son KHK… 

KULİS: DERT SEÇİM!

Hürriyet gazetesinin AKP kulislerini yakından takip eden yazarı Abdülkadir Selvi 29 Ocak tarihli AKP MYK toplantısında konuyla ilgili konuşulanları aktardı. Erdoğan toplantıda muhalefetin itirazlarından çok Gül’ün eleştirilerinden rahatsızlık duyduğunu belirterek işin KHK tartışması olmaktan çıkıp bir siyasi eyleme dönüştüğünün altını çizmiş.

Selvi köşesinde şöyle dedi: “Hatta, (Erdoğan) eğer böylesine bir kampanya başlatılmasa tartışmaya neden olan ‘devamı‘ ibaresinin üzerinde yeniden düşünebileceklerini söylüyor. ‘Ama burada maksat farklı’ diyor. Erdoğan, Gül’ün Cumhurbaşkanlığı seçiminde muhalefetin ortak adaylığına göz kırptığını düşünüyor. Bu çıkışı, liderliğinin test edilmesi olarak görüyor. O nedenle açıktan mücadeleye girişme kararı alıyor. Abdullah Gül konusunun üzerindeki şimdiye kadar örttüğü ‘suskunluk şalı’nı çekip alıyor.” (Köşe yazısının tamamına ulaşmak için tıklayınız)

KORU: 'İNCELDİĞİ YERDEN KOPSUN' DEMEZ

Yine AKP’yi yakından takipe eden isimlerde Fehmi Koru ise Gül 'İnceldiği yerden kopsun' deme noktasına kolay gelmeyeceğini ifade eden bir yazı kaleme aldı. Koru şöyle yazdı “Abdullah Gül’ün en keskin dönemeçlerde bile arayı açmama kararlılığını.. görüş ayrılıkları gözlerden saklanamaz hale gelmesin diye nasıl çabaladığını.. mutlaka bir şeyler söylemesi gerektiğinde cümlelerini ve sözcüklerini seçerken gösterdiği itinayı.. siyaseti yakından gözleyen herkes yıllar içerisinde görerek öğrendi…

Cumhurbaşkanı Erdoğan son KHK’de yer alan bir müphemliğin kaldırılmasını temenni eden selefi Gül’ün tavrının kendisini ‘üzdüğünü’ söylemişti. Temenni içeren açıklaması sonrasında başgösteren tartışmanın aldığı biçimden esas Cumhurbaşkanı Gül’ün üzüldüğünü sanıyorum…

“İnceldiği yerden kopsun” deme noktasına kolay gelmeyecektir Abdullah Gül”

YAKIN ZAMANDA TARTIŞMA DAHA DA SERTLEŞECEK

Gül ile Erdoğan arasındaki tartışmayı AKP’ye muhalif isimlerden Ömer Faruk Gergerlioğlu da değerlendirdi. Gergerlioğlu, Artı Gerçek’te ‘Abdullah Gül geri adım atar mı?‘ başlığıyla yayınlanan yazısında Fehmi Koru’nun aksi yönünde olan şu görüşü dile getirdi:

Bu atışmalar, artık restlerin çekildiği, köprülerin yıkıldığını gösteriyor. Sanırım yakın bir sürede Erdoğan’ın eleştiri dozu yükselecek ve çok daha sert bir tartışma başlayacak. Bunun başlayacağı belli de bakalım Ak Partililer Abdullah Gül’ü ne zaman FETÖ’cü ilan edecekler? Herhalde bu da çok gecikmeyecek.Gül’ün medya kalemşörlerinden oluşan önemli bir muhalifi de var ve bunlar şimdiden kılıçları çekmiş durumdalar.
Abdullah Gül’ün artık geri adım atacağını sanmıyorum. Yumuşak bir yapısıyla tanınan Gül’ün, zıtlaşmalarda inatçı sert çekirdeğini gösterdiğini de biliyoruz. Gül, eğer geri adım atacak olsaydı bu eleştirileri yapmazdı. Zira alacağı karşılığı biliyordu, bunca yıldır tanıdığı Erdoğan’ın bu eleştirileri hoşgörüyle karşılamayacağını en iyi bilen kişiydi.

KARŞILIKLI RESTLEŞMEDE GÜN GÜN YAŞANLAR

11. Cumhurbaşkanı Gül, zaman zaman yargının aldığı kararlar, bozulan ekonomi, dış polikaya ya da OHAL, 16 Nisan referandumu gibi konularda AKP’nin açıklamalarını yada uygulamalarını eleştiren açıklamalar yapmıştı. Ancak Son çıkan KHK’de ‘sivillere dönük ceza muhafiyeti’ getirilmesini öngören 121. madde Gül ile Erdoğan arasındaki tartışmanın ayyuka çıktığı evre oldu. Peki bu KHK tartışmasında Gül ne dedi Erdoğan Erdoğan ne cevap verdi. İşte gün gün açıklamalar: 

31 ARALIK – ERDOĞAN:

Erdoğan sesinin tonunu biraz daha yükseltti dilini de sivrileştirdi: “Hayırdır? Bir anda bu hız, bu heves nereden çıktı? Biz milletimizle olan muhabbetimizi derinleştirirken bu bozgunculuk merakı nedir?  Tabii bizi asıl üzüntüye sevk eden ise, böyle bir zatla (CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu), böyle bir partiyle (CHP) aynı istikamette güya siyaset yapanları görüyor olmamızdır. Türkiye yanarken, İslam dünyası yanarken, insanlık inim inim inlerken sesleri solukları çıkmayan, en küçük bir aksiyonlarını görmediğimiz kişiler bir anda sahaya inmeye, konuşmaya başladılar. Hayırdır? Bir anda bu hız, bu heves nereden çıktı? Biz milletimizle olan muhabbetimizi derinleştirirken bu bozgunculuk merakı nedir? Bize yakışan, birlik olmaktır.

30 ARALIK – GÜL

Abdullah Gül twitter hesabından şöyle yazdı: “Bir süredir basın yayın organları ve sosyal medya üzerinden bazı milletvekilleri ve ilgili troller tarafından şahsıma karşı yapılan saygısızlık, hakaret ve ahlak sınırlarını aşan saldırıların son açıklamamdan sonra giderek arttığına dikkat çekiyorum. Düşünce ve ifade özgürlüğüne inanan birisi olarak, gerekli gördüğüm durumlarda görüşlerimi açıklamaya devam edeceğim”

30 ARALIK – ERDOĞAN:

Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı bir konuşmada “Dava arkadaşı değil miyiz? Nasıl olur da gidip Kemal’in kayığına binersiniz. Yazıklar olsun” dedi.

29 ARALIK – GÜL:  

Abdullah Gül Cuma namazı çıkışı İstanbul’da gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gül “İleride durumdan vazife çıkaracak bazıları hepimizi çok üzecek olaylara vesile verebilirler. O yüzden ufak bir düzeltmeyle bunun önüne geçilebilir diye düşündün. Nitekim birçok saygı duyduğumuz hukukçu da bu şekilde açıklamada bulundular. Bunu oraya buraya çekmenin, arkasında bir mesele aramanın hiçbir anlamı yok.

28 ARALIK – ERDOĞAN: 

Afrika gezisinden dönüşte uçakta gazetecilere konuşan Erdoğan: “Geçmiş cumhurbaşkanımızın da bir muğlaklıktan bahsetmiş olması üzücüdür. Neye dayanarak siz böyle bir muğlaklıktan bahsediyorsunuz? Hangi madde sizi bu muğlaklığa itebiliyor? Bu üzücü olmuştur”

25 ARALIK – GÜL:  

11’nci cumhurbaşkanı Abdullah Gül, hükümetin çıkardığı 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’deki ‘muğlaklığın’ hukuk devleti açısından ‘kaygı verici’ olduğunu söyledi. Gül Twitter hesabından, “15 Temmuz hain darbe teşebbüsüne karşı arkasına bakmadan sokağa çıkıp direnen kahraman vatandaşlarımızı koruma amacıyla çıkartıldığını düşündüğüm 696 sayılı KHK’nın yazımındaki hukuk diliyle bağdaşmayan muğlaklık, hukuk devleti anlayışı açısından kaygı vericidir. İlerde hepimizi üzecek olaylara ve gelişmelere fırsat vermemek için gözden geçirileceğini ümit ediyorum” yazdı. (HABER MERKEZİ)

Evrensel

Yorumlar