2015-12-20 00:00:00

DİK’in 2’nci Genel Kurulu’nda biraraya gelen inanç temsilcileri, konuşmaları boyunca inançların ve kültürlerin dayanışması ve birlikteliğine vurgu yaptı. Toplantıda konuşan, Sinemili Ocağı’ndan Ali Soysüren ‘Kim mezarlıkları bombalıyorsa Yezid odur’ dedi

İSTANBUL / DİHA – Demokratik İslam Kongresi’nin (DİK), İstanbul’da düzenlediği 2. Genel Kurul Toplantısı, dün 2’nci gününde, yine farklı inanç temsilcilerinden önemli isimlerin katılımı ile devam etti. Toplantının ilk bölümünde konuşan İslami Kurtuluş Teolojisi’nin önemli düşünürlerinden Güney Afrikalı Prof. Dr. Farid Esack, inançların ve kültürlerin dayanışması ve birlikteliğine vurgu yaptı. Konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştiren Esack, “Dünyadaki sorunlar Erdoğan ve partisinden daha büyük. Siz Allah’ı mezhebinize, ulusunuza indiremezsiniz. Allah’ı devletinizin ajanı olarak gösteremezsiniz” dedi. On binlerce asker ve polisin saldırısı altında direnişi sürdüren Kürdistan halkını selamlayan DTK Eş Sözcüsü Selma Irmak, salonda bulunan inanç temsilcilerine, “Kan kanla yıkanmaz, kan suyla yıkanır. Biz bu ateş için su olmak istiyoruz. Herkes bir damla su olsun ve bu ateşi söndürsün” sözleriyle seslendi.

Güney Kürdistan’ın tanınan din adamlarından Mele Nadir Ali, Kürt halkının egemen devletlerin zulmüne karşı direnişe geçtiklerini belirterek, “Allah katında yeri olmayan bu zulmü, kul katında da kabul etmeyeceklerini” vurguladı. HDP Milletvekili Hüda Kaya, Cizîr’de (Cizre) katledilen Hediye Şen için Erdoğan ve hükümete, “Kabataş’ta türbanlı bacıma vurdular, diyenler, bu kimin bacısı ey yalancılar?” sözleriyle yüklendi. DİK Rojava Temsilcisi Mele Muhammed Xerzi, Kürdistan’da yürütülen savaşın Kur’anı Kerim’de yeri olmadığını belirterek, inanç temsilcilerine mazlum halklarla dayanışma çağrısında bulundu. DİK Avrupa Delegasyonu Mele Muhiyeddin Kurtay ise konuşmasında islamiyetin barış dini olduğunu dile getirdi.

‘Peygamberimiz hakemdi’

İlahiyatçı yazar İhsan Eliaçık, Hz. Muhammed dönemi İslamiyet’e atıfta bulunarak, “AKP’nin anladığı gibi iktidardan inme, tepeci bir anlayış yoktu. Hz. Muhammed, aşiret konfederalizmine dayalı, Medine’yi ortaklaşa savunma esasına dayalı yerinden yönetim modeli kurdu” dedi. Eliaçık’ın ardından Türkiye ve Kürdistan illerinden gelen inanç temsilcileri konuştu. Türkiye Protestanlar Derneği Ahmet Güvener, bütün inanç ve kimliklerin Allah katında eşit ve kutsal olduğunu ancak her konuşmasında, “vatandaş” vurgusu yapan Erdoğan’ın Ermeni ve Süryani halklarını saymadığını söyledi.

5 kurşun yedim yüreğime

5 çocuğu PKK’de şehit düşen Barış Annesi Sakine Arat, “5 genç çocuğumu kaybettim. 5 kurşun yedim yüreğime. Bu devleti idare edenler, bir tane çocuklarını kaybetselerdi evlat acısını anlayacaklardı ve bu sorunu çözeceklerdi. Diyorlar ki biz teröristleri öldürdük. Terör kimdir, terörist kimdir? Terör de terörist de Türkiye’yi yönetenlerdir” dedi. Gelinen süreçte İslam dünyasının ciddi düşünsel sorunlar yaşadığı üzerinde duran MAZLUM-DER eski Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu da DAİŞ gibi çeteci unsurların, İslam dünyasında yaşanan sapmadan kaynaklı ortaya çıktıklarını söyledi. İslami yazar Fahrettin Şeker de İslam düşünürlerinin, zulüm karşısında Allah’ın kendilerine yüklediği misyonu koruyamadığı takdirde bölgecilik ve ırkçılığın gölgesinde kalacağını vurguladı.

Zulmedenin karşısındayız

Alevilerin en büyük düşmanının Yezid olduğunu ancak Yezid’in Alevisi, Sünnisi olmadığını belirten Sinemili Ocağı’ndan Ali Soysüren, “Kim mezarlıkları uçaklarla bombalıyorsa, kadınları köle pazarlarında satıyorsa Yezid odur” dedi. Êzidî Cemaati adına konuşan Ali Saçık inanç açısından en çok zulüm görenlerin Êzidîler olduğunu söyledi. Dünya Ehli-Beyt Vakfı temsilcisi Fermani Altun, “İslam dünyasının da İslam’ın da kurtuluşa ihtiyacı vardır” derken, Amed Eski Müftüsü Nimetullah Erdoğmuş ise, Kürt halkının bugüne kadar görülmemiş bir pervasızlıkla karşı karşıya olduğunu vurgulayarak, “Biz elbette ki zulmedenin karşısında, ezilenin yanında olacağız” dedi.

özgür gündem

Yorumlar