7 Mart 2023

ÖFG TV’den herkese merhaba. Her hafta haftanın önemli insan hakları konuları ve konukları ile sizlere sunduğumuz programımızın bugün 200.’sünü yapıyoruz, bizim için mutluluk. Bu mutluluğu yaşıyoruz, tam 200 haftadır sizlerle birlikte oluyoruz 5 yıldır ve bakalım çok önemli gündem oluşturduğumuz ÖFG TV programlarının ilkine nasıl başlamışız?

Gördüğünüz gibi Eylül 2018’de vekilliğe başladığımın 3. Ayında halkımıza daha hızlı rahat ulaşmak için sosyal medya imkanlarımızı kullanalım dedik, yoğun çalışma dönemi içindeydik hem o dönemde Periscope ve Youtube yayını ile çalışma başlatalım istedik ve her hafta Salı günü saat 21.00’ı seçtik ve 200 haftadır da değiştirmedik ilkemiz oldu. İlk hafta yasama faaliyetleri KHK’ların yaşadığı sorunlar, cezaevi ihlalleri OHAL komisyonu hukuksuzluklarına değinmişiz ve bismillah deyip başlamışız. Önemli bir süreç oldu bizim için birçok konuyu gündem ettik yoğun insan hakları ihlalleri hasta mahpuslar cezaevi ihlalleri yaşanan hukuksuzluklar cezaevi durumu, adil olmayan yargılamalar, iş güvenliği ile ilgili hususlar, çok önemli gözaltındaki kötü muamele ve işkenceler önemli davaların mahkeme önceleri tüm bunlar bizim önemli gündemimiz oldu, baskı aracı olduk. Başlarda ben programı yapıyordum önemli konuları sıralıyordum ardından konuk da almaya başladık ve diğer programlara bakalım.

200 program yaptık. Bir bölümümüzde Merve Demirel isimli kadın göstericiye cinsel tacizde bulunulması ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundum. Kimi zaman masada, odada, bazı programlarda yaptık ama bizim için duygusal boyutu yüksek bir program oldu. İlk aylarımızda saat 21.00’da canlı yayın olarak yapıyordum, gündemi değerlendiriyordum. Daha sonra konuklar almaya başlamıştık.

Önemli gündemler olmaya başlamıştı. Askeri Okul Öğrenci Mağdurlarından Taha Furkan Çetinkaya’nın Annesi Melek Çetinkaya İle Konuştuk! Çok önemli bir programımızdı. Daha sonra cezaevinden çıkan, önemli bir direniş ile Melek Çetinkaya’nın yoğun bir şekilde gündeme getirmesi ile cezaevinden çıkan Furkan Çetinkaya ve diğer askeri öğrencilerin durumunu Melek Çetinkaya ile konuşmuştuk, önemli bir direniş sergilemişti. Her adalet nöbetine katılmıştı, canla başla gayret eden Ankara sokaklarında her yerde gayret eden bir anneydi. Anne olarak bu hukuksuzluğa zalimliğe yüreği razı gelmiyordu ve itiraz ediyordu. Unutamadığım programlardan bir tanesiydi, gözyaşları içinde anlatmıştı Melek hanım programı. Dikkatle dinlemiştik ve gündem oluşturmaya çalışmıştık Allah’a şükür daha sonra Taha Furkan Çetinkaya çıktı ve bizi ziyaret etti. Zulmen tutukluydu ve büyük bir haksızlığa uğramıştı. Bizi ziyaret etmişti. Melek Çetinkaya oğlu Furkan Çetinkaya’yı gündem etmişti sonra bizi Meclis’te ziyaret etmişti. Daha sonra Sn. Kılıçdaroğlu’nu da ziyaret etmişti.

21 Mayıs 2019’da Kayıplar Haftasında Kaçırılan Mustafa Yılmaz’ın eşi Sümeyye Yılmaz, Kayıp Yasin Ugan’ın kardeşi Mikail Ugan, Kayıp Salim Zeybek’in eşi Fatma Betül Zeybek Durumlarını Aileleriyle Konuştuk. Önemli bir programımızdı kaçırılanlar, kaybedilenler faili meçhuller yıllardır insan hakları savunucularının gündemindeydi, mağdurlar kaçırılan kişilerin fotoğrafları ile programımızdaydı ve canlı olarak katılmışlardı. Onların hepsi daha sonra bulundu, kaçırılmışlardı aileler haklıydı, kimisi cezaevinde kimisi dışarıda bir şekilde ama çok açık belli ki; kaçırılmışlardı ve aileler bize başvurmuşlardı. Biz kim olursa olsun zalime karşı ve kim olursa olsun mazlumdan yana ilkesiyle hareket ederek bu kaçırılmaları gündeme getirdik ve gündeme getirmeye devam ediyoruz. 3.5 yıldır bulunamayan Yusuf Bilge Tunç’un durumunu sürekli yoğun bir şekilde gündem ediyoruz. Ayhan Oran, Sunay Elmas gibi kaçırıldıktan sonra haber alınamayan muhtemelen öldürülen kişilerin durumunu da sürekli gündem ettik ne kadar önemli olduğunun altını çizelim.

7 Ocak 2020’de Kayıp  Yusuf Bilge Tunç, Ahmet Burhan Ataç ve diğer hak ihlallerini değerlendirdim. Önemli bir programdı. Bizim için unutamayacağımız bir isim Yusuf Bilge Tunç babası, eşi yakınları ile konuştuk ve çok açık net biliyoruz zorla kaçırıldı ve kaybedildi. 3.5 yıldır haber alınamıyor, Ahmet Burhan Ataç hasta bir çocuktu ve biz onu da konuk etmiştik programımıza annesi Zekiye Ataç ile birlikte ve gündem etmiştik. Harun Reha Ataç’ın oğluydu Ahmet Burhan Ataç ve bizim gündem etmemiz sonrasında Ahmet Burhan Ataç’ı tüm Türkiye tanımıştı “Baba baba” diyen çocuktu o. Duygulanmamak mümkün değil, bizim için çok önemli ÖFG TV’nin en kritik anlarından olan bir görüntüydü. Ahmet Burhan Ataç bizim yüreğimizi yakan çocuklardan birisiydi. Ben o anı hiç unutamam Ahmet Burhan’a dokunduğunuz anda ağlayan “Baba” diyen çocuğun o hali yıllar boyu benim için unutulacak bir an değildi çok anlattım bu anı ne kadar büyük bir acı yaşandığını hasret yaşandığını biz ÖFG TV’de gündem etmiştik ve bu dram daha sonra tüm Türkiye ve dünya kamuoyunda yankı yapmıştı.

4 Şubat 2020 Melek Çetinkaya Ve Nazan Bozkurt İle Gündemi Değerlendirdim. Nazan Bozkurt bugün de bizi ziyaret etti, önemli bir mücadele veren bir kadındır kendisi Melek Çetinkaya ile birlikte Yüksel Caddesi’nde çok gösterilere katıldı, çok mücadele etti, çok mücadeleyi seven, mücadele eden vicdanlı yürekli cesur kahraman bir kadındır. Melek Hanım da öyledir. 2 farklı dünyanın insanıydı, birisi sol camiadan, birisi sağ camiadan ama ikisi de son derece vicdanlı hakikat peşinde koşan iki insanı bir araya getirmişti bu duygular. Birinin oğlu hapisteydi takip ediyordu diğeri zulmen khk ile işinden atılmış değerli bir insandı ve mücadelesini bize anlatmıştı ve sol maksiller kemiği kırılmıştı ve ardından bütün bunları gündeme getirdikten sonra biz yoğun bir şekilde bunları hem basın toplantıları hem ÖFG TV’de gündeme getirdikten sonra Nazan Bozkurt AYM’de hak ihlali kararı aldı. Nazan Bozkurt’u polis bu hale sokmuştu daha sonra bu soruşturmanın üstünü kapatmaya çalışmıştı fakat sonrasında AYM bu soruşturmanın üstünün kapatılmaya çalışıldığı, eksik soruşturma olduğunu söyleyerek hak ihlali kararı vermişti Nazan Bozkurt’a bu da önemli bir delili.

11  Şubat 2020’de Çocuklar Ölmesin, Analar Ağlamasın Diyen Ayşe Çelik Öğretmenle Gündemi Değerlendirdik! Ayşe Çelik benim için çok değerli bir insandır, çok vicdanlı yürekli, kahraman bir insandır ve tüm vicdanı ile “Çocuklar ölmesin analar ağlamasın” diyen o zor günlerde bunu demeyi başaran ve sonrasında bu lafının arkasında duran çok hakkaniyetli bir insandı ve aynı zamanda bebeği ile beraber cezaevinde kalmıştı, o büyük zorlukları çekmişti ve bebeği ile cezaevinde kalanlar, hasta mahpuslar onun hiç unutamayacağı hallerden birisiydi ve sonrasında da kendisinin mağduriyeti bitse de sonrasında tüm vicdanı ile bebekli anneler hasta mahpuslar çocuklu annelerin durumunu hep gündem etmişti kendisine teşekkür ediyoruz.

8 Eylül 2020 KHK’lı Cemal Yıldırım, yine KHK’lı Muhammed Semih Karaoğlu ve KHK’lı olmasa da bir hak savunucusu olan Resul Kalyoncu konuğumuzdu. Onlar o gün İstanbul’dan Ankara’ya bir yürüyüş yapıyorlardı ve KHK zulmünü tüm dünyaya duyurmak için bu yürüyüşü yapıyorlardı, KHK’lı olmasa da Resul Kalyoncu onlara katılmıştı biz de İstanbul’da yolculadıktan sonra İzmit’te karşıladık, Ankara’da karşılamaya çalışmıştık. 3 kafadar canla başla yola çıkmışlardı 3 samimi insan büyük zorluklara karşı önemli hak ihlalini duyurmak için yollara düşmüşlerdi. Ellerine emeklerine sağlık.  Mağduriyetler bitmedi ama mücadeleleri ile bir iz bıraktılar.

9 Mart 2021 Nursena Küçüközyiğit programa konuk oldu. Babası Hüseyin Galip Küçüközyiğit kaçırılmıştı, kaçırılma vakaları bizim için çok önemliydi ve ben ve Sezgin Tanrıkulu dışında çok fazla kişinin gündem etmediği olaylardı bunlar ve bu olaylar devam ettikçe bunları yoğun bir şekilde gündem ettik, kimsenin kimliğine bakmadık 1990’daki faili meçhuller beyaz Toroslar neyse şimdi de siyah transporterlar oydu Nursena Küçüközyiğit babasını arıyordu babası bri mahzende işkenceye uğruyordu. 9 Ay sonra babasını cezaevinde bulmuştu. Türkiye’deki hukuksuzluğun korkunç boyutları bunlar.

11 Mart 2021 Şenyaşar ailesi konuğumuzdu. Unutamayacağımız ve defalarca konuk ettiğimiz bir aile Urfa’lı Şenyaşar ailesi. Emine Şenyaşar annemiz değerli bir adalet nöbeti tutan ve devam eden eşinin çocuklarının uğradığı zulme karşı isyan eden çok değerli bir anneydi. Biz onu hiçbir zaman yalnız bırakmadık, defalarca programımıza aldık, konuk ettik, çok kimsenin duymadığı zamanlarda onlar programlarımızın konuğuydu ve seslerini tüm kamuoyuna duyurmaya çalıştık. Onlar yazın sıcağında kışın soğuğunda canla başla adalet adalet diye haykıran insanlardı. Emine Şenyaşar anneye buradan selamlar. Ellerinden öpüyorum o gözü yaşlı annemizin.

Bu arada bizim açımızdan o sırada önemli maceralar geçiyordu. Hakkımızda uyduruk bir ceza vardı ve vekilliğimiz düşürülmeye çalışılıyordu ve her türlü uyduruk yargı kararları, meclis kararları, AYM’yi beklemeyen kararlar Mustafa Şentop’un alalacele Meclis’ten düşürmek için Bahçeli’den aldığı emirler sonrasında programımıza 100 gün kadar ara verdik. 96 gün cezaevinde kalmıştım ve son ana kadar ÖFG TV programımızı yapmıştık. Cezaevine girmeden birkaç gün önce de programımızı yapmıştık ve cezaevine girdik ardından ben cezaevine girdiğimde oğlum benden bayrağı devraldı ve ÖFG TV programını yaptı ve cezaevinden çıkar çıkmaz ilk işim oğlumla program yapmak oldu. Cezaevinde bıraktığım sakalımla oğlumla bir program yapıyoruz ve durumu tahlil ediyoruz, neler yaşandığını anlattık. Direnişimizin önemini anlattık. Direndik, haklıyız, güçlüyüz, kazanacağız dedik, direne direne kazanacağız dedik ve kazandık, cezaevinden çıktıktan sonra oğlumla yaptığım program unutamayacağım programlardan birisi.

ÖFG TV 116. Bölüm 3 Ağustos 2021  Av. Abdurrahman Karabulut ile Konya Katliamı davasını konuştuk. Önemli bir davaydı, aylarca takip ettik duruşmalarına gittik, Abdurrahman beyi konuk aldık konuştuk, kamuoyuna yansıttık, mahkemeye gittik ve Abdurrahman Karabulut’u hem kendi bürosunda hem uzaktan bağlantı ile yayınladık. Çok vahim bir nefret cinayetiydi.

Unutamayacağımız vakalardan birisi Ayşe Özdoğan Ve Av.  Reyhan Yalçındağ Baydemir ile hasta mahpusları konuştuk. Ayşe Özdoğan ağız içi kanser hastası nadir rastlanan ve kötü tabiatlı bir kanser hastalığı sonucunda ağır ameliyatlar geçirmiş, yaşamı işkenceye dönmüş bir hanımdı. Oldukça ağır ameliyatlar geçirmişti hayat konforu son derece düşmüştü büyük bir çile çekiyordu ve cezaevine girmek üzereydi daha sonra cezaevine girdi büyük baskılar uyguladık ve daha sonra cezaevinden çıktı. Hem ben hem Salih Gergerlioğlu oğlum programına konuk ettik. Biz onun dramını kamuoyuna yansıttık ve büyük yankısı oldu en sonunda aldığı rapor ile infaz erteleme ile cezaevinden çıktı ve çok büyük mutluluk oldu. Hasta mahpus Alzheimer hastası Aysel Tuğluk’un durumunu çok iyi takip ediyordum durumunu Av. Reyhan Yalçındağ Baydemir ile konuştuk, yıllarca hassasiyetle durumunu takip etti, gündem ettik, cezaevi önüne gittik açıklama yaptık hakkımızda soruşturmalar açıldı, ÖFG TV programımızda konuk ettik, defalarca en sonunda Sn. Aysel Tuğluk cezaevinden çıktı Allah’a şükürler olsun.

13 Eylül 2021’de unutamadığımız bir kişi Ayten Öztürk 6 ay boyunca kaçırılıp işkence edildi ve konuk aldık. Onun durumunu yoğun şekilde gündem ettik Ayten Öztürk kaçırılmıştı 6 ay boyunca işkence görmüştü ve ev hapsindeydi ilk cezaevinden çıktığı zaman ev hapsinde görüştük ardından sürekli görüştük. Ayten Öztürk’ün durumunu yoğun şekilde gündem ettik halen ev hapsinde ve ağır hak ihlallerine uğruyor. Sürekli elektronik kelepçe uygulamaları ile taciz ediliyor, usule hukuka aykırı şekilde taciz ediliyor Ayten Öztürk uğradığı korkunç işkenceleri vücudunda 898 yara izi bırakan işkenceleri gündem ettik bu işkenceleri kamuoyuna duyurduk. Bunları insan hakları adına kesinlikle kabul etmedik. Can Candan hocamız Boğaziçi Üniversitesi’nden ihraç edilmişti yargı süreci vardı en sonunda Can Candan hoca üniversitesine geri döndü tebrik ediyoruz. Mutlu sonla neticelenen vakalarından birisiydi ÖFG TV’nin. Önemli başarılar elde ettik. Yoğun bir şekilde hak ihlalinin olduğunu duyurduk.

7 Aralık 2021 HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan ile bütçe görüşmeleri vardı 2 yıl önce bütçede halkın durumu nedir diye konuştuk. Garo Paylan bütçe durumunu anlatmıştı. Beyaz Eşya Esnafı İbrahim Ergin, Çiftçi Tır şöförü KHK’lı imam tırından bağlanmıştı Mehmet Tombak, Ömer Bilal Karakaya ve Fırıncı Cengiz Taşkaya ile görüştük onlar esnafın halini anlatmıştı Garo vekilimiz ekonomiyi iyi bilen Bütçe Komisyon Başkanımız bu konulara vakıf ve tüm esnafın durumunu ayrıntılı bir şekilde anlatmıştı. Neler yaşandığını ve ayrılan bütçe güvenliğe faize milli eğitime sağlığa yandaşa ayrılan boyutları ile bütçenin genel durumunu anlatmıştı. Esnaflar kendi yaşadıklarını anlattılar.

1 Şubat 2022 12 yaşında eve ekmek almak için çıkıp zırhlı araçtan çıkan kurşun ile hayatını kaybeden Helin Hasret Şen’in ailesi ile Avukatı Abdullah Zeytun ve Kobani Kumpas Davasında Tutuklu Alp Altınörs’ün avukatı Av. Kazım Bayraktar konuk olmuştu. Bu programı Diyarbakır’dan yapmıştım, Helin Hasret Şen’in davasına katılmıştım bizim için çok önemli vakaydı. Unutamayacağım bir vakaydı Helin Hasret Şen’in öldürüldüğü zaman onun kurumamış kanı ve parçalanarak yere düşmüş kemik parçalarının başında Helin Hasret Şen’i unutmayacağımı söylemiştim ve Diyarbakır İHD salonunda Helin Hasret Şen’in annesi babası ve kardeşleri ile program yapmıştık. Onlarla bu programı yaptığım için mutluyum, önemliydi. Abdullah Zeytun da bu dava ile ilgili son gelişmeleri anlatmıştı anne Nazmiye Şen ile birlikte. Tutuklu Alp Altınörs’ün avukatı Av. Kazım Bayraktar’da programımızdaydı, Alp bey Kobani Kumpas davasının mazlumlarından birisi.

15.       Öfg Tv’nin 149. Bölümüne -1 Mart 2022 Hendek Havai Fişek Fabrikasındaki Patlamada Adalet Arayan Ailelerin Avukatı Can Atalay Ve Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Cezaevinde Açlık Grevinde Olan Mahpusların Yakınları Konuk Oldu. Şu anda Can Atalay maalesef cezaevinde buradan selam. Doğal afetler denilen aslında patronların, müteahhitlerin kendi hataları olan facialar sonucunda insanlar ölmüştü ve fedakar avukatlar buradaki kötü fiilleri yanlışları ortaya çıkartmak için önemli bir gayret içine girmişti. Onlardan birisi Can Atalay programımıza konuk olmuştu. F Tipi Cezaevinde açlık grevinde olan mahpusların yakınları ile de görüşmüştük bu programda. Tekirdağ 2 No’Lu F Tipi Cezaevindeki mahpusların yakınları da çok vahim hak ihlallerini gündeme getirmişlerdi. Anneler, eşler, kardeşler programımıza konuk olmuştu. ÖFG TV; halk demektir, halkın her kesimi demektir, Türkiye’nin dört bir tarafı demektir, hiçbir kimlik ayrımı yapmamak demektir, hiçbir hak ihlali ayrımı yapmamak demektir. Yoğun gayret sarf ettik ve duygulandırıcı programlar bunlar. 200 programı yapmayı başardık Allah’a şükürler olsun çok önemli filleri ifa ettik.

Zırhlı Araç, Mayın Ve Çatışma-Savaş Atığı Kaynaklı Çocuk Hakkı İhlallerini Av. Ömer Sansarkan İle ÖFG Tv’de Konuştuk. Birçok çocuğumuz bölgede sık dolaşan ve çocukların koştuğu alanlarda olmaması gereken zırhlı araçların çarpması sonucu çocukların ölümlerini gündem ettik, soru önergeleri verdik ve bu hak ihlalleri ile ilgili hukuki süreci yürüten avukatlar ile bu çocuklarımızın aile yakınları ile görüştük bunları gündem ettik. Çocukların olduğu yerde zırhlı araçlar olmasın! Biz sorunlarımızı kan ile silah ile gözyaşı ile çatışma ile çözmeyelim ve artık hak ihlalleri bitsin. Barış gelsin çünkü çocukların ölümüne artık tahammül edemiyoruz.

Polis tarafından engellenen Fuat Zengin ÖFG TV’ye konuşmuştu. Basın açıklaması olmuştu askeri öğrenciler kursiyer teğmenler açıklama yapmak istemişlerdi oradaki aileler benimle konuşurken engellenmişlerdi Fuat Zengin bey: “Elini öpeyim hocam. Sen teröristsen ben de teröristim.” Gibi ironi yaparak kendilerini terörist ilan edenleri kınamıştı ve polis tarafından uzaklaştırılıp götürülmüştü. Polisin milletvekili ile konuşmak isteyen vatandaşı alıp götürmesi çok konuşulmuştu ve daha sonra Fuat Zengin’i de programımıza konuk etmiştik. Daha sonra bu hadise ile ilgili Babala TV’de de konu gündem olmuştu. Ülke öyle bir polis devleti haline gelmiş ki derdini bir milletvekiline anlatmak isteyen vatandaş Fuat Zengin’i polis götürmüştü ve bu konu konuşulmuştu.

17 Mayıs 2022 Askeri öğrenci yakını Murat Çakır’ın annesi Sevinç Çakır ve Mustafa Enis Durak’ın yakını Nur Durak ile konuştuk. Kendileri ile uzaktan bağlanmıştık, hala Sevinç Çakır’ın oğlu Murat Çakır cezaevinde ve annesi çok üzgün hak talebi için canla başla koşturuyor fakat Mustafa Enis Durak çıktı bu güzel haber, Nur Durak ile konuşmuştuk.

ÖFG TV 163. BÖLÜM 14 Haziran 2022’de Enes Özkan ile enflasyonu ve Mülteci nefreti nedeniyle atık depoları yakılan, yağma, talan edilen atık işçilerinden Ekrem Yaşar ve Sait Akıncı ile görüştük. Bir mülteci nefreti pompalanıyordu, Ümit Özdağ yalan uydurmuştu ve bu yalandan dolayı insanlar gidip mülteci diye atık deposunu yağmalamıştı gariban işçilerin işyerleri yağmalanmış talan edilmişti bir çocuğun ölümü gündem edilerek ve çarptırılarak gidip Suriye’li olmayan, Suriye’li olsa bile böyle bir durum kabul edilemez. Daha sonra Enes Özkan ile enflasyonun çok önemli bir patlama yaptığı zamanda Enes Özkan Türkiye’de ekonomiyi çok iyi bilen isimlerden birisi, iyi takip ediyor. Kendisini programımıza konuk alarak görüşlerimizi dinlemiştik, insanların cebindeki para bir anda pul oluyordu ve havaya uçuyordu.

Bir başka programda Mersin Milletvekilimiz Sayın Rıdvan Turan ile konuştuk 21 Haziran 2022’de partimizin tarım politikasını konuşmuştuk. Bize Türkiye’de çok önemsediğimiz tarım meselesini anlatmıştı. Cezaevi ihlalleri ile ilgili Ağrı Milletvekilimiz Sn. Dilan Dirayet Taşdemir konuştuk. Sn. Taşdemir Ağrı cezaevindeki hak ihlallerini anlatmıştı.

28 Haziran 2022’de Er Yasin AKGÜL’ün annesi Sayın Fadime AKGÜL ile çocuğunun durumunu ve Onur Yürüyüşündeki polis baskısı, zulmü, darbı, hak ihlali hakkında KAOS GL yetkilisi Yıldız Tar ile konuştuk. Melek Çetinkaya askeri öğrenci annesini ve linç konusunda Tanıl Bora ile görüştük. Tanıl Bora nefret ve ayrımcılık, ırkçılık konusunda birçok eser neşretmiş çok değerli bir insan hakları savunucusu, onunla bu konuları görüştük. KAOS GL yetkilisi Yıldız Tar ile görüşmüştük ve LGBTİ+ bireylerin uğradığı mağduriyetler yoğun bir şekilde gündem edilmişti. Er Yasin Akgül yoğun gündem etmemizle sonunda özgürlüğüne kavuştu. Er Yasin Akgül kurtuldu. Melek Çetinkaya bir askeri öğrenci annesi olarak anne olan Emine Şenyaşar ile beraber yüreği yanıyor.

4 Ağustos 2022 ölüm orucundaki Gökhan Yıldırım’ın kardeşi Erkan Yıldırım ve Ölüm orucundaki Sibel Balaç’ın annesi Nuray Balaç ile görüştük. Bizim için unutulmaz isimlerdi çünkü her hafta basın toplantılarımızda yoğun gündem ettik, Sibel Balaç’ın annesi Nuray Balaç’ı defalarca programlarımızda konuk ettik. Gökhan Yıldırım’ı tekrar cezaevine aldılar, birçok haksızlık ettiler ve buna itiraz eden birçok kişi de talepleri kabul edilsin çağrıları yaptı. Sibel Balaç’ın annesi Nuray Balaç da bizim için unutulmaz görüntülerden birisiydi. Gözyaşları içinde bize sıkıntılarını anlatmıştı. Tüm anneler gibi yavrusu için çırpınan bir anneydi.

16 Ağustos 2022 Ankara Bala İlçesi Kesikköprü civarında mevsimlik tarım işçisi kardeşlerimizi ziyaret ettik. Seher Kurt kardeşimizi görmüştük, birçok mevsimlik tarım işçisi vardı ve Seher Kurt da onlardan birisiydi. Seher Kurt bizim unutamayacağımız vakalardan birisiydi. Güneşin altında çalışan işçilerden birisi olarak kendini düzgün ifade eden biri olarak dikkatimizi çekmişti. İflas eden bir ailenin çocuğu olarak isyan etmişti durumuna. Biz Seher’i gündem ettik Urfa Milli Eğitim Müdürü ile konuştuk, ailesi ve Seher ile konuştuk, Seher şu an okula gidiyor. Seher okumak isteyen biriydi ve okuması için milli eğitim müdürlüğü ile konuştuk ve bundan dolayı mutluluk duyuyoruz. ÖFG TV’nin önemli işlerinden birisiydi.

5 Eylül 2022 ÇHD Avukatlarından Av. Oğuzhan Topalkara ile ÇHD Duruşmasını ve başta Av. Selçuk Kozağaçlı olmak üzere kendisinin ve arkadaşlarının haksız tutuklulukları konuştuk ve Baskın Oran hoca ile 6-7 Eylül olaylarını konuştuk. Baskın Oran hoca bu konuların üstadı, bize bunu ayrıntılı bir şekilde anlatmıştı. Korkunç bir linç olayı ve unutamayacağımız bir olay ve Baskın hocamız da benim çok değer verdiğim takdir ettiğim bir hocamızdır. ÇHD avukatı Oğuzhan Topalkara Selçuk Kozağaçlı ve arkadaşlarını gündem etti. Baskın Oran hoca çok değerli bir akademisyendir. Benim de en zor günlerimde, iyi günlerimde her zaman yanımda olan çok değerli bir insandır.

11 Ekim 2022 Sansür yasası ile ilgili Etkin Haber Ajansı’ndan Gazeteci Elif Bayburt ve Kocaeli Ses Gazetesi Sahibi Merhum Güngör Arslan’ın öldürülmesi olayı ile ilgili dosya avukatı Cahit Çiftçi ile dosyanın akıbetini görüştük! Türkiye’de birtakım kirli ilişkiler dönüyor, belediyeler patronlar arasında ve sonucunda bu olayları gündem edip haberleştirilenler öldürülüyor onlardan birisi Ses Kocaeli Sahibi Güngör Arslan’dı ve Güngör Arslan’ın öldürülmesi 19 Şubat 2022’de olmuştu ve kendisini de tanıyan biri olarak bunu kabul etmemiştim ve konuyu yoğun bir şekilde gündem etmiştik. Cahit Çiftçi konuğumuz olmuştu ve takip etmiştim. Yerel mahkeme sonucu davanın üstü örtülmeye çalışılıyor ama temyizde bakalım nasıl çıkacak? Umarım adalet tecelli eder diyoruz. Cahit bey bu konuda önemli bir gayret sarf etti. Sansür yasası ile ilgili Etkin Haber Ajansı’ndan Gazeteci Elif Bayburt, gazeteci arkadaşlarımız çok haber yapar onları da sık sık programımıza konuk ettik. Gazeteciler bazen hak ihlalleri haberleri yapıyorlar bazen de hak ihlallerinin öznesi oluyorlar. Mezopotamya Ajansı’nın birçok muhabiri cezaevinde. 16 gazeteci arkadaş sonrasında 9 kadın muhabir arkadaşımız cezaevine girdi kabul edilemez bir hal! Hak ihlallerini haber yapanları da hak ihlaline uğratan bir sistem ile karşı karşıyayız. Defalarca gazeteci arkadaşlarımızı konuk ettik ve medya özgürlüğünün demokrasilerde önemli olduğunu söylüyoruz.

Filiz Kerestecioğlu, Garo Paylan, Rıdvan Turan ve diğer birçok vekilimizi programımıza almıştık birisi de Şırnak Milletvekilimiz Hasan Özgüneş’ti kendisine yöneltilen polis tehditi ve partimiz üzerindeki baskıları konuştuk. Bir mermi çekirdeği atılmıştı üstüne ve Zemo Ağgöz Yiğitsoy ile  gözaltında serbest bırakıldıktan sonra sırf gazetecilik faaliyeti nedeniyle haksız gözaltıları konuştuk. Programımıza konuk ederek yaşadıklarını anlatmasını istedik.

Yusuf Kerim Sayın ilk duyduğum andan itibaren isyan ettiğim bir hadiseydi. Annesi ceza almıştı ve onaylanmak üzereydi bu arada çocuk ağır kötü bir hastalık ewing sarkom hastalığına tutulmuştu ve tam hastalık teşhis edilip hastaneye yatırıldığı anda annenin cezası onanmıştı büyük bir üzüntü ile anne babanın çocuklarını hastaneye yatırdıktan sonra cezanın onanma haberini duymaları korkunçtu ve annenin infaz erteleme talebinin reddedilmesi aileyi çok büyük bir üzüntüye düşürdü. Baba: “Bunu da yapamazlar.” Diye düşünmüştü ama yapmışlardı. Biz 21 Aralık’ta duyduktan sonra yoğun gündem ettik, Yusuf Kerim Sayın’ı daha sonra basın toplantısında gündem ettikten sonra tüm Türkiye, dünya kamuoyunun gündemine sokacağım diye düşünmüştüm çünkü yüreğimiz vicdanımız kaldırmıyordu ve annesi cezaevine girdikten sonra “Anne” diye ağlayan çocuğu hastane odasında ÖFG TV’deydi, unutamayacağımız programda Yusuf Kerim Sayın hasta haliyle ve ağır kemoterapi alırken saçları dökülmüş anne diye ağlayan ama “Annemi çok özledim” diyen bu çocuğun görüntüsünü unutamadık ve gündem ettik karşılık buldu ve şu anda bu konu kamuoyu gündeminde ama Yusuf Kerim Sayın hala hastanede annesi hala cezaevinde hala infaz erteleme alabilmiş değil biz bununla ilgili yasa teklifi sunduk ama yasa teklifi ile ilgili gelişme yok yürek parçalayan görüntüler annesini duyduğu zaman ağlayan çocuklar, babasını duyduğu zaman ağlayan Ahmet Burhan Ataç’lar ÖFG TV’nin gündem etmekle onur duyduğu konulardır. Çocuklar bizim için kırmızı çizgi. Biz onların halini unutamıyoruz kabullenmiyoruz ve Yusuf Kerim Sayın’ın bir an evvel annesinin özgürlüğe kavuşması için taleplerimizi gündem ediyoruz. Yusuf Kerim Sayın annesine kavuşsun diyoruz. Ağza bir parmak bal çalarak bu çocuğu, babasını, kamuoyunu kandırmayın “Annemi çok özledim” diyen Yusuf Kerim Sayın’ın annesi Gülten Sayın gelsin Zulümat Bakanı Bekir Bozdağ’a hatırlatıyorum. Bu programımızda Emir Karakum ile ilgili gündem olmuştu, yoğun hak ihlallerine uğramıştı. Kendisi cezaevindeyken çok gündem ettik, cezaevinden çıktıktan sonra da programımıza konuk oldu. Onu ve birçok kişiyi cezaevinde gündem ettiğimiz için bu program vasıtasıyla zulümler azaldı. Hak ihlalleri azaldı ve cezaevinde ÖFG TV’nin yankıları yankılandı. Bu konuda soru önergeleri verilmiş diyen cezaevi idarelerinin tedirginlikleri zulümlerinin azalmasına yol açtı. Emir Karakum da onlardan biriydi, yoğun bir şekilde burada kötü muamele şiddeti gündeme etmiştik.

Avukat Özge Elif Hendekçi ve TAYAD’lı aileler 17 Ocak 2023’te konuğumuz olmuştu cezaevinde yaşanan zorluklar adil olmayan yargılamalar, çocuğuna para yatırdığı için tutuklanan anneler gündem olmuştu ve Avukat Özge Elif Hendekçi kendisini evinde de görmüştüm, programıma da konuk kalmıştım bir anne mahpus olarak yanında çocuğu ile beraber yaşadığı zorlukları anlatmıştı, yürek yakan anıları bize anlatmıştı Özge Elif Hendekçi büyük bir üzüntüyle büyük bir sıkıntıyla bunu anlatmıştı ve işte o minnacık kız büyümüş annesi ile beraber yıllarca çile çekti cezaevinden çıkmış, annesinin yanına program sırasında gelmişti bize bir “Merhaba” demişti tabi bütün bu yaşadıklarından belki çok büyük ruhsal travmalar yaşamış birisi olarak annesinden ayrılamayan, ona yapışmış bir insandı ve biz de birçok programımızda olduğu gibi üzüntülerimizi gizlemekte zorlanmıştık zaten bizim programlarımız daha hem biz hem konuşanlar, katılanlar hem teknik masada arkadaşlarımız zaman zaman gözyaşlarını tutamadı, zor bitirdiğimiz programlar oldu ama bizim için önemli olan bu hak ihlallerinin bitmeseydi. Bu anne ve çocuğun uğradığı zulümleri haksızlıkları onlar cezaevindeyken gündem etmiştim birçok televizyon programında anlatmıştım daha sonra onları canlı olarak görmek, programımıza konuk etmek de bizim için önemli bir hususta onların mutluluklarını programımıza konuk etmekte bizim için önemliydi.

Bütün bunları yaşarken Türkiye büyük bir felaketi yaşamıştı biliyorsunuz. TAYAD’lı anneler babalar kardeşler ve cezaevindeki yakınlarının uğradıkları zulümler çocuklarına yatırdıkları paralardan dolayı yaşadıklarını anlatıyorlar, uğradıkları ağır haksızlıkları.

ÖFG TV programı her kesimden insanı konuk etti sağcıyı da solcuyu da Türkü’de Kürdü de dindarı da dinsizi de her kesimden insanı konuk etti, bizim eksenimizde insan vardı, vicdan vardı, hak ve hakikat vardı o yüzden biz böyle bir eksende yürüdük ve yürümeyi de önemli buluyoruz. Belki burada gündeme getiremediğimiz birçok hak ihlali vardı ve işte onlardan son 1 ayda yaşadığımız ve sürekli 1 aydaki programımıza konu ettiğimiz deprem felaketini gündeme getirmek istiyoruz. Depremin 2. günü Malatya’daydık Hani ilk günün şaşkınlığından sonra büyük bir felaket yaşandığını anlamıştık. Elbistan’dan bana gelen bir videoyu izlediğim anda olayın dehşeti felaketini yakinen anlamıştım. Elbistan’lı bir anne eşiyle de beraber Elbistan’dan kaçıyordu ve bize çocuklar için “Mama yok, bez yok.” diye haykırıyordu ve bunun üzerine ertesi gün arkadaşlarıma hadi hemen giysi malzemelerini alalım, yiyecek alalım, hemen yola çıkalım dedik ve Malatya’ya doğru hızla yola çıkmıştık. Depremin 2. günü Malatya’dayız arkadaşlarımızla birlikteyiz Malatya’da Akpınar Caddesi ve eski çarşının içini görüyorsunuz her taraf yıkılmış perişan bir halde Malatya. Bu enkazların altında insan aranıyordu. Kimisi bu enkazlara yaklaşarak “Sesimi duyan var mı?” diyordu şu gördüğünüz yerlerde bu enkazların altında sesini duyan var mı diyordu mutlaka buralardan cesetler çıktı ama kimse bir şey yapamıyordu koca koca betonlar insanlar büyük bir çaresizlik ve gözyaşları içinde bunu izliyordu. Bizde depremzedelerle konuştuk gerçekten yürek parçalayan tablolardı. Bakın şu görüntülerde Malatya Battal Gazi Akpınar Caddesi’nin girişinde hiçbir iş makinesi yok. Hani diyorlar ya “Malatya’da ilk gün ilk saatlerde asker sahadaydı.” Neredeymiş? Bakın Biz Malatya’daydık ikinci günü perişan insanlar ne asker var ne bir görevi var ne bir iş makinesi var enkazın üstüne çıkmış altındaki yakınlarını kürekle kazmayla arayan insanlar işte biz bunlara şahitlik etmiştik. Bunlar tarihi görüntüler hiç kimse inkar etmesin bu insanların gözlerinden yaş akmıyordu sadece yüreklerinden kan akıyordu gerçekten çok çok üzücüydü. Ne yapacağımızı bilemez haldeydik biz de hava çok soğuktu, Malatya çok soğuktu, su yoktu ve insanlara elimizden gelen yardımı yapmak için bir uğraş veriyorduk gerçekten çok vahim büyük bir felakete orada şahitlik ettik ve yıkılan çarşıyı görüyorsunuz, ağlayan insanlar, feryat eden, isyan eden insanlarımız ne yapacağını bilemez bir halde çaresizce bu koca beton blokları kaldırmaya çalışan kardeşlerimizdi ve daha sonra biz Malatya’da gece program yaptık, başka enkaz çalışmalarının başındaydık, gündüz enkaz çalışmalarının başındaydık terliği ile sokağa fırlamış annelerimizin yanındaydık, bir başka enkaz alanındaydık. Görüyorsunuz Bu enkaz diğer enkaz alanları, yollarda karlar var, Malatya çok soğuk, diğer deprem bölgeleri çok soğuk bu anlarda birçok başka ilde hiçbir enkazın başında olmayan, olamayan görevliler vardı AFAD vardı, çadır satan Kızılay ortalıklarda yoktu, sivil toplum kuruluşları vardı.

Biz HDP vekilleri olarak alana koşturmuştuk ve insanlarla konuşuyorduk büyük bir dram yaşanıyordu, yardımseverler İstanbul’dan koşturup gelen yardımseverlerle konuşuyorduk o bölgede Malatya’da Çavuşoğlu Mahallesi’ndeki bir kafeye sığınmış derme çatma bir şekilde buraya sığınmış insanlarımızla konuşuyorduk. Malatyalılar bize bilgi veriyordu ve biz de bunu kamuoyuna bu olayın dehşetini, felaketini yansıtmaya çalışıyorduk elimizden geldiği kadar yansıttık ve şu anda da depremi tüm boyutları ile kamuoyuna yansıtmak ve olması gerekenleri de duyurmaya elimizden geldiği kadarıyla.

Değerli arkadaşlar 200 haftayı böyle özetlemeye çalıştık. Kimi zaman meclisteydik kimi zaman sahadaydık kimi zaman online olarak programlardaydık kimi zaman felaket anlarında bir yerlerdeydik kimi zaman mahkeme salonlarının kenarlarındaydık ama her zaman mazlumlarla birlikte olmaya çalıştık. Hak ihlallerine gündem etmeye çalıştık, hak ihlallerine uğrayanları gün demek etmeye çalıştık, gözyaşlarını gündem etmeye çalıştık. ÖFG TV  çok önemli gündemleri kendisine gündem olarak belirledi canla başla yaptık bunu iki ayağımız bir pabuca girse de yaptık. Bu konuda biz istekliydik ama arkadaşlarımız bizden çok istekli olarak yaptık.Biz vekilliğimizden 3 ay sonra başladığımız bu programımıza ve arada da bir cezaevi kesintisi olmasına rağmen neredeyse kesintisiz bir şekilde devam ettiğimizi büyük bir mutlulukla gururla görüyoruz.

Burada sadece programı yapmak önemli değil tabii bu da çok önemli çünkü çok zor anlarda bu programları yapabilmek son derece önemli ama aynı zamanda bu programlar vasıtasıyla hak ihlallerini engellemek, mağdurların mazlumların hallerini gündem etmek çok önemliydi bizim için. Bugün 200. programımızı idrak ediyoruz çok şeyler yaptık Allah’a şükürler olsun Tüm arkadaşlarımızın ellerine emeklerine sağlık, teknik masada büyük bir emek var arka planda çok büyük bir gayret var. Kimi zaman bu yaptığımız çalışmaları ajanslara yansıttık haber oldu gündem oldu, Ankara Emniyeti’ndeki işkenceler çok önemli bir Türkiye ve dünya gündemi oldu. Dediğimiz gibi çocuklarımızın durumu annelerimizin durumu cezaevleri, cezaevindeki hak ihlalleri, gözaltı merkezlerindeki ihlaller, Adil olmayan yargılamalar çok önemli gündemler oldu Allah’a şükürler olsun bunları başardık. Kaçırılan insanlar, üstü kapatılmaya çalışılan olaylar, gözaltında ölümler. Bunlar bizim için çok çok önemli hadiselerde kim olduğunu bilmediğimiz yüzlerce binlerce kişiyle konuştuk bizim için onların kimliği önemli değil bizim için onların uğradığı hak ihlali önemliydi ve buraya onu yansıtmaya çalıştık. Sizlerin destekleriyle oldu bu, izlemelerinizle buraya destek verdiniz gündem ettiniz, paylaştınız sizlerin de ellerine sağlık değerli izleyenler tüm arkadaşlarımızın teknik ekibimizin Danışman arkadaşlarımızın Ellerine sağlık çünkü arka planda çok önemli bir ilgi, sevgi ve akabinde gelen zahmetli de olsa yoğun bir çalışma ve bunu zamanında ilkeli prensipli bir şekilde her hafta salı günü saat 21.00’da sizlere yansıtma vardı. Çok büyük bir oranda bunu başardık Allah’a şükürler olsun ve diyoruz ki nice 200. Yıllara, nice 300. Yıllara nice 400. yıllara diyoruz umarım bunu başarıyla yürütürüz. Keşke hangi ihlalleri ve hak ihlallerine uğrayan mağdurlar olmasa kimi bakın programımıza konuk aldığımız insanlar hayatlarını kaybettiler, çocuklar, anneler hayatlarını kaybettiler ama onların yükselttikleri sesler ÖFG TV’de halen duruyor. Bugün kimisini izledik gözlerimiz yaşardı kendimizi tutamadık kimisi de halen ölüm tehdidiyle karşı karşıya ölmek üzere olan çocuklar evladına kavuşamayan anneler var. Bizim için çok önemli anlar bunlar umarım ki bundan sonrasında da elimizden geldiğince başarılı olalım bütün bunları diyoruz ve bugün de programımızı burada bitiriyoruz.

200ç bölümümüzü burada bitiriyoruz ve hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum. Haftaya salı günü saat 21.00’da sizlerle birlikte olana kadar hepinize hayırlı akşamlar.

Yorumlar