5 Aralık 2021

Ocak Medya – Emrullah Bayrak

Ay’a çıkmaya hazırlanan bir ülkenin en büyük sorunu nedir diye sorarsanız hiç düşünmeden ekonomi değil adalet derim.

Hz. Ömer (r.a) “Adalet mülkün temelidir” demiştir.

Kimin başına adalet düşse hikmetine sual olunmaz ama feryat ediyor.

Adalet Bakanından toplumun en küçük ferdine kadar herkes ‘adalet’ deyip inliyor.

Yöneticilerimiz, ufak tefek pürüzler olsa da adaletin çok iyi işlediğinden sürekli dem vuruyorlar.

Gerçekten öyle mi?

Öyle olup olmadığını öğrenmek için gelin hep birlikte HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu‘nun sosyal medya hesabından yaptığı bazı paylaşımlara göz atalım!..

Türkiye’nin adalet karnesinin nasıl olduğunu görelim.

“4,5 yıldır Manisa T Tipi Cezaevinde tutuklu olan KHK’lı Türkçe öğretmeni Murat Turan’ın oğlu Ömer Faruk vefat etti. Kaç kez müracaat edildi, 1 kez bile babasının yoğun bakımda onu ziyaretine izin verilmedi!!!”

“Hak etmediğim bir cezanın mahkumiyetini yaşıyorum ve Yargıtay 2 yıldır bekleyen dosyamın incelenmemesi beni tüketiyor. İnfazımın bitmesine 2 ay kaldı ve halen açıklanmıyor. Yaşadığım aşağılanmaları yazsam sayfalar yetmez. Derya Kılıç, Gebze cezaevi”

“Cezaevi idaresi art niyetli, spor, sohbet, hakkımız Covid hafiflemesine rağmen verilmiyor. Ailelerimizden uzak cezaevlerindeki, nakil isteğimiz reddediliyor. Kantin fiyatları çok fahiş. Hüseyin Güçlü, Şakran Cezaevi”

“Adalet Bakanlığının lehimize olan kararları Edirne cezaevinde uygulanmıyor. İbrahim Akbaba ve Hadi Yalçın bu baskı ve ihlaller sonrası ilgisizlikten hayatını kaybetti. İhlalleri ayrıntılı yazsam mektubum size ulaşmaz. Mazlum Bataray, Edirne C.”

“Suriye vatandaşı mahpusum. Cezam bittiğinde devlet tarafından Suriye’ye gönderilmek istemiyorum, Türkiye’de kalmak veya başka ülkeye sığınma hakkımı kullanmak istiyorum. İnfazımızın yasanın eski haline göre düzenlenmesi de ihlaldir. Zeydin D. Espiye cezaevi”

“Halay ve Kürtçe şarkıdan 1 ay iletişim cezası aldık. Avlunun üstü tel örgütlerle kaplı. Kitaplarımız verilmiyor. Sağlık hakkımız gasp ediyor. Zafer Sağlam, Silivri Cezaevi”

“İlyas Arat Balıkesir Bandırma Cezaevinde, anası Türkçe bilmediği için telefonda Kürtçe konuşuyordu, görevli rahatsız olmuş, eli cebinde diye telefon kesildi, bir de üstüne dayak yedi.”

“3 çocuklu Bir Anne Daha Cezaevinde. Emine Kul 24 Kasım’da tutuklandı. Eşi, Zafer Bey 2018 den beri tutuklu. Geride çocukları Mahir 5, Esma 11, Zehra 14 kaldı. Anneleri Emine Hanım tutuksuz yargılanmalı.”

“Figen Çapkur, 3 çocuklu bir anne, eşi de cezaevinde mektubunda Diyor ki: Dört duvar arasında yatak ve dolapla tek başıma kaldım, en çok korktuğum şey başıma geldi yalnızlık. Umudumu kaybettiğim an bitmişimdir yazısı beni kendime getirdi. Duvarda görmüş bu yazıyı.”

“Hasta mahpuslar için Ali Kemal Aşık’ın gönderdiği bir mektupta. Kocaeli 2 No’lu F Tipi’nden; hasta tutuklular; Yasemin Karadağ, Aysu Baykal, Cengizhan Pilaf, Hasan Tahsin Akgün, Fırat Özçelik’in serbest bırakılması istekleri var burada bunu gündem ediyoruz.”

“Eşi de tutuklu olan Figen Çapkur hipertansiyon ve şeker hastası, 13 yaşında epilepsi hastası, bakıma muhtaç bir kızları var. Diyarbakır cezaevinde tutuklu bulunan Çapkur’un infazının ertelenmesini talep ediyoruz.”

Bu feryatlar böyle uzayıp gidiyor.

Siz buna bir de son olarak KHK’lı Savcı İbrahim Gündüz ile eşi Nurdan Gündüz’ün Ege Denizi’ni geçerken boğularak can vermelerini ekleyin.

Bu listeler, her hafta farklı isimler eklenerek güncelleniyor.

Adalet Bakanı Sayın Abdulhamit Gül, sadece HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu‘nun sosyal medya hesabından paylaştığı sorunları çözüme kavuştursa adalet yolunda daha hızlı mesafe alınabilir.

Böylece Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin hedeflerine de ulaşılabilir.

Yorumlar