2012-02-17 00:54:21
Yolsuzluğun, rüşvetin hükümetin müdahale edebileceği ve edemeyeceği yönleri var. Ancak adalet kıstaslı bir gidişat mevzu bahis ise bu olayların oluşumunu engellemek daha kolaylaşır. İhalelerin daha sıkı takibi, yetkili kişilerin daha sıkı teknik takibi vb. yollar ile olabilir. Ak Parti yönetiminde yıllardır önemli bir şekilde düzelen siyaset ve iktisadi hayat alanındaki gelişmeler beraberinde bir yozlaşmayı da getiriyor maalesef. Partinizin ismi olan adaletten ziyade siyasi çıkar endeksli politikalar izlemeye başlarsanız toplumun güveni sarsılmaya başlar. Toplum cumhuriyet tarihinde pek görülmemiş bu desteği hükümete verirken adalet özlemini ve ilkeli siyasetçilerin başta olmasını önceliyordu. Ancak son zamanlarda Uludere'ye olan ilk baştaki soğuk devlet tavrı, MİT yargı ilişkileri, KİK örneğinde olduğunda gibi Belediyeler vb. idari kurumlardan gelen rüşvet, yolsuzluk, adam kayırma vb.kokularının artışı gidişatın hiç de iyi olmadığının işaretleri maalesef.
“Cumhuriyet tarihi boyunca iktidarı ele geçirenler adalet, hakkaniyet vb. dese de çıkarları istikametinde iktidarlarını koruyucu bir tavır içinde olmuştur, o halde biz niye eleştiriliyoruz ki?” derseniz bu bozulmanın geri dönüşümsüz bir hal arz ettiği ortaya çıkar. Artık dindarlar denince muhalifleri tarafından para ile güçlenmiş hakkaniyeti pek takmayan ama islami görüntülü kişiler akla geliyorsa durup tekrar düşünmek gerekir. İslamcılarımız ameli anlamdaki gevşekliklerinin kendi kendilerini inkar eden bir hal ve sonu pişmanlıkla bitiş olduğunu idrak etmelidir. İktidar sahibi olduğunuz süre içinde sizdeki değişiklikler daha önce eleştirdiğiniz davranışlar ile eleştirilmenize yol açabilir. Yıllarca mahkeme kapılarında sürünmüş dindarlar iktidara geldiğinde vehimleri ile yargıyı oyuncağa çevirmeye başlamışsa durup düşünmek gerekir. Yıllarca eli viskili para babalarının ezdiği mazlumlar rolünde olanların gücü eline geçirince bunun yeşil simetrisini yapması nefsani zaafiyetler olarak geçiştirilecek durumlar değildir. İktidardakilerin Türkiye sorunları karşısında tribünlere oynaması dişe dokunur değişikler yapmaması göründüğünden ağır vicdani sorumluluklar getirmektedir. İktidarın kendine yakın cemaatlerin aşırı evhamlı kaygılarından yola çıkarak koyduğu ilkeleri çiğnemesi, kollama bilinci ile hareket etmesi konulan hedefleri anlamsızlaştırır. “Dünyaya adaleti esas alan,öte dünya bilincini hiç bir zaman unutmayan ve yeryüzünde Allah'ın şerefli mahlukatı olma ağır sorumluluğu ile bakan bir kişi iseniz sizden farklı olanın uğradığı haksızlık karşısında ilk akla gelen kişi olma durumundasınızdır.
Yorumlar