2007-02-11 00:00:00
“VATAN ELDEN GİDİYOR” DİYENLER VATAN’I ELDEN ÇIKARIYORSA…
Ekranlarda dehşetengiz bir görüntü…
Bir şahıs etrafındaki kişilere yemin ettiriyor…
Vatan’ı koruma adına ölme ve öldürme üzerine yeminler ediliyor…
“Türk anadan, Türk babadan doğmuş, soyunda dönme olmayan Türk oğlu Türküm ben” sözleri ile başlanan bir yemin metni tekrar ettiriliyor.
Mersin’de kurulmuş bulunan Kuvva-yı milliye derneğinin başındaki isim olan emekli Albay Fikri Karadağ bu dehşet verici yemini yaptırıyor.
Gözlerini kan bürüdüğü belli olan bu kişiler daha sonra medyaya sızan bu görüntüleri reddetmeyerek “Bir gün yüzbinlere bu yemini ettireceğiz” demiş.
Ayrıca kendisine “13 bin 500 hain olduğunu söylüyorsunuz. Kim bunlar?” Diye soran gazeteciye
“Her kesimden insanlar var. Belki senin annen baban da vardır”.diyerek kendisinin fazla üzerine gelinmemesini ima ediyor ve saldırgan ruh halini de gözler önüne seriyor. “Her kesimden insanlar var. Belki senin annen baban da vardır.” cevabı herkesi potansiyel vatan düşmanı gören marazi bir ruh halinin işaretidir. “Benden değilsen, hainlerdensin” diyen ruh halinin yansımasıdır.
Almanya’da da Hitler ilk çıkış yaptığında ezik Alman ruhunu diriltmek adına bu tür söylemler kullanmıştı. Kısa sürede Hitler’in yanında azınlıklara, Alman olmayan herkese düşman genç milyonlar birikmişti. Bu kişiler Vatanı kurtarmak için üstün Alman ırkının tüm Dünya’ya hakim olma hülyasına gönülden inanmışlardı.Kısa sürede Almanya’da etnik temizlik yapılıktan sonra girişilen savaşta da bu devam ettirilmişti.Daha uzun anlatmaya gerek yok.Vatanı hainlerden kurtarmak aşkıyla yanan milyonların Dünya’yı nasıl bir kabusa sürüklediğini herkes iyi biliyor.Bunun Türkiye versiyonunun tezgahlanmaya çalışıldığını görmemek için kör olmaktan çok anlayış sahibi olunmaması gerekiyor.
Son yıllarda “Vatan satılıyor”, “Vatan hainleri” şayiaları çok fazla dilden dile dolaşmaya başlandı. Herkes muhalifi olduğu kişilere yönelik bu argümanı daha sık kullanmaya başladı. Vatan’ı satmakla suçlanan kişi hakkında ise ne yapılacağı artık biliniyor. “Soyunda dönme olmayan Türkler” tarafından bu kişilere canlarının okunacağının bildirilmesi.(!)Ölme ve öldürme yeminlerinin histerisi içinde gereken infazın yapılması için artık uygun şartlar beklenmesi.(!)
Geçtiğimiz yıllarda yine ilginç bir çıkış izlemiştik. Rahşan Ecevit misyonerlerin faaliyetlerinin arttığını gerekçe göstererek “Din elden gidiyor” şeklinde bir açıklama yapmıştı. İlerlemiş yaşına rağmen dini bir kaygı içeren bir düşünce veya konuşmasına şahit olunmayan Rahşan Ecevit’in bu çıkışı da son derece ilginç bir çıkış idi. Ardında başka gayeler olduğunu hissettiren bir çıkış idi. Misyoner çalışmalarına dini eğitimin kuvvetlendirilmesi ile karşı konulacağı açık iken, Rahşan hanım’ın dini eğitimin engellenmesi yönündeki görüşleri biliniyor idi. Buna rağmen bu söylemin nedeni çok merak edilmişti.Bu çelişkili ruh hali, pek izah edilebilecek bir durum değildi.Bu çelişkinin gerçek mahiyeti son günlerdeki bu ulusalcı cereyan ile iyice belirginleşti. “Din elden gidiyor”, “Vatan elden gidiyor” nidalarının arkasında Türkiye’de her kesimden insanın hak ve özgürlüklerinin genişlemesinden rahatsız olan bir düşüncenin yattığı artık apaçık ortaya çıktı.
Öteki olanı düşman olarak gördüğümüz müddetçe keskin sirkenin küpüne zarar vereceği ise artık iyice belirginleşmiş bir gerçekliktir. Bu istisnasız her kesim için geçerlidir.
“Bizden olmayanlar Ülkeyi terk etsin” anlayışı belki bu günlerde genç insanları cezbedebilir. Fakat bu yönlendirmenin Türkiye’nin başına açtığı her olay, her cinayet hakikaten Vatan’ın da, Din’in de elden gitmesine yol açacaktır.(!)
Yorumlar