10 Temmuz 2020

YouTube

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; baro yasa teklifini konuşuyoruz ama ülkede yargı diye bir şey kalmadı. Ülkede, hukuk devletini geçiniz, devlet diye bir şey kalmadı. Bakın, bunlar sadece bizim sözlerimiz değil. Dünya kriterlerine, dünya endekslerine bakıyoruz; hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı, demokrasi, medya özgürlüğü alanında Afrika ligine düşmüş bir Türkiye görüyoruz.
    Bakın, yargı o kadar bağımlı bir hâle gelmiş ki iktidara, size dünden bir örnek vereyim: Ben dün Ankara’dan Malatya’ya gittim. Urfalı Şenyaşar ailesinin 3 ferdi öldürülmüştü, karşı taraftan da 1 kişi öldürülmüştü. Mahkeme Urfa’dan Malatya’ya alınmıştı. Milletvekili olarak, duruşmayı gözlemek üzere, Urfa Milletvekilimiz Ayşe Sürücü’yle Malatya 3. Ağır Cezadaydık. Duruşmaya girmeye hazırlandık ama şok bir kararla şaşırdık; duruşma yargıcı, milletvekillerini içeri almayacağını söylüyordu. Düşünün, öyle bir hâle geldik ki milletvekillerinin, duruşmaları izlemesi bile engellenmeye çalışılıyor. Ne gizlenmeye çalışılıyor, anlamıyoruz. Neyin gizlendiğini aslında biz Ankara 34. Ağır Ceza Mahkemesi duruşmalarında görüyoruz. Kaçırılıp işkence gördüğünü söyleyen Gökhan Türkmen’in -ki dokuz ay boyunca işkence görmüştü- ve Yasin Ugan’ın -altı ay boyunca işkence gördüğünü söylüyordu- bu beyanlarından sonra ne oldu, biliyor musunuz? Hâkim, duruşmalarda herkese yasak getirdi; milletvekilleri dahi duruşmaya giremiyor. Bütün bunlardan sonra iktidar ne yapıyor? Ayasofya’yı cami olarak çeviriyor. Yani, ne yapıyor? Dine karşı dini kullanarak halkı kandırmaya çalışıyor, dine karşı dini kullanmaya çalışıyor. Merhum Ali Şeriati’nin bir kitabıdır, lütfen herkes okusun, muazzam bir eserdir. Statükocu dini anlayışların nasıl hak, hukuk, adalet, özgürlük talep eden sesleri bastırmak istediğini anlatır, Ali Şeriati kitabında. Nerelerden başlar? Hazreti Musa zamanında, firavunun yanında saf tutan Bel’am Bin Bâûrâ isimli din adamının, din adına nasıl kandırdığını anlatır, Hazreti Musa’ya nasıl karşı çıktığını anlatır. Yine, Hazreti İsa’ya karşı statükocu Yahudi anlayışının nasıl Hazreti İsa’ya karşı çıktığını, dini kullanarak insanlara hakkı, hukuku getirmeye çalışan Hazreti İsa’ya karşı çıktığını anlatır. Hazreti Muhammed, insanlara hakkı, hukuku, özgürlüğü, adaleti anlatmaya çalıştığı zaman o günkü Yahudi din adamları dinî masallarla kuruntular anlatırdı ki Hazreti Peygamber’in arkasından gitmesinler diye. İşte, bugün Ayasofya’nın cami ilan edilmesi hep bu ve benzeri hadiselerdir. Dini kullanarak, dinin temeli olan, gerçek ruhu olan adaletin, hakkın hukukun gerçekleşmesinin önüne geçmek demektir. Ve daha bitmedi bakın, Emeviler dönemini çok iyi hatırlıyoruz; Hazreti Ali’ye karşı Muaviye mızrakların ucuna ayetleri taktı, dini kullandı ve insanları kandırmaya çalıştı. Bugün de Ayasofya’nın açılması dini kullanarak, camiyi kullanarak insanları kandırmaktır. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
    HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Yazıklar olsun!
    ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – İnsanları çürümüş, kokuşmuş, yozlaşmış AK PARTİ iktidarı karşında kandırmaktan başka bir şey değildir. Bakın, biz başörtüsü mücadelesini siz bugün başörtüsünü istismar edesiniz diye vermedik.
    HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Dön, bize konuşma, başka yere dön.
    ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Ben yıllarca başörtüsü yasağına karşı mücadele etmiş bir insanım.
    HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Yazıklar olsun sana ya!
    ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Siz bugün her vesileyle insanların önüne sürdüğünüz çürümüş, kokuşmuş anlayışınızı başörtüsüyle örtün diye biz bu mücadeleyi vermedik. Bunları çok iyi bilin. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
    BAŞKAN – Sayın milletvekilleri…
    ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Bakın, siz yaptıklarınızla bu toplumu dinden soğutuyorsunuz, bunu çok iyi bilin, tüm istatistikler bunu gösteriyor.
    HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Çok mu zoruna gitti Ayasofya’nın açılması?
    ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Şu anda bu toplumda gençlerin dinden soğumasının en büyük nedeni AK PARTİ iktidarının yaptığı uygulamalardır, AK PARTİ iktidarının dine karşı dini kullanarak yaptığı uygulamalardır.
    (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
    BAŞKAN – Buyurun, toparlayın Sayın Milletvekili.
    HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Yazıklar olsun! Bu kadar mı zoruna gitti Ayasofya’nın açılması? Bu Mecliste senin kadar zoruna giden kimse yok.
    ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Bakın, değerli arkadaşlar, ben burada kitabın ortasından konuşuyorum -CHP’li arkadaşlar da bunu dikkatle dinlesin- dün başörtüsü konusunda bu kadar radikal yanlışlıklar yapmasaydınız bugün bu AK PARTİ iktidarı kötülüklerini başörtüsüyle bu kadar örtmeye kalkmazdı.
    HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Böyle mi konuşman emredildi? Böyle mi emir geldi?
    ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Kitabın ortasından konuşuyorum. Bakın, bunu herkes iyi bilsin. Normalleşme lazım ve kesinlikle size şunu söyleyeyim: Ayasofya’yı açarak bütün bu kötülüklerinizi örtemezsiniz, şu topluma karşı yaptığınız soykırımcı uygulamaları örtemezsiniz.
    HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Yazıklar olsun sana!
    ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Ateizm Derneği Başkanı -bakın, AK PARTİ’liler bunu iyi duysun- ne diyor biliyor musunuz arkadaşlar? “Ya, AK PARTİ iktidarı sağ olsun, bizim faaliyet yapmamıza gerek yok. Sayelerinde herkes zaten ateist oluyor, devam etsinler yaptıklarına.” İşte, siz bu yaptığınız çalışmalarla, Ayasofya’yı cami olarak açma girişimlerinizle aslında dine zarar vermekten başka hiçbir şey yapmıyorsunuz. (HDP sıralarından alkışlar)

Yorumlar