10 Temmuz 2020
ÖMER
FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; baro yasa
teklifini konuşuyoruz ama ülkede yargı diye bir şey kalmadı. Ülkede, hukuk
devletini geçiniz, devlet diye bir şey kalmadı. Bakın, bunlar sadece bizim
sözlerimiz değil. Dünya kriterlerine, dünya endekslerine bakıyoruz; hukukun
üstünlüğü, yargı bağımsızlığı, demokrasi, medya özgürlüğü alanında Afrika
ligine düşmüş bir Türkiye görüyoruz.
Bakın, yargı o kadar bağımlı bir hâle gelmiş ki
iktidara, size dünden bir örnek vereyim: Ben dün Ankara’dan Malatya’ya gittim.
Urfalı Şenyaşar ailesinin 3 ferdi öldürülmüştü, karşı taraftan da 1 kişi
öldürülmüştü. Mahkeme Urfa’dan Malatya’ya alınmıştı. Milletvekili olarak,
duruşmayı gözlemek üzere, Urfa Milletvekilimiz Ayşe Sürücü’yle Malatya 3. Ağır
Cezadaydık. Duruşmaya girmeye hazırlandık ama şok bir kararla şaşırdık; duruşma
yargıcı, milletvekillerini içeri almayacağını söylüyordu. Düşünün, öyle bir
hâle geldik ki milletvekillerinin, duruşmaları izlemesi bile engellenmeye
çalışılıyor. Ne gizlenmeye çalışılıyor, anlamıyoruz. Neyin gizlendiğini aslında
biz Ankara 34. Ağır Ceza Mahkemesi duruşmalarında görüyoruz. Kaçırılıp işkence
gördüğünü söyleyen Gökhan Türkmen’in -ki dokuz ay boyunca işkence görmüştü- ve
Yasin Ugan’ın -altı ay boyunca işkence gördüğünü söylüyordu- bu beyanlarından
sonra ne oldu, biliyor musunuz? Hâkim, duruşmalarda herkese yasak getirdi;
milletvekilleri dahi duruşmaya giremiyor. Bütün bunlardan sonra iktidar ne
yapıyor? Ayasofya’yı cami olarak çeviriyor. Yani, ne yapıyor? Dine karşı dini
kullanarak halkı kandırmaya çalışıyor, dine karşı dini kullanmaya çalışıyor.
Merhum Ali Şeriati’nin bir kitabıdır, lütfen herkes okusun, muazzam bir
eserdir. Statükocu dini anlayışların nasıl hak, hukuk, adalet, özgürlük talep
eden sesleri bastırmak istediğini anlatır, Ali Şeriati kitabında. Nerelerden
başlar? Hazreti Musa zamanında, firavunun yanında saf tutan Bel’am Bin Bâûrâ
isimli din adamının, din adına nasıl kandırdığını anlatır, Hazreti Musa’ya
nasıl karşı çıktığını anlatır. Yine, Hazreti İsa’ya karşı statükocu Yahudi
anlayışının nasıl Hazreti İsa’ya karşı çıktığını, dini kullanarak insanlara
hakkı, hukuku getirmeye çalışan Hazreti İsa’ya karşı çıktığını anlatır. Hazreti
Muhammed, insanlara hakkı, hukuku, özgürlüğü, adaleti anlatmaya çalıştığı zaman
o günkü Yahudi din adamları dinî masallarla kuruntular anlatırdı ki Hazreti
Peygamber’in arkasından gitmesinler diye. İşte, bugün Ayasofya’nın cami ilan
edilmesi hep bu ve benzeri hadiselerdir. Dini kullanarak, dinin temeli olan,
gerçek ruhu olan adaletin, hakkın hukukun gerçekleşmesinin önüne geçmek
demektir. Ve daha bitmedi bakın, Emeviler dönemini çok iyi hatırlıyoruz;
Hazreti Ali’ye karşı Muaviye mızrakların ucuna ayetleri taktı, dini kullandı ve
insanları kandırmaya çalıştı. Bugün de Ayasofya’nın açılması dini kullanarak,
camiyi kullanarak insanları kandırmaktır. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Yazıklar olsun!
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – İnsanları çürümüş,
kokuşmuş, yozlaşmış AK PARTİ iktidarı karşında kandırmaktan başka bir şey
değildir. Bakın, biz başörtüsü mücadelesini siz bugün başörtüsünü istismar
edesiniz diye vermedik.
HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Dön, bize konuşma, başka yere
dön.
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Ben yıllarca
başörtüsü yasağına karşı mücadele etmiş bir insanım.
HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Yazıklar olsun sana ya!
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Siz bugün her
vesileyle insanların önüne sürdüğünüz çürümüş, kokuşmuş anlayışınızı
başörtüsüyle örtün diye biz bu mücadeleyi vermedik. Bunları çok iyi bilin. (AK
PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN – Sayın milletvekilleri…
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Bakın, siz
yaptıklarınızla bu toplumu dinden soğutuyorsunuz, bunu çok iyi bilin, tüm
istatistikler bunu gösteriyor.
HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Çok mu zoruna gitti Ayasofya’nın
açılması?
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Şu anda bu toplumda
gençlerin dinden soğumasının en büyük nedeni AK PARTİ iktidarının yaptığı
uygulamalardır, AK PARTİ iktidarının dine karşı dini kullanarak yaptığı
uygulamalardır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Buyurun, toparlayın Sayın Milletvekili.
HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Yazıklar olsun! Bu kadar mı
zoruna gitti Ayasofya’nın açılması? Bu Mecliste senin kadar zoruna giden kimse
yok.
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Bakın, değerli
arkadaşlar, ben burada kitabın ortasından konuşuyorum -CHP’li arkadaşlar da
bunu dikkatle dinlesin- dün başörtüsü konusunda bu kadar radikal yanlışlıklar
yapmasaydınız bugün bu AK PARTİ iktidarı kötülüklerini başörtüsüyle bu kadar
örtmeye kalkmazdı.
HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Böyle mi konuşman emredildi?
Böyle mi emir geldi?
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Kitabın ortasından
konuşuyorum. Bakın, bunu herkes iyi bilsin. Normalleşme lazım ve kesinlikle
size şunu söyleyeyim: Ayasofya’yı açarak bütün bu kötülüklerinizi örtemezsiniz,
şu topluma karşı yaptığınız soykırımcı uygulamaları örtemezsiniz.
HASAN ÇİLEZ (Amasya) – Yazıklar olsun sana!
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) – Ateizm Derneği
Başkanı -bakın, AK PARTİ’liler bunu iyi duysun- ne diyor biliyor musunuz
arkadaşlar? “Ya, AK PARTİ iktidarı sağ olsun, bizim faaliyet yapmamıza
gerek yok. Sayelerinde herkes zaten ateist oluyor, devam etsinler
yaptıklarına.” İşte, siz bu yaptığınız çalışmalarla, Ayasofya’yı cami
olarak açma girişimlerinizle aslında dine zarar vermekten başka hiçbir şey
yapmıyorsunuz. (HDP sıralarından alkışlar)
Yorumlar