8 Ocak 2023

Ocak Medya – Emrullah Bayrak

Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre 1 Aralık 2022 tarihi itibariyle cezaevlerinde hükümlü ve tutuklu sayısı tam 336 bin 315.

281 bin 280’i erkek, 11 bin 375’i kadın, 840’ı çocuk olmak üzere toplam 293 bin 495’i hükümlü. 

38 bin 859 erkek, 2 bin 279 kadın ve bin 682 çocuk olmak üzere toplam 42 bin 820 kişi de tutuklu. 

İstatistik veriler içinde 7242 Sayılı Kanun gereği covid-19 iznine ayrılan hükümlüler de var.

Af çıkmazsa bu hükümlülerin izinleri daha ne kadar uzatılacak?

Bu sürdürülebilir bir durum mu?

Açık ceza infaz kurumlarında 116 bin 393 kişi, kapalı ceza infaz kurumlarında ise 219 bin 922 kişi bulunuyor. 

Kapalı ve açık cezaevlerinde 320 bin 139 erkek, 13 bin 654 kadın ve 2 bin 522 çocuk var.

Cezaevlerinde 12-18 yaş arasında 2 bin 439 erkek, 83 kadın olmak üzere toplam 2 bin 522 kişi yer alıyor.

Hükümlü ve tutuklu sayısı her geçen gün artıyor. 

1 Aralık’tan bu yana cezaevine kaç kişinin daha girdiğini bilmiyoruz.

Ama 336 bin 315 sayısının 400 bine ulaşmasına ramak kaldı.

Yargıtay’daki dosyası onanması halinde cezaevine girecek binlerce insan, sırasını bekliyor.

Her gün insanlar, dosyası Yargıtay’da onandığı için tekrar cezaevine alınıyor. 

5-10 kişinin kalması gereken koğuşlarda 20-30 kişi kalıyor.

Peki bu cezaevlerindeki doluluk nasıl azaltılacak?

Ekonomik kriz cezaevlerindekileri de etkiliyor.

Aileler perişan.

2023 yılındayız.

Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı.

Türkiye, çok yakın bir zamanda seçim yapacak. 

İnsanlar, Cumhuriyet’in 100. yılına özel toplumsal bir af bekliyor.

Bu talebin siyaseten bir karşılığı olmayacak mı?

Resmi rakamlar ortada.

Bu yük, gittikçe taşınılabilir olmaktan çıkıyor. 

İktidar ve muhalefet bir araya gelip adli-siyasi ayrımı yapmadan sınırları çok iyi çizilmiş bir genel af çıkarmalıdır.

Bu, toplumsal barışımız için de büyük önem arzediyor.  

Bu hukuksuzlukların, adaletsizliklerin altından başka türlü çıkmanın imkânı da yoktur.

Altılı Masa, kendi içinde bir komisyon kurarak hemen af çalışmasına başlamalıdır.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, bu konuya acilen el atmalıdır.

İktidarı harekete geçirmek için zorlamalıdır. 

Bu şekilde “Loading” olacaktır. 

Yusuf’un yaşadıklarına bir bakın!..

Sürekli gündem yapmaya çalışıyoruz. 

6 yaşındaki kanser hastası Yusuf’un, annesi, çocuğunun yanında değil cezaevinde. 

Belki de son günlerini yaşayan Yusuf’un, annesi için infaz erteleme dahi verilmiyor. 

Bir çocuk, toplumun gözü önünde annesine hasret aramızdan ayrılacak.

Cezaevlerinde hastalar var, yaşlılar var, kadınlar var, bebekler var, çocuklar var.

Yusuf gibi olup hikayeleri kamuoyuna yansımayan onlarca Yusuf var.

İki yıldır Bakırköy’de kalan Zülal, 6 yaşına girdiği için ‘tahliye’ oldu.

Geride annesi İlayda Tekgöz ve 3 yaşındaki kardeşi Ekrem ile Silivri’de tutuklu olan babası kaldı.

Anlayacağınız koca bir aile hapiste.

Şimdi empati kurun ve kendinizi bu çocuğun yerine koyun.

Zülal, bu durumda geleceğe nasıl bir umutla baksın?

Bu duruma mutlaka bir çözüm bulmalıyız. 

İşte bunun için af şart.

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, genel afla ilgili şunları söylüyor: 

“Genel af olması gerekiyor. Bazen mahpuslar veya yakınları diyor ki ‘Ya biz ne suç işledik ki affetsinler. Biz suçlu değiliz ki affetsinler.’ Ama pratik durum onu göstermiyor. Adil olmayan yargılamalarla cezaevine girmişsin, mahpus olmuşsun. Sen, ailen, herkes büyük bir mağduriyet yaşıyor. Bunun sonucunda hasta olduğunda ‘infaz erteleme verilsin’ diyorsun. Onu bile vermeyen bir iktidar var karşımızda. Mahpus yakınlarının bile uğradığı mağduriyetlerde adli-siyasi ayrımı yapan bir iktidar var karşımızda. 

Bütün bunların karşısında bir genel afla, bütün bu hukuksuzluklara çare bulmaktan başkada bir çare yok. Bir genel af olması gerektiğinin altını çizdik. Evet belki bu insanlar gerçekten suçlu değildir ama bir şekilde mağdur ediliyor ve cezaevinde. Cezaevinden çıkması içinde bir genel aftan başka çare yok.

Neden genel af olmalı? Çünkü o kadar zalimane bir anlayış var ki mahpusun adli ve siyasiliği arasında ayrım yaparken mahpus yakınlarının hastalık durumunda eşlerinin veya çocuklarının bile ayrımı yapılıyor. Bu kadar mantıksız, hukuksuz bir yargı sistemini temizlemek için genel af gerekiyor. Birtakım eleştiriler getirilse de ben genel af taraftarıyım. En azından bu zulüm düzeninin mahkûm ettiği mahpusların bir kısmı o zindanlardan kurtulur diye umut ediyorum.”

Ayrıştığımız, kutuplaştığımız, birbirimizden koptuğumuz; herkesin birbirine düşman gözüyle baktığı böylesi bir ortamda toplumsal bir af, aramızdaki soğukluğu giderecek, örülen aşılmaz duvarları yıkacaktır.

Devletinden kopanları, devletine bir adım dahi olsa yaklaştıracaktır.

Cumhuriyet, sessizlerin sesi, kimsesizlerin kimsesi olması gerekmez mi? 

Yeni bir başlangıç için, toplumsal barış için, yeni bir sayfa açmak için genel af gerekiyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğindeki AK Parti, madem “Türkiye Yüzyılı” diyor.

O zaman Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, vakit kaybetmeden muhalefet partileriyle de görüşerek bir af kanun teklifi hazırlamalıdır.

“Türkiye Yüzyılı”na genel af yakışır.

Madem iktidar kendisine Cumhur İttifakı diyor.

Cumhur, Cumhuriyet’in 100. yılına özel toplumsal bir af istiyor.

Yorumlar