Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu Aile ve Gençlik Fonu Kurulması Hakkında Kanun Teklifine İlişkin Konuştu: “150 Bin TL’ye evlenilebilir mi arkadaşlar şu devirde?

9 Kasım 2023

Komisyona teklifi veren vekillere, herkese soruyorum; işin realitesine gelelim! 150 Bin TL’ye evlenilebilir mi arkadaşlar şu devirde? Şu devirde 150 Bin TL’ye evlenmek mümkün mü sizce?
Enflasyonun çığırından çıktığı bir devirde 150 Bin TL ile evlilik sanki tamamen bitmiş gibi bir görüntü oluşturuluyor! En azından 250 Bin TL olması gerektiğini düşünüyorum. Miktar oldukça düşük!
Aileyi korumak, geliştirmek lazım, boşanmaları engellemek lazım, aile son derece önemli, Anayasa Madde 41’de aile mefhumu üzerinde bir madde var ancak şu var; aile evet önemli fakat aileden önce gençler, kadınlar, erkekler birey olabiliyor mu? Buna bir bakalım. Birey olabilmek lazım, birey olmadan aile olunca sorunlar çıkıyor. Bakıyorsunuz erkek egemen bir aile çıkıyor, kadın eziliyor, sorunlar çıkıyor, boşanmalar had safhaya varıyor. Son zamanlarda boşanmalar çok arttı çünkü kadınlar özgürlüklerini istiyor açıkçası, birey olmak istiyorlar, evet ailelerini de devam ettirmek istiyorlar eğer ki evlenmişlerse ama önce birey olmak istiyorlar, ezilmek istemiyorlar, sosyal ekonomik haklarını elde etmek istiyorlar. Bu çok önemli, bunu unutmadan devam etmemek gerektiğini düşünüyorum.
Gençler illa ailede mi varlık bulacak? Kanun teklifine baktığınızda sanki genç aile içinde yer alan bir kişi, aile dışında olamaz, ailesinden sonra bir başka aile kuracak ama günümüz pek öyle demiyor işin doğrusu. Gençler ailelerinin yanında durduktan bir müddet sonra sosyal ekonomik özgürlükleri için kendi yönelişlerini gerçekleştiriyor. Kimi gençler ayrı bir ev tutma ihtiyacı hissediyor, çocuklarımızdan, yakınlarımızdan da vardır bu. Kendi kişisel özgürlüklerini elde etmek istiyorlar. Buna saygı duymak lazım, gençler şu anda evet evlensinler, en temel insani ihtiyaçtır ama ilk önce ekonomik problemler var bakın ortada çok ciddi ekonomik problemler var. Gençler gittikçe yoksullaşıyor, erkekler, kadınlar gittikçe yoksullaşıyor.
Gençlerin bir birey olduğunu ilk önce kabul etmeliyiz. Öz iradeleri ortaya çıkmalı, bunları kabul etmek durumundayız. TÜİK’in bir araştırması var; 2021’e göre 15-24 yaş grubundaki 11.7 milyon gençten 2.13 milyonu evinde bir bilgisayara sahip değil. 853 bini evinde internet bağlantısına sahip değil. 1.9 milyonu eskimiş giysilerin yerine yenisini alamamakta. 1.13 milyonu 2. Bir ayakkabı alamamakta. 1.78 milyonu spor, sinema, konser gibi ücretli boş zaman faaliyetlerine katılamamakta, 1.44 milyonu küçük bir miktar parayı dahi kendini iyi hissetmek için harcayamamakta. Bakın bu bir TÜİK araştırması, 2021 araştırması! Demek ki gençlerin çok ciddi problemleri var. Gençler sosyal, siyasal, ekonomik anlamda özgürleşmeli, kadını ile erkeği ile bunu sağlamalıyız en başta.
Genç kadınlar ile ilgili çok önemli sıkıntılar var. Bunları halletmeden 18 yaşında “Hadi bakalım kızın evlilik çağın geldi, hadi bakalım evlendirelim seni.” Ama bakıyorsunuz o ev içi şiddet, sosyal dışlanmalar, kadının yoksulluğu, ayakları üzerinde duramaması gibi sıkıntılar var, genç kadın daha bunlar ile baş edememiş, böyle bir durumdayken hemen “seni everelim, böyle erkeğin egemenliğine verelim.” Kendi ayakları üzerinde duramadan birey olamadan bir kadını geleneksel olarak da tamamen erkek egemen bir anlayışın olduğu bir yapıya doğru itmek çok doğru değil. İlk önce bunu sağlamalıyız, ben aile kavramının önemini her zaman vurgularım bu çok önemli ama birey olmak bunu hepimiz çok iyi biliyoruz, kendi yaşantılarımızdan da biliyoruz.
İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edildiği bir ülkedeyiz çok üzücü bir şekilde. İnsanlara kimlik olarak devletin kimlik belirlediği, cinsel yönelim ifadesinin çıkartıldığı, LGBTİ+ bireylerin dışlandığı ve çok sorunlar yaşadığı bir çağda, bir ülkede tek sorun aile değil açıkçası. Bunu da görmek lazım. 6284’de birçok aslında hayatta çok iyi bildiğimiz kavram yok! Bunları da görmemiz gerekiyor.
Bir de burada yaş meselesi; 18-27 düşünülmüşse bu da eksik en azından 18-30 olmalı. Yaş sınırı konusunda bunu söyleyeyim.
Erkeklerde şu andaki evlilik yaşları 28.2, kadınlarda 25.6 ama hayat böyle değil arkadaşlar, kendi çocuklarınızdan da görüyorsunuz artık daha ileri yaşlarda evlenebiliyor insanlar. 35’i bulabiliyor, 40’ı bulabiliyor, bunun biraz daha esnetmek gerektiğini düşünüyorum.
Burada hangi yasa ile ilgili hangi bakanlıklar sorumlu olacak denilmiş, bir sürü bakanlık sayılmış. Tamam anladık ama gençler nerede? Gençler ile ilgili kuruluşlar, onların müdahilliği niye yok? Gençler ile ilgili STK’ların katılımı niye olmasın? Gençler yok, biz gençlere bir don biçiyoruz, görev sunuyoruz “Şunu, bunu yap.” Diyoruz! Bakın hepimizi eleştirmemiz lazım, herkes hepimizi eleştirsin. Kaç tane Meclis’te 600 vekil içinde genç milletvekili var biraz sorgulamak lazım! Genç milletvekillerinin artması lazım. Bu noktada bir genel eleştiriyi hepimiz adına bence yapmalıyız, genç oranı az. Gençler adına bizler karar veriyoruz. Orta veya ileri yaşlar karar veriyor! Bunu hepimiz net bir şekilde görmeliyiz diye düşünüyorum.
Bir de ne eğitim ne istihdamda olan gençler oranlarını vereyim size; erkeklerde %16.4 insanımız ne eğitimde ne istihdamda! Kadınlarda bu oran daha da artıyor %32.3’e ulaşıyor. Ne eğitimde ne istihdamda olmayan bir insana hemen “18 yaşına geldin hadi seni everelim.” Birey olsun, eğitilsin, okusun, dünyayı tanısın, yarın öbür gün boşanmalar niye artıyor? Bakın eziliyor çünkü! Hiçbir şey bilmeden evliliğe adım atıyor, erkek tarafından eziliyor ve yoğun bir şekilde kadınlar artık son zamanlarda boşanıyor arkadaşlar! Suçlu kadın değil! Burada bir sistem sıkıntısı var. İlk önce ayakları üstünde duran bir birey olmayı öğrenmeli insanlarımız.
Burada sonuçta tamam aile kavramı güçlendirilsin ama farklı cinsel yönelimleri olan insanlarımız da var. LGBTİ+ bireyler için de bir şeyler düşünülmeli ve dışlanmamalı diye düşünüyorum.
Deprem bölgesi öncelikli denilmiş fakat deprem bölgesinden olan vekil arkadaşlarımız var, hepimiz deprem felaketini iyi biliyoruz, deprem bölgesindeki birincil ihtiyaç evlenme değil sanırım! İnsanların evi başına yıkılmış, yeni depremler oluyor, bu sabah Hatay’da tekrar 4.9 deprem oldu ve çok ihtiyaç varken “Hadi sizi everelim.” Adamın evi yok, evi başına yıkılmış, yakınları ölmüş, acılar içinde kıvranıyor, bir sürü ihtiyacı var, barınma ihtiyacı yeterince giderilmemiş, Hatay bir felaket diğer illerimiz hakeza “Hadi evlendirelim sizi.” Bunu da çok doğru bulamıyorum.
Evet bir gayret var, ama bu eleştirilerimizi de göz önünde bulundurulması gerektiğini söylüyorum.
18 yaşında daha bir kişilik oluşmadığını biliyoruz. Ben tekrar birey olmanın altını çiziyorum ve bu katkılarımızı şimdilik sunmuş olalım.