2009-05-17 00:00:00

Mazlum-Der Başkanı Gergerlioğlu da Özden Örnek'in darbe günlükleri için yaptıkları suç duyurusunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının görevsizlik kararı verdiğini hatırlatarak, asker kişiler tarafından görevleri esnasında işlenen darbe suçlarının sivil yargı sisteminde yargılanması için yasa değişikliği yapılmasını istedi.

KAYASU: TÜRKİYE'NİN AYIBI 12 Eylül darbecilerinin yargılanması için iddianame hazırlaması sebebiyle hakkında verilen meslekten ihraç kararı AİHM tarafından haksız bulunan ve tekrar dönmek için Adalet Bakanlığına başvuran eski Savcı Sacit Kayasu, darbecilerin yargılanması için hukuken bir engel bulunmadığını, ama bu yolun bizzat yargı mercilerince kapatılmasının Türkiye'nin ayıbı olduğunu söyledi.

Mazlum-Der Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu da Özden Örnek'in darbe günlükleri için yaptıkları suç duyurusunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının görevsizlik kararı verdiğini hatırlatarak, asker kişiler tarafından görevleri esnasında işlenen darbe suçlarının sivil yargı sisteminde yargılanması için yasa değişikliği yapılmasını istedi.

MAZLUMDER Genel Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu, 12 Eylül darbecilerinin yargılanması için iddianame hazırlaması sebebiyle hakkında meslekten ihraç kararı verilen eski Adana Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu ile darbecilere ve darbe girişimlerine karşı yapılanlar ve yapılması gerekenler konusunda basın toplantısı düzenledi.

İddianamesini yok hükmünde sayan Adana Başsavcısı’nın kararını eleştiren eski Savcı Kayasu, meslekten ihraç kararının AİHM tarafından haksız bulunduğunu ve tekrar göreve dönmek için Adalet Bakanlığına başvurduğunu bildirdi. Kayasu, hukuken darbecilerin yargılanması için bir engel olmadığını, ama bunun bizzat yargı mercilerince önünün kapatılmasının Türkiye’nin bir ayıbı olduğunu söyledi.

YASA DEĞİŞİKLİĞİ YAPILMALI

Gergerlioğlu da Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 312. maddesindeki “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs” ve 313. maddesindeki “hükümete karşı halkı silâhlı isyana tahrik” suçları ile 309. maddedeki “Anayasal düzeni zorla ortadan kaldırmak” suçlarının uygulamacılarca birbirine karıştırıldığını söyledi. Gergerlioğlu, darbe günlüklerindeki fiillerin ve benzerlerinin görünüşte hükümeti yıkmaya yönelik olsa da aynı zamanda Meclis ve diğer demokrasi kurumlarını da işlevsiz bırakmaya yönelik olduğundan, eylemlerin 309. madde kapsamında değerlendirilerek soruşturulması gerektiğini vurguladı. Gergerlioğlu, şöyle devam etti:

“Biz iştirak etmesek de yargı camiasında, muvazzaf askerlerin darbe girişimlerine ilişkin soruşturma ve yargılamalarının sivil değil askerî yargı mercilerince yapılması gerektiğine dair bir düşünce ve uygulama ağır basmaktadır.

Ergenekon soruşturmasını yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının Özden Örnek’in günlüğünde yazılı darbe teşebbüslerini soruşturması için önünde yasal herhangi bir engel söz konusu değildir. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının bu olayla ilgili görevsizlik kararıyla evrakı askerî savcılığa göndermesinin de hukukî bir önemi yoktur. İsmail Hakkı Karadayı hakkında yaptığımız suçduyurusunun da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu olayla ilgili görevsizlik kararıyla evrakı Askerî savcılığa göndermesinin de hukuksal bir önemi yoktur.”

Gergerlioğlu, asker kişiler tarafından görevleri esnasında işlenen darbe suçlarının sivil yargı sisteminde yargılanması için yasa değişikliği yapılmasını isteyerek, “5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 250. maddesinin 3. fıkrasının son bölümündeki ‘savaş ve sıkıyönetim hali dahil askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler saklıdır’ ibaresinin yerine ‘savaş ve sıkıyönetim halinde askerî mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler saklıdır’ ibaresinin getirilmesini teklif ediyoruz” diye konuştu. İstanbul / Yeni Asya

17.05.2009

Yorumlar