2009-01-07 00:00:00

İsrail'in kara harekatı   başladı  ve katliamlar  artık  soykırıma  dönüştü.Tüm  insanlık sınavda.

Enson  İsrail'in kara harekatına başladığı önceki günden bu yana ölen çocukların sayısı ise 50'yi geçti. En büyüğü dört yaşındaki üç kardeşin cesetlerinin morga getirilmesi sırasında duygusal anlar yaşandı.

Reuters muhabiri Douglas Hamilton, şunları yazdı:

“Tıklım tıklım dolu morgun zemininde uzanan üç küçük çocuğun bedeni uyuyan oyuncak bebeklere benziyordu…

 

İsrail'in evine attığı füzede 13 yakın akrabasını kaybeden baba “Kalk, oğlum, kalk” diyerek gözyaşları içinde ağlıyordu.

 

“Lütfen kalk. Ben senin babanım ve sana ihtiyacım var” diyerek çaresizce yalvarıyordu.

Bir başka Gazzeli, Abdüldaim, İsrail hava saldırında hayatını kaybetmiş yeğeninin cansız bedenini izliyordu.

 

“Biz taziye çadırında oturuyorduk. Sonra İsrail bizi bombaladı. Yaralıları hastaneye getirmek için koştuk ama bizi yine bombaladı.”

 

Morgda bir başka baba, Ebu Osman “Üç saattir buradayım va daha da kalacağım” derken, “Belki bir bomba da buraya düşer ve bizi bu hayattan kurtarır” diye sitem ediyordu.( http://www.habervakti.com/?page=news_details&id=3338)

 

Bütün bu  manzaralar  nasıl   bir insanlık dışı   katliam  ile karşı karşıya olduğumuzu  ortaya  seriyor.Tüm  Dünya güçleri suskun.Kimi noel tatilinde kimi  bir başka zevk aleminde. Çocukların  ölümünü   canlı    yayında izlerken  gülebiliyorlar. Uçaklar  tonlarca bomba yağdırıyor. Bombalar  karanlıklar içindeki  Gazze semalarını aydınlatıyor. Parçalara  ayrılıyor  bombalar.Adeta her  bir bomba bizim  üstümüze düşüyor. Uçaklardan leblebi gibi   atılan o bombaların aşağıda nasıl bir  vahşete  imza attığını  tahmin ediyoruz   ve vicdanı olan tüm  insanlığın  yürekleri parçalanıyor.Zaten Gazze sokaklarından gelen  görüntüler  çocuklarının  elinden  tutarak  yıkıntılar arasından kaçışan  veya  duvar diplerinde  şuurunu kaybetmiş  bir  halde  kalıveren  korkan kadın  ları  gösteriyor  ve  her  şey  ortaya çıkıyor. 

 

Türkiye ayakta. Yüzbinlerce kişi  üzüntüden  ve öfkeden  ne yapacağını şaşırmış  bir  halde sokaklarda. Hükümet yoğun  bir diplomasi atağı içinde. Başbakan sert mesajlar  veriyor. Ama bu çırpınma dünyayı  pençeleri arasına almış  bir  İsrail canavarının   müsaadesine bağlı.İnsani  hiçbir  değerle  bağı  kalmamış  Siyonist  devlet  azıcık vicdanı  olan tüm  devlet yetkililerini  her türlü  kıskaçla  susturuyor ve karanlıklar içinde korkunç kahkahalar    atan  bir yaratık  gibi vahşetine  devam  ediyor.

 

Türkiye  cumhuriyeti hükümeti   artık bir yol ayrımında. Bir tercih   yapmak   zorunda. Ya geçici menfaatler  uğruna  İsrail  ile ilişkilerini devam ettirecek Ya da  alınması  gereken  bir tavır alıp  İsrail'e karşı tavrını  net  bir  şekilde  ortaya koyacak.İsrail   zaten  Türkiye'nin kendisine  yar olmayacağını  biliyor  ve  hiç  bir  zaman  Türkiye'ye  güvenmiyor. İsrail zaten  arz'ı  mev'ud   hayaliyle  Türkiye'nin  Güneydoğusu  dahil  çok daha  geniş  bir  alana  göz  koymuş durumdadır. İkinci tercih  ise   Türkiye hükümeti'nin    artık  İsrail ile ilişkilerini kesmesidir.  Diplomatik  fayda vb.gözetilerek  yapılan  anlaşmalar  hiçbir zaman  kalıcı  bir artı  olarak  Türkiye hanesine yazılmayacak.  İsrail'e net tavrını ortaya  koymuş olan  bir Türkiye  bundan hem  maddi hem de manevi açıdan  büyük  fayda  sağlayacaktır. İsrail katliamlarla kuruldu katliamlarla yaşadı ve durdurulmazsa daha büyük  katliamlara  da imza atacak. Akıtacağı çocuk kanının  eline bulaşmasını  istemeyenlerin ondan  uzak  durması  gerekir.

 

Filistin'liler  büyük  bir  onur mücadelesi  veriyor.İsrail onların  yerine  bizim  topraklarımızı  işgal  etmiş  olabilirdi. Veya varsayalımki  biz  ülkesi Filistin  olan  insanlar  olarak  dünyaya  adım  atabilirdik.Bu durumda Filistinli'lerin  gösterdiği  onur  ve şeref dolu hayat  tercihini  gösterebilecek  miydik?

 

Filistin'de  bugün  Hamas İsrail savaşı yok.İnsanlık ve İsrail mücadelesi var. Bunu  seyreden  tüm  dünya halkları bakalım  kimden  yana tavır  alacak? İnsanlık, şeref,onur ve haysiyetten mi?Yoksa yalancılık,katillik, alçaklık ve vicdansız  gasıpçılardan yana mı?Bu  tercihi   yaparken gözden  geçirilecek çok maddi  kriter olabilir. Çok    Ama bir de masum  çocukların  gözündeki   korkuya    bakarak karar vermeyi deneyelim.Bir  de  vahşice öldürülen 3 çocuğu  ve karısının  başında yüreği  parçalanan  bir babanın  yerine  kendimizi koyarak  seçimizi yapalım.  Babasının  yanında zalimce katledilen  Muhammet Cemal Eddura'nın  yerine   koyarak  bu  seçimi  yapalım. Oğlum Mescid'i  Aksa için  şehid oldu   diyen annesini dinlerken bu  seçimi yapalım.

Yorumlar